Uçak yolculuklarının en büyük avantajı ulaşılmak istenen yere en kısa zamanda götürmesi. Uçak yolculukları aslında normalde sorunlara yol açmaz. Ancak bazı sağlık sorunları bulunanların uçarken önlem alması veya yerine başka yolculuk alternatiflerini denemesinde yarar var.
Anadolu Sağlık Merkezi Dahiliye Uzmanları Dr. Sadi Vural, aşağıdaki sorunları bulunanların kesinlikle uçmaktan kaçınması gerektiğini hatırlatıyor:
7 günden küçük bebekler,
Ciddi ve/veya bulaşıcı hastalığı olanlar,
Kontrol altına alınmamış koroner damar hastalığı ve bazı doğumsal kalp rahatsızlıkları, ritim bozuklukları bulunanlar,
Kısa zaman önce felç veya kalp krizi geçirenler,
Yüksek tansiyonu kontrol edilemeyenler,
Kafa içi basıncını arttıran kanama, travma veya enfeksiyonu olanlar,
Kısa zaman önce ameliyat geçirenler (özellikle karın içi, beyin, göz ve bunun gibi alanları ilgilendiren girişimler)
Ciddi solunum sistemi hastalığı, orak hücreli anemisi, ciddi psikiyatrik hastalığı, sinüs, burun ve kulak enfeksiyonu bulunanlar,
Tüplü dalış yapanlar (eğer aynı günde birden fazla dalış yapmış ise 24 saat, tek dalış yapmışlar ise 12 saat)
Gebeliğin son 4 haftasında (eğer birden çok sayıda gebelik mevcut ise son 8 haftasında) olanlar.
KRONİK HASTALAR ÖNLEM ALMALI
Kronik hastalığı bulunan yolcuların, uçuşlarını planlamadan önce mutlaka doktorlarıyla görüşmelerini öneriyoruz. Uçuşa izinleri varsa yanlarına hastalıklarıyla ilgili tıbbi kayıtlarını, ilaçlarını, doktorunun telefonunu, aşıları varsa aşı kartını mutlaka almalılar. Eğer şeker hastası iseler yanlarında mutlaka hipoglisemiyi (vücutta şeker düzeyinin düşmesi) kontrol etmek için şeker, kraker veya meyve suyu vs. bulundurmalılar. Ya da yolculuk sırasında şekerlerinin düştüğünü hissederlerse kabin memurlarından da isteyebilirler.
NELERLE KARŞILAŞABİLİRSİNİZ
Kulak basınç travması: Aslında uçaklarda kabin içi basınç ve oksijen oranı ayarlı. Ancak yükseklik değişiklikleri, basınç değişikliğine yol açabilir. Normal kulak zarının fonksiyonunu görebilmesi için orta kulaktaki basınç dış dünyadaki basınca uymalı. Eğer uyumsuzluk olursa iniş ve kalkışlarda yaşanan kulak ağrısına neden olur. Hatta bazı durumlarda kulak zarı yırtılarak duyma kaybına yol açabilir. İniş ve kalkışlarda sakız çiğnemek, bebeklere biberon veya emzik emzirmek bu basınç farkının eşitlenmesine yardımcı olur.
Uçak tutarsa: Uçak nadiren tutar (türbülanslar hariç). Eğer bilinen bir hareket hastalığınız (taşıt tutması) varsa kanat üstü ve pencere yanında oturmayı rica edebilirsiniz. Eğer doktorunuz gerek görürse ilaç da alabilirsiniz.
Derin toplardamar (ven) pıhtısı: Genellikle uzun süren yolculuklarda venlerde kan akımında yavaşlama ve bazı diğer faktörlere bağlı olarak özellikle bacak venlerinde pıhtılaşma olabilir. Bu pıhtılar, etkilenen ekstremitenin (genellikle bacaklar) şişmesine ve ağrımasına sebep olabilir. Eğer pıhtı ven duvarından ayrılıp akciğere giderse öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve hatta ölüme bile yol açabilmektedir. Uzun uçuşlar sırasında oturduğunuz yerde veya kalkıp dolaşmak yoluyla yapacağınız egzersizler sizin için hayat kurtarıcı olabilir.
Jet lag: Vücudun uyku saatlerinde ve düzeninde bozulma olarak tanımlanır. Genellikle farklı zaman dilimlerine yolculuk yapıldığında olur. Uçuş öncesi iyi uyku uyumak, uçuş sırasında da uyumaya çalışmak, uçuş öncesi ve sırası hafif yiyecekler yemek, alkol tüketimini kısıtlamak, bol su veya meyve suyu içmek işe yarar.
Sigara bağımlısıysanız: Uçakta sigara içilmez.Bu sizin için bir sorunsa nikotin sakızları veya nikotin bantlarından faydalanabilirsiniz.
Uçuş fobisi (korkusu): Mutlaka önceden doktorlarıyla konuşularak bazı sakinleştirici ilaçlar alabilirler.
Hipoksi (oksijen azlığı): Normal kişilerde yükseklikle beraber azalan oksijen herhangi bir şikayete yol açmazken kansızlığı ve solunum yolları hastalığı olanlarda sorunlara nedendir. Uçuş sırasında oksijen kullanımı mümkündür, ancak önce doktorları ile görüşerek uçuşa izin almaları gerekir.