Yeni “normal”

Hepimiz sosyal ağlardan oluşan mobil bir dünyanın yurttaşlarıyız. Bu dünyada “normal” tanımı mevsimlerden daha hızlı değişiyor. Analogun dijitale karşı olduğu günler gerilerde kaldı. Bugün yaptığımız hemen her şey dijital teknoloji ve akıllı cihazlar etrafında dönüyor.
Cep telefonu teknolojisi alışveriş alışkanlıklarımızda, sosyalleşme biçimimizde ve her şeyin bize pazarlanma şeklinde köklü değişiklikler yaratıyor.
Görünen o ki günün sonunda herkesin fabrika ayarları portatif mobil cihazlar aracılığıyla internete erişim olacak.
Her şeyi bulduğumuz, sattığımız, aldığımız, paylaş-tığımız, oyunlar oynadığımız ve tabii arada bir de birilerine telefon açmak için kullandığımız gereçler cep telefonlarımız.
Hemen hepimizin parçası olduğu bu yeni kuşağın adı ise “internet” kuşağı. Nerede olursak olalım, internete erişim sağlayarak özgürleşiyoruz.
Dijital hayat tarzlarının seyyar ve insanların tam anlamıyla erişilebilir olduğu bir yerde yaşıyoruz. Eskinin tersine yaban-cıların fikirlerine güveniyoruz.
Akıllı ve ikinci jenerasyon araçlar, ortak zevklere sahip insanların fikirlerine odaklanıyor, kişiselleştirilmiş geri bildirim hatları yaratarak tüketicilere yardım etmek için devreye sokuluyor.
Araçların boyutu ve taşınma kolaylığı için ses ve görüntü kalitesinden ödün veriliyor.
Ve en önemlisi bunlara “hemen şimdi sahip olmak”.
Hemen her şeyi aplikasyona çeviriyoruz. Ama yine de dünya çapında büyük markaların aplikasyonlarının yüzde 80’i binden az sayıda indiriliyor.
ınsanlar hâlâ reklamların onlara bağırdığını düşünüyor.
Ve çoğunluk, sosyal medyada markalarla temas etme konusunda gönülsüz davranıyor.
Yani, evet, engeller var. Ama bir yandan da bir dolu büyük fırsat... Çevrimiçi milyonlarca insanın dijital hayatlarında saklı fırsatlar...
Yalanlar ve bilgi bolluğu...
Bir sonraki keşif sahası, tüm bunlardan akla uygun şekilde anlamlar çıkarmak.
Doğan Online’ın ev sahip-liğindeki GDOL Talk Fest’in konuşmacılarından Gareth Deere konuya buradan girdi. ızleyicileri “Yeni ‘normal’e hoş geldiniz” diye selamladı ve artık “aşırı bolluk”la başa çıkmayı öğrenmemiz gerektiğini söyledi.
Deere çarpıcı bir iddia ortaya attı: “2015’te orta sınıf tüketici yok olacak!” şöyle açıkladı: “ınsanlar 15 dolara tişört alırken bir yandan da 500 dolara jean bakıyor. Üreticiler üretimi daha ucuza getiriyor, daha ucuza tedarik edip yayıyor ve maliyet düşüyor. Daha fazla lükse ulaşmaya çalışıyoruz. Kişi kendisini aynı gelir seviyesindeki kişilerden nasıl farklılaştıra-bileceğine bakıyor. ınsanlar ucuza erişmek isterken aynı anda lüksü elde etmek istiyor. Bu da orta sınıfın kısa sürede çökeceği anlamına geliyor.”
Deere Türkiye’de internet bağlantılı bazı rakamları da paylaştı. Dediğine göre, dünya çapında Facebook kullanımında 6’ncı sırada olan Türkiye’de 4-24 yaşları arasındakilerin yüzde 40’ı Facebook üyesi.
Türkiye’de herhangi bir cihazdan günde ortalama 10 saat internete bağlananların yüzde 61’i sosyal ağlar yerine televizyondan vazgeçmeye razı.
Cep telefonu bilgisayarın yerini almış durumda. Akıllı telefon sahiplerinin yüzde 81’i telefonlarını yataktayken bile açık tutuyor. 2-5 yaşları arasın-
daki çocuklar arasında akıllı telefon kullanabilenlerin sayısı, bağcıklarını bağlayabilenlerden fazla. ışte beğenin beğenmeyin, “yeni normalimiz” budur.