Hedefi fabrika müdürlüğüydü şimdi ise fabrikaları var

İSKENDERUNLU fakir bir ailenin çocuğudur. 1,5 yaşındayken babası vefat eder. Hem aile bütçesine katkı hem de okul harçlığı için berberde çalışır.

Haberin Devamı

Elmalı şeker, mısır satar. Meslek lisesinin ardından 1,5 yıl Devlet Demiryolları’nda tornacılık yapar. Sonra da ‘Tekstil Mühendisliği Yüksek Okulu’nda okumak için İzmir’e gelir. Üniversiteyi bitirince, önce Sümerbank ardından da özel sektörde yönetici olarak kariyerine devam eder. Hüseyin Arıcı, 1980’de ise kendi işini kurma hedefiyle eş durumundan İzmir’e dönüş yapar. Önce sargı bezi üretir. Ama tutmaz. Daha sonra aralarında merhum Nevzat Koru’nun da olduğu iplik üreten bir şirkete ortak olur. Bir süre sonra bu ortaklıktan ayrılan Hüseyin Arıcı, el örgüsü kazak işine girer. Arıcı, iki kez üst üste ‘En İyi Bacasız İhracatçı’ ödülünün sahibi olur. 1992’de ise Arıcı, tek başına Fransa’daki Disney için üretim yapmak üzere As Konfeksiyonu, 1998’de ise As Baskı’yı kurar. Bugün Hüseyin Arıcı, Disney, Zara, H&M, Bershka gibi dünya markalarının önde gelen tedarikçisi. Fason üretimin yanı sıra koleksiyon satar konumda. Baskı da ise sadece İzmir değil, İstanbul’da da birçok firmaya iş yapan Hüseyin Arıcı, ikinci kuşağın da işin içine girmesiyle nano-teknolojik ürünlere odaklanmış durumda.

Haberin Devamı

Hedefi fabrika müdürlüğüydü şimdi ise fabrikaları var

Bıkmadan usanmadan çalışmış ve bugünlere gelmiş... Ama kariyerindeki en büyük kırılma, Sümerbank’ta çalıştığı dönem. Eğer o gün müdür muavini, ‘sen nasıl memursun’ demeseydi, Hüseyin Arıcı’nın tek hedefi fabrika müdürlüğüydü. Ama o çıkış her şeyi değiştirdi.

O SÖZ HER ŞEYİ DEĞİŞTİRDİ

Bilgi birikimi, tecrübesi ve pozitifi enerjisiyle girdiği her kuruma ‘cansuyu’ veren As Konfeksiyon, As Baskı ve Arı Grafik’in kurucusu tekstil yüksek mühendisi Hüseyin Arıcı’dan hem girişimcilik serüvenini hem de gelecek planlarını dinledik. Babası büyüyen ve bu nedenle de hayata erken atılmak zorunda kalan Hüseyin Arıcı, o süreci şöyle anlattı:
“Babamı 1,5 yaşında kaybettim. Hem okul harçlığım hem de ev ekonomisine katkı için ilkokuldan artan zamanda hep çalıştım. Daha sonra meslek lisesine gittim. Torna tesviye bölümünden mezun oldum. O dönem üniversite olarak tek seçenek Yıldız Teknik Üniversitesi vardı. İki aşamalı sınavı geçerek orayı kazandım. Ama üvey babamın vefatıyla okumak yerine bir an önce çalışmam gerektiğini düşündüm. Devlet Demiryolları’nda tornacı olarak işe girdim. 1,5 yılın sonunda da İzmir’de açılan ‘Tekstil Mühendisliği Yüksek Okulu’nun Yıldız Teknik Üniversitesi’nin sınavlarından geçenleri aldığını duydum. Artık birikimim de oluştuğu için İzmir’e geldim. Okuldan kalan zamanlarda çalıştım. Bursla okudum. ‘Yeni tesisler kurmak’ projesini başarıyla tamamlayarak diplomamı aldım. Ve Sümerbank’ın Kahramanmaraş’taki tesislerine tayinim çıktı. Bin lira gibi bir maaşla işbaşı yaptım. 23 yaşında işletme müdür vekili oldum. Tesisin üretimini artıracak çalışmalara imza attım. Tabii, iyi işler yapınca özel sektörden mevcut maaşımın 5-6 katı fazlası iş teklifleri gelmeye başladı. Ama benim hedefim Kahramanmaraş’taki tesisin müdürü olmaktı. Ancak bir yatırım nedeniyle genel merkezden müdür muavinin sarf ettiği sözler her şeyi bir anda değiştirdi. Haklı olduğum bir konuda bana ‘nasıl memursun’ demesi bardağı taşırdı. Ben de istifa ettim ve Kayseri’de 15 bin lira maaşla Demirbank Grubu’na ait tekstil firmasının teknik müdürü oldum. 6 yıl burada çalıştım. Aynı dönemde de 6-7 tekstil fabrikasının kuruluşunda emeğim oldu.”

