Eğlencenin pestilini çıkaran adam

1989’dan bu yana eğlence sektörüne İzmir ve Kuşadası’nda 50’ye yakın işletme kazandıran Tibet Özer, şimdi de yeni bir kulvara adım attı. Yıllardır üretime merak duyan Tibet Özer, bunu geleneksel tatlardan pestile yatırım yaparak hayata geçirdi. Bugüne kadar ağırlıklı Gümüşhane’de yapılan pestili İzmir’de üretmeye başlayan Tibet Özer, burada da yenilikçi ürünlerle yoluna devam ediyor.

TİBET Özer... Eğlence dünyasında 28 yılı deviren bir marka... Ve bu marka, girişimci bir ruhla bugüne kadar birçok mekanı sektöre kazandırdı. Bugün ise eğlencenin yanına kurucu ortağı olduğu Mina Pestil ile gıdayı ekleyen Tibet Özer ile hem girişimcilik serüvenini, hem eğlence sektörünü hem de gelecekle ilgili planlarını konuştuk. 1970 Nazilli doğumlu olan Tibet Özer, esnaf bir babanın çocuğu olarak yaşamının bir bölümünü bu ilçede geçirdiğini söylüyor. Lise yıllarında ise Kuşadası’nda babasının tanıdıklarının yanında yaz tatili boyunca çalışarak iş hayatıyla tanıştığını aktaran Tibet Özer, hikayenin devamını şöyle anlattı:

İLK MEKAN 18 YAŞINDA
“Halıcı, derici ve kuyumcu gibi birçok sektörde esnaflığı, ticareti öğrendim. 1987’de de ailecek Nazilli’den Kuşadası’na taşındık. Ve lisenin ardından çok yüksek puanlı üniversite hayalim olmayınca çalışma hayatına adım atma kararı aldım. O dönem de bir ağabeyimin cafe barı vardı. Ama o ağabeyim bir süre sonra sıkıntıya girdi. Ben de babamın desteğiyle bu mekanı satın aldım. Daha 18 yaşındayım, ama içimde bu işi başarabilirim coşkusu vardı. 1988-89 sezonunda Kuşadası’nda The Bar isimli mekanımı açtım. Güzel sonuçlar aldım. Daha sonra ise yine Kuşadası’nda 1993’te Temple Club’u hayata geçirdik.”

ONLARCA İŞLETME AÇTI
Kuşadası’nda ağırlıklı yazları eğlence sektörüne hizmet veren Tibet Özer, sezonu uzatmak adına rotayı İzmir’e çevirir. Tibet Özer, “Kışlık ilk mekanımız, 1995-96 yıllarında Alsancak’a SF Temple Club’u açarak oldu. Sonra sırasıyla 1999’da CeCe, 2001’de Nicci, 2002’de de Jade Club hayata geçti. 2004’ün yazında Kuşadası Jade’i faaliyete soktuk. 2005’te Alsancak Velox, eğlence dünyasına gözlerini açtı. Velox’u Çeşme’de sürdürelim istedik ve 2007’de Ayayorgi Koyu’nda yazlık şubesini açtık. Aynı sene Bostanlı’da Gily Kafe Bar’ı açmıştık. Mischka Live ve Mischka Club’ları 2008’de İzmir’e kazandırdık. Yazları Kuşadası, kışları ise İzmir’de olan bir ticari hayatım gelişti. Bugün eğlence sektöründe 28 yılın içindeyim. Ve bu süre içerisinde 50’ye yakın işletmem oldu. Bir sezonda aynı anda 4-5 yeri işlettim. Bugün ise Kuşadası’nda Nicci Port ile Jade, İzmir’de de Berduşşş’la yolumuza devam diyoruz” diyerek eğlence sektöründe geldiği son noktayı paylaştı.

EĞLENCEDEN GIDAYA

YILLARDIR eğlence sektöründe başarılı işlere imza atan Tibet Özer, son dönemde girişimci ruhla yeni arayışlarda olduğunu söylüyor. Yıllardır içinde bir şeyler üretip satma konusunda isteklerinin olduğunu ifade eden Tibet Özer, pestil macerasının ortaya çıkış sürecini şöyle aktardı:
“Arayış içinde olduğum süreçte ise ilkokul öğretmenimin oğlu ağabeyimden pestil üretimi konusunda bir teklif geldi. Türk damak tadının vazgeçilmezleri arasında olan ve geçmişten günümüze değişmeyen lezzetlerimiz arasındaki yerini hala koruyan eden pestil, bugün ağırlıklı Gümüşhane tarafında üretiliyor. Biz de geçtiğimiz yıl Ege’den İzmir’den bu işe girme kararı aldık. Yaklaşık 1 milyon dolarlık bir yatırımla Mina Pestil’i ortaya çıkardık. Bu yıl da üretime başladık. Kurumsal ve profesyonel bir algıyla faaliyet gösteriyoruz.”

