"BİR sürpriz yapayım" demişti Werner Lorant... Herkes geleneklere uygun biçimiyle 8-9 kişiyle savunma beklerken, rakip alanda oynamaya başlamıştı topu...
Yani, "kabuğuna çekileceğine, kabuğunu kırmıştı..." Üstelik Trabzonspor, hiç pozisyona girmemişken, 10. dakikada Lazarov’la golü de bulmuştu.
Çok kötüydü bordo mavililer... Defanstan başlayarak inanılmaz hatalar yapıyorlardı.. Herkes, gariplik yapma konusunda birbirine üstünlük sağlamaya çalışıyordu sanki... Yenik gittiler soyunma odasına...
Ve pırıl pırıl çıktılar... Belli ki, Ziya Doğan hepsinin tozunu almıştı iyice... Ve canlandılar birden... Tüm takım, sihirli değnek değil de dil sopası yemişcesine canla başla mücadele etmeye, futbol savaşı vermeye başladı...
Kayseri kompleksi
Önce Çağdaş’ın golü geldi, ardından da Ersen’in kafa vuruşuyla üstünlük...
Allah, çalışanı severdi.. Lazarov’un direkten dönen topunun devamındaki pozisyonda, oyuna girdiği andan itibaren canını dişine takan Umut’un golü, galibiyeti perçinledi..
Trabzonspor, Kayserispor’un ardından "Kayseri Erciyesspor kompleksine" girmek üzereyken direkten döndü...
Karadeniz Fırtınası, bu galibiyetle hem moral düzeltti, hem yukarı doğru iyi bir hamle yaptı, hem de lig arası soğukluğunu üzerinden attı.