Paylaş
Ebolanın yol açtığı ölümler sürdükçe, yarattığı korku da giderek büyüyor. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Öndör Ergönül, ebolayla ilgili korku ve kaygıların hastalığın ve geçiş yollarının bilinmemesinden kaynaklandığını söyleyerek şunları anlatıyor: “Biz Ebolayı ülkemizde görülen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’ne (KKKA) bazı özelliklerinin benzemesi nedeniyle tanıyoruz.” Ebola yüksek oranda ölüme yol açan bir hastalık.
Neyse ki bazı enfeksiyonlarda olduğu gibi kulukça döneminde kişi başkasına bulaştırmıyor. Başka bir deyişle hastalık aktifken yani belirtiler başladıktan sonra kişiden kişiye geçiş yapabiliyor. Hastalığın kuluçka süresi 2-21 gün arasında, ortalama olarak 8-10 gün. Kuluçkadan sonra yüksek ateş, kas ağrıları, bulantı, kusma, ishal, karın ağrısıyla başlıyor ve sonrasında bazı kişilerde beklenmedik kanamalarla seyrediyor.
İyileşenler yedi hafta daha bulaştırmaya devam ediyor
Ebola virüsü, Afrika’da şempanze, goril, maymun, yarasa gibi hayvanların kan ve diğer vücut sıvılarıyla temasla insanlara geçti. Daha sonra da insandan insana bulaşarak gelişti. Ebola, kan, idrar, dışkı, tükürük, kusmuk, ter, semen gibi vücut sıvılarıyla doğrudan temas sonucunda bulaşıyor. Enfeksiyon gelişimi için bütünlüğü bozulmuş deri, göz, burun ve ağızla doğrudan teması gerekli. Hasta olan kişiler iyileştikten sonra yedi haftaya kadar enfeksiyonu bulaştırabiliyor.
Hava yoluyla geçmiyor
Sağlık çalışanları açısından ciddi bir mesleksel risk oluşturuyor. Hastaların kanıyla enfekte iğne batması veya enfekte damlacıkların sıçraması sağlık çalışanları açısından önemli bir mesleksel enfeksiyon yolu. Neyse ki virüsün hava yoluyla geçiş riski çok düşük. Yani grip, tüberküloz gibi solunum yoluyla bulaşmıyor. Su ve yiyeceklerle de geçmiyor. Afrika’da cenaze hazırlığı sırasında başka kişilere bulaştığı dikkat çekti. Son salgında virüsün mutasyon geçirerek daha hızlı yayılmaya başladığına dair görüşler ileri sürülse de bunu kanıtlayacak bilimsel bir veri henüz yok.
40 yıldır var ama ilk salgını
Ebola ani gelişen, öldürücü bir hastalık. Daha önce Ebola kanamalı ateşi olarak adlandırılırken artık Ebola virüs hastalığı (EVH) deniyor. İlk kez 1976’da Sudan ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde görüldü. İsmini, görüldüğü köyden geçen Ebola Nehri’nden alıyor. Son 40 yıldır görülen bu kanamalı hastalığın en büyük salgınını yaşıyoruz. Şimdiye kadar 9000 hasta ve 4500 ölüm bildirildi. Hastalık en çok orta Afrika’nın batısında görülüyor. En çok etkilenen ülkeler, Gine, Sierra Leone, Liberya, Nijerya ve Senegal. Dünya Sağlık Örgütü, 8 Ağustos’ta halk sağlığı için uluslararası acil durum ilan etmişti.
Kimler risk altında?
* Ebola hastası olan kişiler ve bu kişilerin kan ve vücut sıvılarıyla teması olan kişiler,
* Enfekte olan maymun, yarasa gibi hayvanlar ve bu hayvanların çiğ etleriyle teması olanlar,
* Ebola hastalarının tedavi edildiği hastanelerde bulunanlar,
* Ebola nedeniyle ölmüş kişilere dokunanlar.
İlaç ve aşı arayışları sürüyor
Halen dört adet ilaç ve iki adet aşı çalışması devam ediyor. Şimdilik kesinlik kazanmış, etkin bir ilaç veya aşı bulunmuyor. Bu nedenle korunmak ayrıca önemli. Korunmak için:
* Her fırsatta su veya dezenfektanlarla ellerin yıkanması,
* Hasta olan kişilerin kan ve vücut sıvılarıyla temastan kaçınılması,
* Hasta kişiler ve bu kişilere ait olabilecek eşyalarla temas edilmemesi gerekiyor.
Paylaş