Hakime Hanım’ın torunu işbaşında

 HAKİMLİKTEN emekli olan babaanne Nefise Yücekök, yolu, suyu, elektriği olmayan bir yerde çiftlik kurar.

Haberin Devamı

Herkesin ‘olmaz dediği’ noktada İzmir Urla’da mandalina bahçesiyle ilk adımı atar. Süreç içinde bayrağı ikinci kuşaktan Ahmet Naki ile Mesrure Yücekök devralır. Üçüncü kuşaktan Emine Yücekök ise müzik işletmesi üzerine yüksek lisansın ardından kariyerine eğlence sektöründe devam eder. Çocukluğundan itibaren hayatının bir parçası çiftlik olan Emine Yücekök, 2013’te İstanbul’dan İzmir’e dönme kararı alır. Çiftçiliğe farklı bir soluk getirmek hedefiyle yola çıkan Emine Yücekök, önce toptan satıştan perakendeye döner. Mandalina, zeytin, enginar ve kekiğin yanına nohut, böğürtlen, lavanta, adaçayı, üzüm ile damla sakızı gibi ürünleri ekler. Hakime Hanım Çiftliği ismiyle markalaşan ve tarımsal ürünlere katma değer de ekleyen Emine Yücekök’ün gündeminde bir üretimhane var.

Haberin Devamı

Hakime Hanım’ın torunu işbaşında

 

HAKİME Hanım Çiftliği... 60’lı yılların sonunda kısıtlı imkanlar ve pek çok kişinin ‘bu iş olmaz’ sözüne rağmen ortaya çıkan bir oluşum. 60 yaşında merhum Nefise Yücekök’ün bir hayaliyle kurulan ve kuşaklararası uyumla bugün yeni bir halle yoluna devam eden girişim. Hakime Hanım Çiftliği’nin üçüncü kuşak temsilcisi ile girişimcilik serüvenininden gelecek planlarına ve çiftliğin doğuş hikayesine kadar birçok konuyu konuştuk. 1983 Ankara doğumlu olan Emine Yücekök, işin fitilini 1968 yılında emekli olan babaanne Nefise Yücekök’ün ateşlediğini söyleyerek, o süreci şöyle aktardı:

EMEKLİLİK PROJESİ

“Babaannem Nefise Yücekök, hakimlikten emekli olduktan sonra baba mesleği çiftçiliğe dönmek ister. Gaziantepli olmasına rağmen, kardeşine yakın olmak için İzmir Urla’ya göç eder. Yıl 1968. Türkiye’nin ilk kadın hakimelerinden biri olan babaannem tek başına, yolu, suyu, elektriği olmayan bu çiftliğe yerleşir. Mandalina yetiştirmek ister. Fidanları Rize’den getirtir. Herkesin ‘olmaz’ dediği şeyleri, o dönemin imkanlarına rağmen başarır. 4 bin satsuma cinsi mandalina ağaçlıklı bahçeyi kurar. Zeytin aşkından dolayı da her yerden farklı çeşitler diker.“·

EĞLENCEDEN ÇİFTLİĞE

Haberin Devamı

“Bizim ailede herkesin başka işi oldu” diyen Emine Yücekök, baba Ahmet Naki Yücekök’ün siyaset profesörü olduğunu söyleyerek, “Babamın işi, benim eğitimim nedeniyle uzun süre İstanbul’da kaldık. Çiftlikte işleri annem Mesrure Yücekök yürütürken biz de kendi kariyerlerimize odaklandık. İtalyan Lisesi’ni bitirince Yeditepe Üniversitesi’nde işletme eğitimi aldım. Ardından da İTÜ MİAM’da müzik işletmesi üzerine yüksek lisansımı tamamladım. Çiftlik hep hayatımızda olduğundan ve işler bir şekilde devam ettiği için ailem gönlümde olanı gerçekleştirmem konusunda destekledi. Küçüklüğümden beri çok istediğim eğlence sektöründe çalışabilmek için eğitimimi ve iş tecrübemi hep o yönde geliştirdim. 8-9 yıl kadar çalıştıktan sonra, sektörde yaşanan bazı sıkıntılar, bir taraftan da ailemin çiftlikte artık yorulmaya başlamış olmalarından dolayı kalıcı bir dönüş yapmaya karar verdim” diyerek, 2013’te çiftliğe temelli dönüş yaptığını paylaştı.

