Paylaş
80 mimar alanın etrafına çekilmiş tel örgüleri keserek alana girdi.
Antik Psilis kenti üzerinde 4 otelin inşaatına izin verilmişti.
***
O dönem Mimarlar Odası Çevre Komisyonu Başkanı Oktay Ekinci Sarıgerme’deki imara karşı çıkanların başında geliyordu.
Buradaki tarih ve doğa yağmasının sorumlusunun ne tek başına bu projeye izin veren Anıtlar Kurulu ne de proje sahibi şirket olduğunu söylüyordu. Ekinci’ye göre bu kültür tahribatı 1 Eylül dönemi yasalarından olan Turizm Teşvik Yasası’nın ürünüydü.
Bu yasayla sadece Hazine arazileri değil, köylülerin arazileri de kamulaştırılarak yatırımcı şirketlere tahsil edilmişti.
***
Ekinci, “Bu hukuk anlayışı bugün karşımıza antik Psilis kenti gibi bütün insanlığa ait kültür mirasının da beton temeller altında yok edildiği bir turizm politikası olarak çıkmaktadır” diyordu.
Ve var gücüyle bütün Ege uygarlığı yok edilmeden bu yasanın iptal edilmesine çalışıyordu.
Sonrasında Psilis antik kentindeki yapılaşmalara ilişkin ilgili firmanın Yüksek Kurul’un aldığı kararda gösterildiği doğrultuda hareket etmediği ve yasal olmayan uygulamalarda bulunduğu görüldü.
Antik Psilis kentine ciddi zarar verildiği saptandı ve ilgililerin inşaata başlayabilmesi için uygulama projelerinin Kurul’a onaylatılmadığı öğrenildi.
Antik Kent’teki harabelerden taş çekildiği, inşaat için kum çekimi sırasında surlarının tahrip edildiği, antik evlere ait daha önce yıkılmış taşların alınarak turistik tesisin inşaatında kullanıldığı, taş almak amacıyla kalıntıların yıkıldığı, antik kentteki taşların traktör yolu açılarak taşındığı, eski eser alanının yanına şantiye binası yapılarak çöplük alanına dönüştürüldüğü anlaşıldı.
***
İş işten geçmişti.
Halbuki Oktay Ekinci, öncesinde buradaki çevre yağmasında yetersiz denetimin büyük etkisi olduğunu bas bas bağırmıştı.
Yüksek Anıtlar Kurulu’nun aldığı taze kovuşturma kararıyla da ilgili şöyle demişti: “Belki bazı kişilerin cezalandırılmasını sağlayacak ama Psilis kentini geri getiremez.”
***
25 yıl önceki olayı neden anlattığımı merak ediyorsunuzdur...
İlginç bir tesadüf oldu da ondan.
Aslında Oktay Ekinci’den bahsetmekti amacım.
Ekinci geçtiğimiz hafta vefat etti.
Onu nasıl tanımlamak gerektiğinden emin değilim.
Kentti, çevreydi, yolsuzluktu, yoksulluktu...
El atmadığı, düzeltmeye çalışmadığı konu kalmadı.
İlahi adalet mi desem ne...
Vefat ettiği günün ertesinde, Ekinci’nin vaktiyle kendini adadığı Sarıgerme’ye vuran hortum burayı yerle bir etti.
Turistik tesislerden biri harabeye döndü.
Sanki Sarıgerme, Ekinci’nin ardından ağıt yakıyordu.
Antik kenti yok edip kurulan tesisler için de söylenecek tek söz...
Keser döner sap döner gün gelir hesap döner.
***
Not: ÇYDD ve ‘Fotopya’ işbirliğiyle düzenlenen ve Oktay Ekinci’nin isim babalığı yaptığı “Kente Karşı İşlenen Suçlar” konulu fotoğraf yarışmasının ödül töreni dün gerçekleştirildi. Ekinci’nin konusunu belirlediği, afişini çizdiği ve jüri üyeliğini yaptığı yarışmanın sergisi 31 Ekim’e kadar açık kalacak.
Paylaş