Ani hava değişimleri hasta etmesin

Üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları en sık ani ısı değişimlerinin yaşandığı mevsim geçişlerinde ve kış aylarında görülüyor.

Özellikle risk gruplarında ciddi sorunlara yol açabilen alt ve üst solunum yolu enfeksiyonları, kışın mahkum olduğumuz kapalı ve kalabalık ortamlarda çok daha kolay bulaşıyor. Saatlerce kaldığımız, otobüs, tren, uçak veya gemilerden enfeksiyon etkeniyle inmek gayet kolay.

Dahiliye Uzmanı Dr. Sadi Rüştü Vural’ın verdiği bilgiye göre, mevsim geçişleri ve kış aylarında güneş ışınlarından daha az yararlanıyoruz. Ayrıca bağışıklık sistemini baskılayan strese daha fazla maruz kalıyoruz. Bunlarsa enfeksiyon etkenlerinin üremesini kolaylaştırıyor. Dolayısıyla bazı önlemleri almakta yarar var. İşte sık görülen bazı üst ve alt solunum yolu hastalıkları ve korunma yöntemleri:

Nezle-Soğuk Algınlığı: Soğuk algınlığında antibiyotik tedavisine gerek duyulmuyor. Hastalıkta belirtilere yönelik tedavi uygulanıyor. Baş ağrısı, kırıklık ve ateş için parasetamollü ilaçlar kullanılabiliyor. Burnu tuzlu suyla yıkamak ve bol bol C vitamininden zengin besinleri tüketmek de soğuk algınlığında sıkça yararlanılan yöntemler arasında yer alıyor. Ayrıca burun tıkanıklığını giderici spreyler ya da burun damlaları da etkili oluyor. İstirahat edilmesi ve stresten uzak durulması, vücut direncinin yeniden kazanılmasına yardım ediyor.

Nasıl korunmalı? Hastalık kapalı ve kalabalık yerlerde hızla yayılıyor. Dolayısıyla toplu yaşanan kapalı ortamlardan uzak durmaya özen gösterin, Soğuk algınlığına yakalanan kişilerle yakın temasa geçmeyin, Virüsler bulaştıkları yerlerde canlı kalabiliyorlar. Bu nedenle özel eşyanızı soğuk algınlığına yakalanan kişilerle kullanmamaya özen gösterin. Ellerinizi sık sık sabunlu suyla yıkayın.

GRİP AŞISI YAPTIRIN

Grip- İnfluenza: Gribin etkin bir şekilde tedavisi için öncelikle yatak istirahati öneriliyor. Yüksek ateşin düşürülmesi ve kas ağrılarının dindirilmesi tedavide en önemli hedef. Ateşi düşürmek için parasetamol ilaçlardan yararlanılıyor. Antibiyotiğe gerek duyulmuyor. Ancak yaşlılar ve çocuklar gibi risk grubunda komplikasyonların ortaya çıkmasını engellemek veya komplikasyonlar gelişmişse bunları tedavi etmek amacıyla antibiyotiklere başvurulabiliyor. Burun akıntısı, boğazda oluşan yanma, acıma ile ağrı hissini azaltan gargara, sprey, pastiller ve öksürük şurupları da kullanılıyor. Bol bol sıvı tüketmek ve C vitamininden zengin besinleri sofradan eksik etmemek gerekiyor. İstirahat ve uyku düzenine dikkat etmek de genel halsizlik ile kas ağrılarının giderilmesinde yararlı.

Nasıl korunmalı? Gribe yakalanan kişilerle yakın temaslardan kaçının. Kalem, kitap ve bardak gibi özel eşyalarınızı hasta kişilerle kullanmayın. El temizliğine özen gösterin. Elinizi göz ve burnunuzla temas ettirmeyin. Özellikle kapalı mekanlardan, havalandırması iyi olmayan yerlerden mümkün olduğunca uzak durun. Mevsime uygun giyinmeye özen gösterin. Kıyafetleriniz ne çok ince, ne de çok kalın olmalı. Grip aşısını yaptırmayı ihmal etmeyin. Günümüzde grip (influenza) aşıları bu hastalıktan korunmanın en güvenli yolu.

