Paylaş
Belediyenin Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü de bu isteğe ‘duyarsız’ kalamamış ve ruhsatı vermiş.
Müdürlüğün koordinatörü bey şöyle demiş: “Bu aracın şoförü bayan, müşterisi de bayanlar ve aileler olacak. Bu sayede önemli bir boşluk doldurulmuş olacak.”
Boşluk mu? Yahu ne boşluğu? Kadınları iyiden iyiye ötekileştirme boşluğu mu?
Taksi durağının işletmecisi de belediyeye pek müteşekkir, “Bizim önümüzü açtılar. Bir araç ilimize yetmeyecektir, bu uygulamaya diğer arkadaşlarımızın katılmasını da isteriz” demiş.
Yine erkek erkeğe kafanıza göre, bilgisizce, toplumsal cinsiyet eşitliğine balta vuran kararlar verip uygulamalar başlatıyorsunuz. Yahu size ne? Size mi kaldı?
Hayır madem bir ayrışmaya gidiliyor, o zaman erkeklere özel mavi taksi yapsaydınız?
Sırada ne var? Pembe otobüsler, pembe vagonlu trenler mi? Erkekler bir zahmet kullanmayıversinler o zaman toplu taşımayı? Akla neden önce kadınları alıp ayrı yerlere tıkıştırmak geliyor?
*
Kadınlara özel pembe ulaşımı denemiş tek ‘her anlamda gelişmiş’ ülke İngiltere. O da henüz o kadar ‘her anlamda gelişmiş’ değilken, 1870’lerde. Zaten 1970’lerde de uygulamaya son verildi.
Onun dışında hangi ülkeler bu ‘dâhiyane’ yola başvurdu derseniz...
İran, Tayland, Hindistan, Pakistan, Mısır ve Endonezya’yı sayabiliriz. Bu ülkelerde kadının hali malumunuz.
Bizim de artık kadına şiddet ve tecavüz konusunda Hindistan’la yarıştığımız ve ataerkil düzenimizin kadını aynen gelişmemiş bir ülkedeki gibi baskıladığı, utanç vesikası bellediği, ezdiği ve dışladığı düşünülürse...
Bu tarz aklın yolunun bir olduğuna da şaşırmamak gerek herhalde.
Pembe ulaşım Endonezya’da tutmadı. Mısır’da kadın vagonları hıncahınç dolu diye şikâyetler yağdı. Hindistan’da erkekler kadın vagonlarına sızıp durdu. İran’ı hiç konuşmasak da olur.
Ne oldu? Bu ülkelerde kadına şiddet mi azaldı? Sihirli formül pembe ulaşımdı madem, neden sorun bir türlü çözülemedi?
Çünkü -artık zikretmekten dilimizde tüy bitti- toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanmadığı sürece kadına şiddet bitmeyecek.
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin olduğu ülkelerde neden kadına şiddet oranları daha düşük oluyor, neden pembe ulaşım gibi akla ziyan uygulamalara başvurulmadığını düşünüyor mu bazıları acaba? Düşünmüyorlar, zira düşünmek işlerine gelmiyor.
*
Belediyesi, taksi durağı, aynı kafada müşterisi falan gurur duyuyorlar yeni uygulamalarıyla.
Ben mesela, Hindistan’la kadın meselesinde aynı çizgiye geldiğimiz için utanıyorum.
Bu ülkenin kadınlarından ziyade, erkekleri adına utanıyorum.
Misal erkek olsam, karşı cinsin benden korunması için onu ortak alanlardan koparacak, dışlayacak yöntemlere başvurulması ve bunun sevinçle karşılanması yüzümü kızartırdı. Yer yarılsın içine gireyim isterdim.
*
Hepimiz biliyoruz ki, bu da benzerleri gibi, kirimizi halının altına süpürme girişimlerinden biri.
Bu uygulama geliştirilebilir.
Mesela, kadınların evden çıkmasını yasaklayabiliriz. Böylece sorunu toptan çözeriz.
A ama pardon...
Bu ülkede esas şiddet, tecavüz ve ensest evlerin içinde yaşanıyordu, değil mi?
O konuda ne yapılacak?
Evlerde de pembe oda yapıp kapısına koruma mı dikilecek?
Paylaş