Türkiye’nin internetle imtihanı

Şimdi ise bu “eski zaman” aya, yıla hatta güne kadar indi.
İnternet artık bir çöplük, bir zamanlar televizyon için kurduğumuz cümleleri internet için de kullanıyoruz.
“Televizyon seyretmiyorum” gibi “İnternete girmiyorum” diyenlerle karşılaşmak mümkün.
“Doyma noktası” veya sosyal medya ile kurulan yoğun ilişki sonrası beyin yorgunluğu sonrasında, bu oluyor.
Bilhassa işleri sosyal medya ve dijital dünya olan kişiler yılgın vaziyette.
Gözlem yapmak amacıyla, işleri gereği sosyal medya hesapları var, sosyal medyanın her noktasına hakimler ancak kişisel tercihini “offline” bir hayat yaşayarak kullanıyorlar...
Bu arzuyu anlamak mümkün. Sanal hayatın gerçekten farklı olmadığını söylüyorduk ancak interneti de “Türkiye modeli”ne çevirmeyi başardık.
Elbirliğiyle yaratılan balon sayesinde sanal dünyanın “gerçek” olanla arasında kalın çizgiler var artık.
En basit örnek olarak Twitter TT listesine bakın. Tamamen manipüle edilmiş, sahte bir liste olduğunu görürsünüz.
Ancak Yavuz Bingöl’ün akıllara zarar beyanı gibi konular “gerçek Trending Topic” oluyor, çünkü insanlar gerçekten konuşuyor.
Bunun dışındaki çoğu başlık toplumun sosyal medyada yoğun olarak konuştuklarına dair istatistiki bilgi vermekten uzak.
Twitter’ın hala bu durum için bir algoritma geliştirmemiş olmaması hayret verici.
İşin “Balon” kısmı ticari, birileri para kazanmak için balon üzerine balon şişiriyor fakat konu dünyadan ve yurttan haberler olduğunda internetten, sosyal medyadan, dijital dünyadan uzak kalmak, kopmak zor.
Tabii tuzağa düşmek de kolay.
Doğru bilgiye, doğru kaynağa ulaşmak için emek sarf ediyoruz, ulaştığımız bilginin yanıltma ihtimali yüksek.
Propaganda, yalan haber, dezenformasyon gırla.
Öte yandan resmi kanallarla doğru bilgiye ulaşmak çoğu zaman zor olduğu için taze ve ham doğru bilginin kaynağı da internet.
Gerçekte olan biteni sadece sosyal medyayla, internetle bağlantısı olanlar öğrenebiliyor.
Tam da bu yüzden interneti “sevmeyenler” var ya...
Tam da bu yüzden sansür, bilgiye ulaşımı engelleme çalışmaları, hatta halkı ilgilendiren konulara bile haber yasağı var ya...
Şükür internet henüz komple kesilmiş değil.
Çöp, yalan bilgi kadar gerçek bilgi de orada şimdilik.
İnternetin korkutan bir güç olması da normal bu koşullarda.
Gerçek, doğru bilgi, elinde güç bulunduranlar ve sistemini dezenformasyon- manipülasyon üzerine kurmuşlar için hayli tehlikeli.

Güzel havadisler

* Cinderella’nın son yorumu oyuncu ve yönetmen Kenneth Branagh’dan geliyor...
Downton Abbey’nin Lady Rose’u Cinderella rolünde. Cate Blanchett kötü üvey anne Lady Tremaine’i canlandırıyor.
Helena Bonham Carter ise iyilik perisi olarak karşımıza çıkacak. Amerika’daki vizyon tarihi mart olarak görünüyor, Türkiye sınırlarına da daha geç girmeyeceğini umuyoruz.
* Martin Scorsese ile Mick Jagger güçlerini birleştiriyor, HBO için birlikte 70’lerin Rock’n Roll dünyasını konu edecekleri bir dizi çekiyorlar.
Başrollerde Olivia Wilde, Ray Romano, Bobby Cannavale gibi isimler var.
Tabii “Sex &drugs &Rock’n Roll” dünyasını anlatan bir diziyi bizim televizyonlarda görür müyüz, işte orası bir soru işareti.