Ağabey kardeş A.Ş.

Çeşme’de tekstil ürünlerinin satışının yapıldığı bir mağaza açar. Ejder Gören de zamanla işe dahil olur. Ancak, sezonluk iş yapmanın verdiği sıkıntıyla Gören kardeşler, yeni arayışlara girer. İzmir’de bir pizza zincirinin bayiliğini alarak tekstilden gıdaya geçiş yaparlar. 13 yıllık serüvenin ardından da Gören kardeşler, bu kez de kendi markalarıyla yola devam etmek ister. Ve Breadli ortaya çıkar. Bugün 3’ü İzmir’de, 1’er tane de Bursa ve Bolu’da olmak üzere toplam 5 mağazayla yollarına devam eden Gören kardeşler, 2016’da bunu 15’e çıkarmayı planlıyor. Orta vadede de en büyük farkındalıklarından olan soslarını market raflarına taşımayı hedefliyor, İlker ve Ejder Gören kardeşler...

İLK GİRİŞİM LİSE SONDA

Önce tekstil, ardından gıda ve en sonunda da Breadli ile kendi markalarını ortaya çıkaran GRN Gıda’nın kurucuları İlker ve Ejder Gören kardeşler, aslında bir yandan misafirlerini doyururken diğer taraftan da eğlendirmeyi kendilerine misyon edinmiş iki girişimci... Bu iki kardeşin hem girişimcilik serüvenini hem de gelecek planlarını konuştuk. İlk sözü ağabey İlker Gören alıyor. Girit’ten göç edip Çeşme’ye yerleşen bir ailenin fertleri olduklarını anlatan İlker Gören, dedelerinin Çeşme’de zeytinyağı fabrikasının bulunduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
“Dedeme Yağhaneci Mustafa Gören denirdi. Hatta bugün Çeşme’de bulunan Yağhaneler Durağı’nın isim babası dedemin fabrikası. Babam da burada çalışmış. 1982’de ise fabrika kapandı. Babam da önce dolmuş, ardından İzmir-Çeşme arasında otobüs işletti. Bir süre sonra da emekli oldu. Ben de ilkokul beşte bir aile dostumuzun Kemeraltı’ndaki mağazasında çalışmaya başladım. İlk çıraklık günümde de tüm gün vitrin camı sildim. Liseye kadar her yaz orada çalıştım ve esnaflığı öğrendim. 80’li yılların sonunda, lise 3’te babamın katkılarıyla Çeşme’de turistlere yönelik tekstil ürünlerinin yer aldığı bir mağaza açtık. Sonra üniversite başladı. İktisat okurken evlilik ve askerlik durumları ortaya çıktı. Üniversiteyi bıraktım ve tüm enerjimi işime verdim. Zamanla Ejder de işe dahil oldu. Büyük bir markanın temsilciliğini aldık.”

FARKLI BİR ŞEY YAPALIM DEDİK

Ejder Gören, bir yandan Çeşme’de ağabeyine yardım ederken bir yandan da Dokuz Eylül Üniversitesi İnşaat Mühendisliği’nde okur. Bu dönemde yeni arayışlara girdiklerini anlatan Ejder Gören, “3 ay çalışıp, 6 ay yatıyorduk. Yeni arayışlara girdik. 12 aylık bir işimiz olsun istedik. Ve 1999’da bir pizza zincirinin bayiliğini aldık. Ve 13 yılda 4 mağazaya ulaştık. 2012’de o firma ile yollarımızı ayırdık. Ve Çeşme’de bir kafe açtık. Ama aklımızda hep kendi markamızı yaratma fikri vardı. Amerikan ortaklı İstanbul’da bulunan bir reklam ajansının desteğiyle Breadli ortaya çıktı. 2013’te ilk mağazamızı da Bornova Küçük Park’ta açtık. Farklı bir şey yapalım istedik. Fast casual’ı nasıl fast food’a uyarlarız diye kafa yorduk. İnsanımız ekmeği çok sevdiği için o alanda çalışma yaptık. İsmimiz de oradan geliyor. Tamamı bize özel soslar ve onlarca sandviç menüsüyle işe başladık. Zamanla menüyü geliştirdik beyaz ve kırmızı et, makarna, salata, tatlı ve limonata seçenekleriyle yolumuza devam ediyoruz” diyerek Breadli’nin ortaya çıkış sürecini paylaştı.

