Kaleci Volkan evleniyormuş. Düğünü Çırağan’da olacak, 100 bin euro’ya patlayacak, alkol servis edilmeyecekmiş.
Ben şahsen düğünlere gitmekten mutlak surette kaçınıyorum. Sıkılıyorum. Nikah masasına oturacak yakın arkadaşımsa eğer, mecburen orada bulunuyorum. Yaz düğünleri genelde deniz kıyısında olduğundan, düğünün başladığı saatlerde kendimi kenardaki yüksek bir kayadan aşağı salıp salmama düşünceleri arasında sek sek oynuyorum. Salamayacağım kanaatine vardıktan sonra da teselliyi önümdeki şarapta buluyorum. Alkolsüz bir düğünde hayatta kalmam söz konusu değil yani. Neyse, onu kaleci Volkan’ın alkolsüz düğününe katılacaklar düşünsün. Gelelim esas ironiye... Volkan’ın düğününde alkol verilmemesinin nedeni malumunuz. Dinimiz içkiye sıcak bakmıyor. Peki, madem bu kadar dine, geleneğe bağlıyız... Aynı düğünde erkeklerin smokin giymesini zorunlu kılmak niye? Bence mahsuru yok. Ben smokini erkeklere yakıştırıyorum. En şekilsiz olanı bile doğru kalıp bir smokinle adama benzeyebilir. Yine de... Bu ne perhiz ne lahana turşusu? Smokin tamamen Batı’dan ithal bir kostüm. Batı’nın geleneği. Gece siyah giyme fikri İngiliz yazar Edward Bulwer-Lytton’dan esinle ortaya çıktı. Bulwer-Lytton 1828’de “ınsanlar siyahlar içinde iyi görünmek için çok seçkin olmalı” diye yazdı. O dönem birçok erkek beyaz giyiyordu. Ancak 1800’lerin sonlarında siyah gece ceketleri moda oldu. Bu dönüşümün sorumlusu, New York’taki Tuxedo’da yaşayan tütün kodamanı ve yüksek sosyete üyesi Lorillard ailesi. 1886’daki Sonbahar Balosu için Piskopos Pierre Lorillard klasik beyaz papyon ve frak yerine daha az resmi bir kıyafet giymek istedi. Kuyruksuz birkaç siyah ceket tasarladı. Balo günü Lorillard bunlardan birini giymedi ama ondan daha cesur olan oğlu Griswold ve önemli arkadaşları bu yeni ceketleri üstlerine geçirdi. Ve akabinde bugün smokin dediğimiz kostüm hızla benimsendi. Kimi AKP’li milletvekilleri içki içmedikleri gibi türlü resepsiyonlarda da ilki bir piskopos tarafından tasarlanmış smokin giymeyi reddediyorlar. Beğenelim, beğenmeyelim, bir tutarlılık söz konusu. Peki kaleci Volkan’a ne demeli?
Sigara içenlerin ceketi
* Türkçe’deki smokin sözcüğü ise “Smoking Jacket”tan geliyor. Yani aslında ortada bir çeviri hatası var. 1850’lerde yemekten sonra puro içmek için özel bir odaya çekilen erkekler kıyafetleri kokmasın diye Smoking Jacket (Sigara içme ceketi) giyiyorlardı. * 20’nci yüzyılın başlarında zenginler smokinlerini özel terzilere diktiriyordu. Hazır giyim endüstrisinin gelişmesiyle birlikte standart bedenlerde smokinler satışa sunulmaya başlandı. Bugün çok az erkeğin gardırobunda smokini vardır. Çoğu smokin giymesini gerektirecek bir ortam olduğunda kiralamayı tercih ediyor. * Smokin, genci yaşlısı, zengini fakiri insanlar tarafından kutlamanın, iyi zamanların ve özel durumların sembolü olarak benimsendi. Yüksek sosyetenin ve zarafetin göstergesiydi. Hatta 30’lardaki Büyük Buhran günlerinde umudu çağrıştıran kıyafetti. * Smokinin ıngilizcesi Tuxedo. Kısaca tux derler. Ve efsaneye göre tuxedo adını şöyle alır... Yukarıda bahsettiğim Sonbahar Balosu’na katılan bir adam smokin giyen birini göstererek “O adamın ceketinin neden kuyruğu yok?” diye sorar. Sorduğu adamın cevabı “Çünkü o Tuxedo Park’ta yaşıyor, orada öyle ceketler giyerler” olur. Bu cevabı başka tarafından anlayan adam sonrasında etrafındakilere gördüğü adamın Tuxedo’lu olduğunu değil, tuxedo giydiğini anlatır.