Paylaş
SGK önemli kanuni hazırlıklar yapıyor.
En radikalinden başlarsak, sosyal güvenlik reform kanunu olarak bilinen 5510 sayılı Kanunu yeniden yazmayı düşünüyor. Bilim çevreleri, mali müşavirler, avukatlar ve hatta SGK çalışanları tarafından dahi “anlaşılmaz” bulunan bu kanunun iptal edilerek sıfırdan ve 5 yıllık uygulama eksiklikleri ile eleştirileri de gözeten yeni bir kanun hazırlığı gündemde.
Gerçekten de, 5510 sayılı Kanun sosyal sigorta kurumlarını birleştiriyoruz rüzgarı ile yapılan bir düzenleme olsa gerek, birçok hüküm az sayıda kanun maddesiyle düzenlendi. Öyle ki, 2.5-3 sahife süren kanun maddesi var. Bir paragrafın başını okuyan, sonuna geldiğinde ne okuduğunu unutabiliyor. Böyle bir çalışma yapanların, aynı rüzgardan etkilenmemeleri, değil bir kanun hatta birkaç farklı kanun bile çıkarılabileceğini gözardı etmemeleri gerekiyor.
Bu arada bir de alıştığımız üzere yeni bir “torba kanun” gündemde. Yapılacak olan düzenlemeler ile bir kere yurtdışı borçlanma uygulamasının tamamiyle kaldırılması düşünülüyor.
Bir başka yenilik, kısa vadeli sigorta kolları prim oranlarında değişiklik düşünülüyor. Halen, işyerlerinin tehlike sınıf ve derecelerine göre %1-%6.5 arasında değişen bu oranın sabitlenmesi hedefleniyor. Böylece, hem uygulayıcılar hem de SGK birçok bürokratik işlemden kurtulacak.
Sigorta primi çalışan işçinin ücreti ne olursa olsun belli bir tavan ve taban arasından tahsil ediliyor. Halen taban asgari ücret tavan da bunun 6,5 katı. İşte tavanın daha da yükseltilmesi düşünülüyor.
Paylaş