Haberin Devamı

Hakime Hanım’ın torunu işbaşında

TOPTANDAN PERAKENDEYE

İzmir’e dönüşle birlikte Emine Yücekök, halihazırda var olan ve içine doğduğu çiftçiliği ailesinden daha farklı bir şekilde yapmak ister. O güne kadar tüm ürünlerin toptan satıldığını söyleyen Emine Yücekök, “Mümkün olduğunca nihai tüketiciye ulaşmak, sadece tüccara yönelik olan satış düzenimizi değiştirmek istediğimi fark ettim. Tabii bahçenin monokültür olmasının getirdiği sıkıntıları da gözlemledim. O yüzden var olan ürünlere yenilerini eklemek istedim. Bugün yaşları 45-50 arasında değişen mandalina ağaçlarımıza, zeytinliğimize, 1997’den beri yaptığımız sakız enginara ve bilyalı Ege cinsi kekik üretimine karakılçık buğday, Urla’nın yerli nohutu, böğürtlen, lavanta, adaçayı, damla sakızı ile üzüm gibi ürünleri ekledim. Ve nihai tüketiciye ulaşabilmek için internetten satış yapabileceğim web sitemi oluşturdum. Toprağa yaptığı yatırımdan ve bu günlerin temelini attığından dolayı çiftliği babaannemin yörede bilinen ismiyle anmak istedik” diyerek, Hakime Hanım Çiftliği’nin doğuş sürecini aktardı.

Haberin Devamı

Hakime Hanım’ın torunu işbaşında

 
ONLİNE SATIŞ

YAKLAŞIK 240 dönüm alanda üretim yaptıklarını söyleyen Emine Yücekök, şöyle devam etti:
“Artık mandalina ağaç sayımız 2 bin 800 civarında. Açtığımız yeni alanları başka çeşit ürünlerle değerlendiriyoruz. Farklı ürünler üretirken, hem üretimde oluşan riskleri azaltmak hem de satış açısından üründe çeşitlilik sağlamak istiyoruz. Web sitemizden satış yapıyoruz ve kargo yoluyla Türkiye’nin her yerine gönderebiliyoruz. Sadece kendi ürettiğimiz ürünleri satıyoruz ve doğal olarak üretimimiz sınırlı sayıda.”

Hakime Hanım’ın torunu işbaşında

 
GÜNDEMDE ÜRETİMHANE VAR

YAKLAŞIK 50 yıllık geçmişi olan çiftliğin son 3 yıldır ciddi bir dönüşüm içinde olduğunu dile getiren Emine Yücekök, “Hem tarım açısından makineleşmek için hem de var olan ağaçları, üretim alanlarını yenilemek, değiştirmek adına çok yoğun bir emek harcıyoruz. Bu süreç tamamlanınca ve maddi anlamda hazır olduğumuzda, ürünlerimizi paketleyebilmek, yaş meyve-sebzeyi işlemek, konserveye döndürmek için bir üretimhane açmayı hedefliyoruz. Tarımsal ürünlerimize katma değer yaratmak adına bir dönem kişisel bakım ürünleri de ürettik. Dövizdeki hareketlilik nedeniyle hammadde noktasında sıkıntı yaşayınca bunların üretimine ara verdik. Hedeflerimiz arasında bu ürünleri tekrar hayata geçirmek var. Ürün gamını genişleterek, eskisi gibi otellerle de çalışmak planlarımız arasında” diyerek hedeflerini paylaştı.

KISA KISA

Haberin Devamı

* İklim değişikliğinin özellikle son 4 yıldır ciddi anlamda sıkıntı yaşamalarına neden olduğunu dile getiren Emine Yücekök, “Gıda üretimi sınırlı, sıkıntılı ve masraflı olursa, toplumun her kesimi etkilenir. Bu durum hepimizi ilgilendiriyor. Her bireyin ‘ben ne yapabilirim’ demesi gerekli” diyor.

Yazarın Tüm Yazıları