Dünya Sağlık Örgütü, sperm sayısıyla ilgili yayınladığı rehberinde, ‘normal’ değerleri değiştirdi. Sperm sayısını, mililitrede 20 milyondan 15 milyona düşürdü. Sperm hareketliliği için de normal değeri yüzde 50’den, yüzde 30’a çekti. Örgüte bu yeni düzenlemeyi yaptıran sperm sayısı ve kalitesinde yıllar içinde meydana gelen düşüş
Çevresel faktörler ve yaşam şeklindeki değişiklik spermleri de bozuyor. 20 yıl önce normal sperm değeri, 1 mililitrede 40 milyon olarak kabul ediliyordu. Bu değer 10 yıl önce bir mililitrede 20 milyona düşürüldü. En son geçen yıl 15 milyona kadar düşürüldü. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Prof. Dr. Gürkan Uncu, sperm sayısındaki azalmanın büyük oranda çevresel kirlilik ve yaşam şeklinde yıllar içinde meydana gelen değişiklikten kaynaklandığını söylüyor. Prof. Dr. Uncu, “Literatürde çok sayıdaki çalışmayla sperm konsantrasyonunun, hareketinin ve şeklinin etkilendiği gösterildi. Özellikle radyasyon ve yüksek ısı, sigara ve hava kirliliği, spermin içinde genetik şifreyi sağlayan DNA’yı bozuyor” diyor.
DİZÜSTÜ BİLGİSAYAR
Üroloji uzmanı Dr. Emre Bakırcıoğlu, hızlı bölünme döngüsüne sahip hücrelerden olan spermlerin, kimyasallar, ısı, ışınlar gibi çevresel faktörlerden kolayca etkilendiğini söylüyor. Sürekli sıcak ortamda bulunan erkeklerde varikosel (testis varisi) veya inmemiş testisin maruz kaldığı sıcak etkisine bağlı sperm sayısında ve hareketliliğinde azalma görülebiliyor. Dizüstü bilgisayarların uzun süre kullanımı da testislerin ısınmasına ve sperm kalitesinin bozulmasına neden. Jakuzi ve sıcak banyoların da aynı etkiyi gösterdiği biliniyor. Yüksek sesli, titreşimli ortamlarda çalışmak, boya maddelerinde kullanılan çözücü ve uçucu sıvılar, benzen, kurşun gibi maddelere maruz kalmak yine sperm yapımını bozabiliyor. Tarımda kullanılan böcek ilaçları, yediğimiz besinlerdeki ağır metaller erkeklerde östrojen (kadınlık hormonu) seviyesini arttırarak sperm yapımında azalmalara neden olabiliyor. Ha keza sigara dumanı içerisindeki toksinler... Elektromanyetik alan içerisinde çalışanlar, nükleer santral işçilerinde de sperm kalitesinde bozukluklar görülüyor. Dr. Bakırcıoğlu, “Klinikte testosteron kullanımına bağlı ve yüksek ateşli hastalık sonrası gelişen sperm azalmalarına da sık rastlıyorum” diyor.
KÜRESEL ISINMA
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Dr. Serhat Partalcı ise spermlerdeki azalma ve bozulmayı global ısınmaya bağlıyor: “Biz doktorlar, sperm sayısındaki bu azalmayı hastaya anlatırken zaman zaman sıkıntılar yaşıyoruz. Hastalar çok kez, ‘Neden önceden yoktu, erkekler daha mı sağlıklıydı?’ diye soruluyor. Cevabı çok basit. Vücut dışındaki testisler, vücuttan 1-1.5 derece daha soğuk. Ancak son 15 yılda dünya da ısınınca testislerdeki, spermler lehine olan bu avantaj ortadan kalktı. Buna başka faktörler eklenince spermleri kaybettik” diyor.
TEK ANALİZ YETMEZ
Dr. Bakırcıoğlu, sadece bir sperm analizine bakarak, erkeğe “kısırsın” demenin doğru olmadığını düşünüyor: “15-20 gün arayla en az iki sperm analizini görüp değerlendirmek gerek. Bu analizlerde hücre veya spermlerde hiç hareket görülmüyorsa veya sperm yapılarıyla ilgili çok ileri düzeyde bozukluk görülüyorsa (mesela çok iri başlı/küçük başlı/yuvarlak başlı spermler) doğal yoldan çocuk sahibi olma şansı yoktur” diyor.
SPERM KALİTESİNİ YÜKSELTEBİLİRSİNİZ
Yüksek kaliteli spermler için yukarıda sayılan sperm kalitesini bozucu ortamlar ve yaşam tarzlarından uzaklaşmak gerekiyor. Ayrıca erkeğin mutlaka aşırı kilo ve yağlanmadan uzaklaşması için düzenli spor yapması ve beslenmesine dikkat etmesi gerekiyor. Sigara ve alkol gibi alışkanlıklardan uzak durmak sperm kalitesini arttırmak için çok önemli. Testislerin ısınmasına zemin hazırlayan dar giyeceklerden kaçınmak da şart.
MENİDE SPERM YOKSA TESTİSTE ARANIYOR
Baba olmak isteyen ancak menisinde hiç sperm bulunmayan erkeklere kısa adı IVF olan yardımla üreme yöntemleri uygulanıyor. Mikroenjeksiyon yöntemi (spermin yumurtanın içine zerk edilerek döllenmenin sağlanması) erkek kısırlığında çığır açtı. Bu yöntem, menisinde hiç spermi olmayan erkeklerin testis dokusundan bulunan spermlerle çocuk sahibi olmalarına şans tanıyor. Hatta bir dönem bu vakalarda, olgunlaşmamış spermlerin kullanılması da denendi. Ancak başarısız bulununca vazgeçildi.
ŞİFA KÜTÜPHANESİ Kalbin sırları bu kitapta
Dr. R. S. Blumenthal ve Dr. S. Margolis, birlikte yazdıkları ‘Kalp Krizini Önlemek’ isimli kitapta, ‘Kim kalp krizi geçirir, kalp krizinin nedenleri neler?’ gibi temel soruların yanıtlarını ve kalp sağlığını korumanın ipuçlarını veriyor. Anadolu Sağlık Merkezi Yayınları, 9 lira.
UZUN LAFIN KISASI
YANLIŞ: Bazen kadınların yüzü ve vücudu erkekler gibi kıllanabilir. Kıllar alınır, sorun biter. DOĞRU: Böbrek üstü rahatsızlıklar, bazı hormon etkili ilaçların alımı, beyine ya da yumurtalıklara bağlı hormonal yetersizlikler de kadınlarda kıllanma yapabilir. Doktor kontrolü şart.
SAĞLIĞIM İÇİN Beyhan Murphy (koreograf)
MUTLAKA YAPARIM: Bir kural doğrultusunda değil, kendimi dinleyerek yerim. İçimden bir ses yeşillik derse yeşillik, et derse et, balık derse balık yerim. Ayrıca spor yapmıyorum ama dans ve provalar yetiyor. ASLA YAPMAM: Balık dışındaki deniz ürünlerini ve sakatat yemiyorum. MUTLAKA YAPACAĞIM: Yılda bir kez check-up yaptırıyorum.
TAMAMLAYICI TIP Vişne kas ağrılarını hafifletiyor
Vişne, içerdiği antosiyaninden dolayı kas ağrılarını hafifletir. Ateş düşürür, susuzluğu giderir. İdrar söktürücü özelliği var. Şeker oranı düşük olduğu için az kalori içerir.