Bir kibrit de biz çakalım

Bu lamba sadece odanın bir tarafını aydınlatıyor.
Perdeyi açtığınızda ne olur?
Oda kararır mı? Yoksa aydınlanır mı?
Elbette, lamba odanın tamamını aydınlatır. Yani, ışık karanlığı ezer.

Epeydir karanlıktayız.

Kendi kendimize yaratmaya çalıştığımız aydınlıklarımızın ömrü bir kibrit alevinin ömrü kadar. Cılız, kısa süreli aydınlıklar bunlar.

Ama düşünsenize, yakacak kibrit kalmadığında onun o cılız ışığına bile hasret kalacağız.

Aydınlığın karanlığı ezmesi gibi, iyilik de kötülüğe galip gelir; hiç olmadı önüne engel çıkarır.

Bu yüzden böyle buhranlı zamanlarda iyilik cephesinde neler olduğuna bakıyorum.

Dün good4trust.org’a girip ‘İyilikler’ bölümüne tıkladım. (Belki hatırlarsınız, daha önce bu siteyi yazmıştım. Bilmeyenler buradan okuyabilir 

http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/melis-alphan_350/insanlar-artik-kotulukleriyle-ovunuyor_40100484

İyilikler bölümünde insanlar yaptıkları iyilikleri paylaşıyorlar.

Gördüm ki...

Deniz bir öğrenciye burs vermeye başlamış.

Yekbun, çatışmaların olduğu yerlerde yaşayan ya da hastalığı olan çocuklara yardım eden Yeni İmkanların Eşitliğinde Buluşuyoruz (IMEB) adlı bir oluşumun Diyarbakır temsilcisi olmuş, destek istemiş.

Yekbun ayrıca, sokakta mendil satan bir kız çocuğuyla sohbet etmiş; hayallerinden bahsetmişler. Çocuk Yekbun’a mendil satmaktan vazgeçmiş ve cebindeki paralarla dondurma yemeyi teklif etmiş. Dondurmayı Yekbun ısmarlamak istemiş, kabul ettirmek zor olsa da başarmış.

Mustafa, Çiğdem, Sibel ve Zülfikar, alışverişleriyle çevreye duyarlı ve adil üreticileri desteklemişler.

Gülay, sokak kedilerine mama almış.

Ayşe, sokakta gördüğü herkese “Günaydın” demiş, güne gülümseyerek başlamışlar.

Atike, yavru bir güvercini kurtarmış, ona yoldaşlık ediyormuş.

Berk, gezegenin geleceği ve kendi sağlığı için çoğunlukla bisiklet kullandığını ve etrafındakileri de buna teşvik ettiğini anlatmış.

Serdar, ailesiyle birlikte Türkiye’de mahsur kalan birine ülkesine dönmesi için yardımcı olmuş.

Çağatay, sigarayı bırakmış.

Gül, Nesin Vakfı’nın internet sitesini ücretsiz olarak yenileyecekmiş.

Serhan, tatilde her gün, kumsalda oturdukları bölgenin 10 metre çapını temizlemiş.

Buse, giymediği kıyafetlerini ve kullanmadığı eşyaları ihtiyaç sahiplerinin yararlanması için Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Sosyal Yardım Merkezi’ne bağışlamış.

Canberk, sokak hayvanları için muhtelif yerlere su kapları bırakmış.

Gül, Görmeyen Çocuklara Destek Derneği ile birlikte çocuk karnavalı düzenlemiş.

Füsun, fide iken otlarla karışan, otlarla savaşıp ayakta kalan ve birkaç yaprak veren bir karayemiş ağacını kurtarmış. Etrafındaki otları temizleyerek ağacı güneşle ve temiz toprakla buluşturmuş.

İyilik cephesinde durumlar böyle.

Ne olur, dönüp biraz ışığa bakalım, iyiliği görelim ve onu yayalım.

Bilelim ki, ufacık şeylerle, sadece tanımadığımız birine selam vererek bile iyiliğin yayılmasına katkıda bulunabiliriz.

Asla unutmayalım; aydınlık karanlığı ezer.

Bir kibrit de biz çakalım.