AKUT BRONŞİTİNİZ VARSA

HAVA KİRLİLİĞİNDEN KORUNUN

Akut Bronşit: Tedavisinde antibiyotik kullanılmasına gerek duyulmuyor. Öksürük yakınmasına karşı öksürük kesici ilaçlar veriliyor. Ancak balgamla seyreden bronşitte genellikle antibiyotikten yararlanılıyor. Yüksek ateş ve ağrısı olan hastalarda tedaviye ağrı kesici ekleniyor. Su, ıhlamur çayı veya meyve suları gibi bol bol sıvı tüketilmesi de bronşların nemlenmesinde yararlı sağlıyor. Akut bronşitin tedavisi ortalama 10 gün sürüyor. Ancak yorgunluk, sigara tüketimine devam etme, yetersiz beslenme ve tedavi olmama hastalığın ilerleyerek akciğer iltihabına dönüşmesine yol açıyor. Bu nedenle hastanın mutlaka tedavi olması ve vücudunun yeniden direncine kavuşması için mutlaka bir hafta dinlenmesi gerekiyor.

Nasıl korunmalı? Akut bronşitte virüs ya solunum yoluyla ya da hasta kişiyle el sıkışma gibi yakın temasla bulaşıyor. Hava kirliliğinin yoğun olduğu günlerde mümkün olduğunca sokağa çıkmayın. Kapalı ve iyi havalandırılmayan ortamlardan uzak durun. Bronşite yakalanmış kişilerle yakın temas kurmaktan kaçının. Sigara tüketmeyin, içilen mekanlarda da bulunmayın. Elinizi sık sık sabunlu suyla yıkayın.

ZATÜRREE TEHLİKESİNE DİKKAT

Zatürree: Kış mevsiminde daha sık görülen zatürree, bakteri ya da virüslerin yol açtığı ciddi bir akciğer enfeksiyonudur. Hastalık etkeni pnömokoklar hasta kişiyle yakın temasla bulaşıyor. Bakteriler tek başına veya damlacıklar içinde solunum yoluyla vücuda giriyorlar. Zatürree mutlaka antibiyotikle tedavi edilmesi gereken bir hastalık. Günümüzde hemen her bakteriye karşı etkili antibiyotikler mevcut. Tedavide ayrıca öksürüğü hafifleten, ateş düşüren, balgamı sulandıran ve çıkarılmasını kolaylaştıran ilaçlardan da yararlanılıyor. Yatak istirahati vücut direncinin yeniden kazanılmasında önemli rol oynuyor.

Nasıl korunmalı? Zatürreeyi önlemenin tek yol ise aşı yaptırmak. Bu amaçla iki aşı uygulanıyor. İlki grip, diğeri pnömokok. Grip aşısının her yıl, diğerinin beş yılda bir yenilenmesi gerekiyor.

Bunları unutmayın!

Soğuk hava kalbe ekstradan yük bindirir. Kalp hastalığı ya da yüksek tansiyonunuz varsa doktorunuza danışmadan soğuk havada dışarıda kar küreme gibi ağır işler yapmayın. Eğer iş görmeniz gerekiyorsa iyi giyinin ve yavaş hareket edin. Unutmayın ki vücudunuz ısısını korumak için zaten gereğinden fazla çalışmaktadır, yükünü bir de siz artırmayın.

Mevsim değişiklikleri ruhumuzu da yoruyor. Daha depresif oluyoruz. Güneşi buldukça yararlanın, ışığını depolayın.

Daima sağlık beslenin. Gıdalar yoluyla alacağınız vitamin vücut direncinizi yükseltir.

Dengeli beslenme vücut ısısını korumanıza yardımcı olur. Isı kaybını artıracağından alkollü içki kullanmayın. Bunun yerine sıcak içecekler için ve sağlığınız açısından bir engel yoksa içine şeker koyun. Spor yapmak da vücut direncini arttırır. Düzenli spor yapın.
Yazarın Tüm Yazıları