Haberin Devamı

Hedefi fabrika müdürlüğüydü şimdi ise fabrikaları var

EN İYİ BACASIZ İHRACATÇI

Hüseyin Arıcı, Kayseri’den sonra 1980’de kendi işini kurmak üzere İzmir’e gelir. Ve bir doktor arkadaşıyla birlikte sargı bezi üretmek için tesis kurar. Arıcı, bu girişiminden istediği sonucu almadığını belirterek, şöyle devam etti:
“Sargı bezi işi tutmadı. Tam özel sektörde yöneticiliğe dönmeyi düşünürken bir ortaklık teklifi geldi. Merhum Nevzat Koru ve Yalçın Yörükoğlu’nun sahip olduğu iplik fabrikasına ortak oldum. Burada güzel işlere imza attık. Ama Nevzat Koru’nun vefatıyla ortaklıkta sorunlar çıkınca buradan ayrıldım. Ülkesine küçük çaplı el örgüsü kazak ihraç eden Alman bir mühendisle ortak oldum. İşleri büyüttük. 3 bin 160 kişi bizim için kazak örüyordu. 15 marka mal olan kazakları 35 marka Almanlara satıyorduk. 1987’de bu işi kurmuştuk. Ve iki kez üst üste Ege İhracatçı Birlikleri tarafından düzenlenen yarışmada ‘En İyi Bacasız İhracatçı’ ödülünün sahibi olduk. Aynı şekilde istihdam kategorisinde de en iyi bizdik. Ancak bir süre sonra bu işin pazarı daraldı. Çok oyuncu çıktı. Ortağımın da sağlık durumları bozulunca bu maceramızı da sonlandırdık. Ve 1992’de Fransa’dan gelen teklif üzerine As Konfeksiyonu kurdum. Ve Disney için üretime başladık. Daha sonra ise ikinci kuşaktan oğlum Özgür, tekstilde devam etmek istemedi ve onun için arayışa girdiğimizde baskıyla tanıştık. 1998’de de As Baskı’yı kurduk. Daha sonra ise Arı Grafik geldi.”

Haberin Devamı

Hedefi fabrika müdürlüğüydü şimdi ise fabrikaları var


BÜYÜK MARKALARA KOLEKSİYON

1992’de Disney için başlayan üretim serüveninde bugün işler büyümüş durumda. As Konfeksiyon, kadın, erkek ve çocuk kıyafetlerini müşterilerinin beğenisine sunuyor. Fransa başta olmak üzere Avrupa’nda 10 ülkeye ihracat yaptıklarını ifade eden Hüseyin Arıcı, “Disney’in yanı sıra Zara, H&M, Bershka gibi dünya markalarının önde gelen tedarikçisi konumundayız. Fasonun yanı sıra artık onlara koleksiyon da satar hale geldik” diyor.

 

İSTANBULLULAR İZMİR’E

Konfeksiyona başladıkları dönemde İzmir’de baskı makinesinin olmadığını ifade eden Arıcı, 1998’de As Baskı ile ciddi bir yatırım yaptıklarını belirterek, “Baskı işinde gün geçtikçe büyüdük. Bir zamanlar İstanbul’a baskı yaptırmaya giden sanayicimiz bir yana dursun, İstanbullu üreticiler müşterimiz oldu. Şu anda da aynı şekilde devam ediyoruz. Biz teknoloji sevdalısıyız. Her yeni teknolojiyi bünyemize kazandırmak istiyoruz” diyerek baskıda geldikleri son noktayı anlatıyor.

Haberin Devamı


NANOTEKNOLOJİK ÜRÜNLER GELİYOR

Hüseyin Arıcı, devleti memurluktan, özel sektörü profesyonel yöneticilikte biliyor. Patronluğu da öğrenmiş, öğrenmeye de devam ediyor. Şimdi ikinci kuşak da işin içinde. Hüseyin Arıcı’nın oğlu Özgür, baskıdan sorumlu. Kızı Özge ise konfeksiyon kısmında. Hüseyin Arıcı, gelecek planlarıyla ilgili şunları paylaştı:
“Kızım ve oğlum teknolojiyi çok iyi biliyor. Takip ediyor. Benim de büyük bir bilgi birikimim var. Bu sinerjiyle geleceğimize yön veriyoruz. Şu an yoğun AR-GE çalışmalarımız var. Özellikle baskı kısmında nano-teknolojik ürünler üzerinde çalışıyoruz. Işığa göre renk değiştiren baskılar, desenler olacak. Bunun yanı sıra tekstilin bir kısmı Çamdibi’ndeki fabrikada yapılıyor. Baskı İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde. Amacımız tüm bu tesisleri tek bir çatı altında toplamak. Bunun için çalışıyoruz.”

Haberin Devamı

Hedefi fabrika müdürlüğüydü şimdi ise fabrikaları var


O MÜDÜR MUAVİNİYLE YILLAR SONRA

Hüseyin Arıcı, Sümerbank’tan ayrılmasına neden olan müdür muaviniyle yıllar sonra karşılaştığını anlatarak, “O dönem bana haksızlık yaptığını söyledi. Ben de 1 yıla yakın kendisine intizar ettiğimi söyledim. Ama daha sonra ise ona şükrettiğimi aktardım. Çünkü, eğer o gün bana bunu yapmasaydı, ben fabrika müdürü olmak için çalışacaktım. Ama söylenen söz benim ufkumu açtı” diyerek hayatındaki en büyük kırılmanın yansımasını aktardı.

KISA KISA

* Sümerbank’ta çalıştığı yıllarda bile elemanlarına ayrı bir önem vermiş. Gece saat 03:00’te yenen yemekte yerini alan Hüseyin Arıcı, aynı misyonu kendi şirketinde de sürdürüyor. Üç şirketinde 170 kişiyi istihdam ediyor.
* As Baskı bir günde 50 bin adet baskı kapasitesine sahip. As Konfeksiyon ise ayda 100 bin adet ürün üretiyor.
* Devletin bürokratlarının sektörü tanımadan demeçler verdiğini söyleyen Arıcı, “Bürokratın eğitime ihtiyacı var” diyor.

Yazarın Tüm Yazıları