TRABZONSPOR takımındaki kimse hiçbir şeyden şikayet etmesin. Sadece şükretsin "Kayserispor’dan fark yemedik" diye...
Bir takım düşünün ki, maç boyunca atağa benzer 3 pozisyon gerçekleştirmiş ve hiçbirini gole dönüştürememiş. Rakibe de teslim olmuş. İlk 45 dakikada Gökdeniz’in pasında Marcelinho ve Musa’nın soldan ortasında yine Marcelinho-Cem ikilisi ile 2 golü başaramamış. Bu arada Ragıp’ın mükemmel şutuyla golü kalesinde görmüş.
Bir günde takım olunmaz
49 dakikalık ikinci bölümde tek atağı, 80 küsuruncu dakikakada Umut’un 25 metreden attığı direk dibinden attığı şut... Bu 3 uyduruk pozisyonla maç mı kazanacaktı Trabzonspor? Geçin, Fatih Tekke olsa bile bu haliyle kazanamazdı, kazanmayı bırakın gol bile atamazdı.
Adı değişim oldu. Oysa büyük değişimler, büyük düşünenlerle olur. Büyük takım da büyük oyuncularla. Marcelinho,Umut, Musa ve Ersen Martin iyi oyuncular olabilir ama bunlarla bir günde takım olunmaz.
Papila başarılıydı
İki yıldır Trabzon takımına futbolu zehir eden, genç neslin başarılı teknik direktörü Ertuğrul Sağlam’ın öğrencileri, Karadeniz ekibine bir futbol dersi daha verdi. Farkı bırakıp, tek attılar ve 3 aldılar. Ve de Brezilyalı Lazaroni’ye "Sahadaki savaşçılar"ın nasıl olacağını gösterdiler.
Zaman zaman sertleşen karşılaşmanın hakemi Cem Papila, kural uygulamalarıyla ve oyunun akışını kesmemeye çalışarak, oldukça iyi bir yönetim gösterdi. Sertliğe biraz daha az hoşgörüsüz olsa, örneğin Bülent’in 4 hareketinin birine sarı kart gösterebilse, işini daha iyi yapmış olacak. Ama yine de sonuca etki eden bir hata yapmayarak takdiri haketti.