BU DA ÇİKOPESTİL

TİBET Özer, Mina Pestil’in daha ilk yılı olmasına rağmen Almanya merkezli olmak üzere Avrupa’da 7-8 ülkeye ihracatlarının olduğunu söylüyor. Burada Mina’nın yanında bir diğer markanın da Paşa olduğunu ifade eden Tibet Özer, “Şu an ağırlıklı yurtdışına çalışıyoruz. Orada da müşteri ağırlığımızı Türkler oluşturuyor. Bunun yanı sıra Araplar da portföyümüzde. İç piyasada ise turizm tesisleri, benzincilik ve birçok market rafında yerimizi aldık. Şu an 40 tonluk bir kapasiteyle çalışıyoruz. Cevizli sucuk, köme, muska, pestil gibi ana ürünlerin yanı sıra bir ilk olan çikopestil yaptık. Bunun gibi yenilikçi ürünlerimiz var. Meyve aromalı ürünlerimiz bulunuyor. Kalorisi düşük ürünler geliştiriyoruz. AR-GE çalışmalarımız sürüyor. Biz, olmayanın peşindeyiz” diyerek pestilde farklı bir yol haritası izlediklerini söylüyor.

HERKES UYURKEN O ÇALIŞIYORDU

OLDUKÇA yoğun bir temposu olan eğlencenin yanında gıda sektörüne de yönelen Tibet Özer, günlük yaşamının değiştiğini söylüyor. Özer, “Yıllarca insanların uyuduğu saatte uyanıp, onların uyandığı saatte ise uyudum. Böyle bir hayatım vardı. Zor bir müşteri kitlesiyle muhatapsınız. Ve anlık değişmeler söz konusu. Gıda öğle değil. Mesaisi, tatili, müşteri profili belli. Onun için çok keyif aldım. Üretip satmak, ürünlerinizi rafta görmek, ihracat ise ayrı bir keyif. Hele bir de tüketiciden olumlu mesajlar aldığınızda dünyalar sizin oluyor” diyor.

EĞLENCENİN MARKASI

TİBET Özer, eğlence sektöründe bugüne kadar 50’ye yakın işletme açmış, ama hep ana marka ‘Tibet Özer’ olmuş. Devamlılık ilkesiyle hareket eden Tibet Özer, geçici değil kalıcı ve beğenilir yerler açmaya özen gösterdiğini paylaşarak, “Mimari yapıya önem veririm. Personel seçimi ve disiplinli olmamız da başarımızı etkiliyor. Tabii, eğlence sektörü bir ürünü çok hızlı tüketiyor. Ve her zaman yeniliklere gebe. Mimari yapınızdan, iç dekorunuza, çaldığınız müzikten, eğlence konseptinize kadar sürekli yeniliklere açık olmanız gerekiyor. Çünkü, İzmir’de çok fazla mekan var. Müşteri farklı olana ilgi duyuyor. Hep aynı kafayla gidemiyorsunuz. Onun için özellikle kışlık eğlence mekanlarında dekorasyon ve isim değişikliği çok sık yaşanıyor. Yani merak uyandırana tüketici rağbet gösteriyor. Tabii, onu da hızlıca tüketiyor. Ama bunu yazlık mekanlarda göremezsiniz. Orada biraz uzun soluklu olma hali tüketicinin beğenisini kazanıyor. Marka bilinirliliği önem kazanıyor” diyerek eğlence sektörüyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

SÜRPRİZLER OLABİLİR

“Ben ticaret adamıyım, girişimci ruhum var” diyen Tibet Özer, gelecek planlarını ise şöyle aktardı: “Eğlence sektöründe bugüne kadar hep yenilikler yaptık, öncü olduk. Bu bizim olmazsa olmazımız. Bu misyonla yolumuza devam edeceğiz. Pestilde de büyümeyi planlıyoruz. Ayrıca, farklı alanlarda da yatırım fırsatlarını değerlendirebilirim. Aklımız ve paramızın yettiği her şeye açığız. Ürkek bir yapım yok. Bugüne kadar eğlencede yaptık. Şimdi farklı alanlarda da bunu yapabilirim.”

KISA KISA
* Tibet Özer, pestil üretiminin el işçiliğine dayanan bir yapısı olduğunu belirterek, bu alanda 40’a yakın kişiyi istihdam ettiklerini aktardı.
* “Rahmetli babamın gölgesinde yağmurdan, güneşten korunduk” diyen Tibet Özer, “Sektöre adım attığım yıldan bu yana bir kaç arkadaşımın dışında kimse sektörde kalmadı. Benim kadar bu işi uzun soluklu yapan çok az isim var” diyerek sektörde sürekliliğin önemine dikkat çekti.
* Tibet Özer, yıllar önce hayalini gerçekleştiremese de 1999’da Miami FIU Üniversitesi’nde turizm eğitimi almış.