SON dört gün içinde yaşananlar, bordo mavi kentte her şeyi alt üst etmişti...
Türkiye’de İstanbul büyükleri dışında şampiyonluk yaşayan tek kulüp olan Trabzonspor, bu kez "Üyelik aidatını yatırmayan kızgın bürokratın başvurusuyla, yasal kongresini yapamama" gibi trajikomik bir olayın kahramanı oluyordu ne yazık ki...
"Şampiyonluk" parolasıyla yola çıkanlar, "Hayal satarken" en değerli oyuncularını da birer ikişer elden çıkarıyordu... Üstelik bunlardan çuvalla para kazandığını iddia ederken,50 milyon YTL borç açıklıyordu. Fenerbahçe, bir gecede 3 milyon YTL gelire ulaşırken, Trabzon Yönetimi "Kaos Ekonomisi" üzerine en başarısız örneklerle, "Kulüp yönetilirken neler yapılmaması gerektiğini" sunuyordu kamuoyuna...
Zor düşü gerçekleştirmek
Başarılı olmak, "Bir milyon Euro’ya aldığını, üç buçuğa satmak" değil, "Üç buçuğa aldığını 15 milyona vermemekti." Başarı, 24 yıl özlemle beklenen "Zor düşü" gerçekleştirmekti... Kolayı yapamayanın zoru başarması imkansız demekti zaten...
İşte bu kaos ruhunu yaşayan Trabzonspor, Ceyhun’un auta giden Erman’ı çekiştirmesiyle bir penaltı şoku ve golü yaşadı.
Tam, "Bu yenilgi, futbolcu ve teknik kadronun değil kongre yapmayıp, Trabzonspor’u ele güne rezil edenlerin eseridir..." diye iç geçirirken, Gökdeniz Usta, son 15 dakikada sahne aldı... Müthiş vurdu ve beraberliği getirdi. Ve bir daha Gökdeniz... Ve de galibiyet...
Unutulmuştu en değerli parça... İyi ki, unutulmuştu Gökdeniz...