MÜHENDİS DOKUNUŞU

İlk mağazanın ardından 2014 Ocak’ta üretim tesislerini kurduklarını söyleyen Ejder Gören, “Her şey tek yerde üretilsin ve lezzetimiz standart olsun diye bu hamleyi yaptık. Şu anda ekmekten köfte ve tavuğa, sosa kadar her şey kendi tesisimizde üretiliyor. Ve soğuk zincirle mağazalara gidiyor. Hiç bir ürünümüzde katkı maddesi kullanmıyoruz. Domatesi mevsiminde alıp sos yapıyoruz. Trans yağı kullanmıyoruz. Endüstriyel olmamak için çalışıyoruz. İnşaat mühendisi olmanın da avantajıyla mağazaların projelerini ben çiziyorum. Ayrıca mutfakta kullanılan pişirme makinelerini da ben geliştirdim. Ustaya bağlı olmadan tüm çalışanların rahatlıkla kullanabileceği bir sistem kurduk. Böylece kişiye bağlı hataları ortadan kaldırdık” diyerek işin püf noktasını anlattı.

2015’TE YEDİ MAĞAZA

İlk mağazanın ardından yoğun bayilik talepleri aldıklarını aktaran İlker Gören, hızlı büyümek gibi bir niyetlerinin olmadığını belirterek, şöyle devam etti: “Tesisimizi kurduktan sonra ikinci mağazamızı Balçova’da açtık. Bu yıl nisanda da ilk bayiliğimizi Bursa’ya verdik. Sonra Bolu ve Karşıyaka mağazalarımız açıldı. Şu an ikisi bizim 3’ü de franchise toplam 5 mağazamız var. Biri Denizli’de biri de Konya’da iki mağazamızı ise bu yıl sonuna kadar açmayı planlıyoruz. Yılı 7 mağazayla kapatacağız.”


HER ŞEY ÖĞRENCİLER İÇİN

Müşteri kitlesi ağırlıklı lise ve üniversiteli gençlerden oluştuğunu paylaşan Ejder Gören, “Hal böyle olunca da onların bütçesine uygun bir fiyatlandırma yapıyoruz. Ekonomik bir menümüz var. Tabii, gıda ürünlerinde sürekli fiyat artışlarının yaşandığı bir atmosferde bunu sağlamak zor. Biz örneğin patatesi, domatesi ve diğer ürünleri mevsiminde uygun fiyata alıyoruz. Bu avantajla ekonomik seçenekler sunuyoruz” diyor.

BU TUVALLET BİRAZCIK FARKLI

Ejder Gören, eğlenceli bir mekan yaratmak istediklerini söylüyor. İşin en ilginç kısmı ise tuvalette. Çünkü tuvalette, konukları hoş bir sürpriz karşılıyor. Konusu lağımda geçen 2,5 dakikalık çizgi filmler oynatılıyor. Ejder Gören, “Bizim müşterilerimiz tuvaletten melek olarak çıkar. Bunun sırrı da aynanın arkasına yerleştirdiğimiz melek kanatları. Çeşitli etkinlikler düzenlediğimiz bir ‘Öğrenci Kulübümüz’ var” diyerek eğlence kavramının altında yatanları paylaştı.

SOSLAR MARKET RAFINA

Ejder Gören, gelecek planlarıyla ilgili ise şunları aktardı: “Franchise vererek büyümeyi amaçlıyoruz. Ağırlığımızı üretime vereceğiz ve ortaklarımızın kazançlı, müşterilerimizin ise mutlu kalması adına mesai harcayacağız. 2016’da 5 ile 10 bayilik vermeyi planlıyoruz. Hızlı büyümek gibi amacımız yok. İzmir’de de mağaza sayımızı 5 ile sınırlandırmak istiyoruz. Her yerde olalım gibi bir amacımız yok. Kalitemizi ve lezzetimizi bozmadan büyümek istiyoruz. 2013’de 5 yıllık büyüme planımızda da buna dikkat ettik. 2018’e kadar hedefimiz 40 mağaza. Bir hedefimiz de bizim en büyük artılarımızdan biri olan soslarımızı market raflarına taşımak.”

KISA... KISA...

* Breadli aynı zamanda sokak hayvanlarına da dost bir marka. Artan yemekler gönüllüler tarafından sokak hayvanlarına veriliyor. Hatta İlker Gönen, bu yıl sokak hayvanlarının yemeklerini yemesi için bin adet plastik tabak yaptırıp dağıtıklarını söylüyor. Tabii, bu tabakların hepsi plastikçiler tarafından toplanmış.
* Zaman zaman kazalara neden olan hızlı servisin önüne geçmek adına Gören kardeşler, motorlarının kasalarına özel bir ısıtma sistemi koymuş. Motorun çalışmasıyla devreye giren sistem yemeğin sıcak kalmasını sağlıyor.
* GRN Gıda, üretim tesisinde günde 2 bin ekmek ve 900 porsiyonluk da sos üretiyor. Aylık 3’er ton da beyaz ve kırmızı et işleniyor.
* Breadli’nin konsept sokak. Tüm masaların tepesinde sokak lambası var. Duvarlarda ona göre şekillenmiş. Hatta her masanın altında bir priz var. Malum akıllı telefonlar...