PaylaÅŸ
Pas hataları, boÅŸa atılan uzun toplar, saçma çalımlar ve garip bir itiÅŸ kakış.     Â
İki takım da oyunu orta alan savaşı haline getirmişti. Rakipten kapılacak bir topla, karşı savunmayı dengesiz yakalamak ve golü bulmak üzerineydi planlar.
Tutmadı bu kurnazlık hevesi. İlk yarı tatsız, tuzsuz ve de golsüz kapandı.
İkinci yarı bambaşka iki takım vardı sahada. Hem Trabzonspor hem de Gençlerbirliği golü daha çok düşünmeye, çabuk araya oynamaya başladı. Bu kez savunma orta ikilisi iyiydi. Egemen ile Song neredeyse sıfır hatayla oynadı. Pozisyonlar, bekler üzerinden geldi. Bir de serbest atışlardan.
İki takımın birer topu direkten döndü, bir de gol oldu bu dönemde. Umut'un hevesi, takipçiliği ve hırsıyla, Gökhan'ın şık asisti, Trabzon takımına kötü oynarken bir galibiyet daha getirdi.
Ceyhun sürprizi
Aslında maç başlamadan yaşanan değişiklik, sıkıntı yaratmıştı Trabzonspor'da. Son dakikadaki zorunlu Ceyhun sürprizinin ne A Milli Takım'a gidenle ne de gidemeyenle ilgisi yok. Doğrudan Selçuk'un bel meselesiydi. Zaten Selçuk ile Serkan'ın yokluğu çok belliydi.
Lider takımda oyun kötü, mücadele iyi idi. Forvetteki uyum sorunu hala aşılamamış, bu da rakibin işini kolaylaştırmıştı. Ancak son haftalarda golcüleri dinlenmeye çekilip, orta saha ve savurma oyuncularının golleriyle durumu idare eden bordo mavili ekipte, bu kez Umut vardı. Umut'un verdiği umut da kayda değerdi.
Gençlerbirliği formalı, sahanın en iyisi Trabzonlu Engin'in kaçırdıkları da kamyon dolusu idi.
Sonuçta bir kötü oyun daha Karadeniz ekibi adına galibiyetle sonuçlandı. Ve bu, Trabzonspor'da alışkanlık yaptı.
PaylaÅŸ