Olmadığın gibi görünmek...

Mevlana’nın “Ya göründüğün gibi ol, ya da olduğun gibi görün” sözü, günümüzün “başkasının derdine sevinme dünyası”nda biçim değiştirdi, “başkalarının seni görmesini istediğin biçimde görün”e dönüştü.

Haberin Devamı

Artık anlıyoruz ki, mutluluk şova dönüştüğünde kapalı kapılar ardında başka hikayeler dönüyor.
Kafaların içinde büyük mutsuzluklar, rahatsızlıklar, travmalar yaşanıyor...
Mesela,
Ünlüler gazetelere mutluluk pozları verip, “Çok mutluyuz, öyle mutluyuz ki, hayatımızda hiç sorun yaşamadığımız daha mutlu bir dönemimiz olmadı, çocuğumuz da mutluluğumuzun perçini” açıklamalarını eksik etmediklerinde...
Facebook’ta “İşte muhteşem tatilimiz, işte kocam ve ben”, “Öyle neşe saçıyoruz ki az sonra kafamıza huni takıp sevinçten kendimizi kaybedeceğiz” fotoğraflarına rastladığınızda...
Çok eğlendiklerini, çok müthiş vakit geçirdiklerini sosyal medya sitelerinden paylaşanları gördüğünüzde...
Kısacası mutluluk bir “şov malzemesi” olduğunda anlıyoruz ki gerçek mutluluk trene binmiş, uzak bir yerlere gitmiş.
“Mutluluğu gösterme çabası” olduğunda anlıyoruz ki boşanmanın kenarındasınız... Haberi geldi gelecek.
“Aşk” fotoğrafları gözümüze sokulduğunda anlıyoruz ki hiç muhteşem bir tatil geçirmiyorsunuz.
Durmaksızın ne kadar iyi vakit geçirdiğinizi tekrarlıyorsanız eğer, anlıyoruz ki bulunduğunuz mekanda çok ama çok sıkılıyorsunuz.
Göründüğünüz gibi olmadığınızda, bunu ifade etmek için çabalıyorsunuz...
Biliyoruz ki, kendini ifade çabası genellikle tatlı-mutlu anlardan çıkmıyor.
Çünkü huzur-zevk denizinde yüzerken insanın kendini ifade edesi değil, anların tadını çıkarası geliyor...

Haberin Devamı

‘Kol boyu’ insanları

Peki ya hiç durmadan, nefes almadan kendi fotoğraflarını sosyal medyadan paylaşmak nasıl bir ruh haline işaret ediyor? Ne tür bir onay arayışını, beğenilme arzusunu gösteriyor?
Peki ara vermeksizin paylaşılan bu “kol boyu” fotoğraflara bizim nasıl bir tepki vermemiz bekleniyor?
Sana kim “Her fırsatta kendi fotoğrafını paylaş. Birileri beğenirse, bundan aldığın haz hiçbir şeyle karşılaştırılamaz” dediyse, yalan söylemiş.
Sana her kim “Sağdan ya da soldan daha güzelsin, başını çevirir, objektife de gözlerini belertip bakarsan harika çıkacaksın dediyse” dalgasını geçmiş.
Kolunu ileri uzatıp kendini çekmekten bitap düştün ey “açılı kız.” Kendine güveni yanlış yerde arıyorsun ey “açılı kız.”
Güneşlenmekten derin siyah meşin topa döndü ey “açılı kız.” Şimdi neon elbiseni yavaşça dolabına as, kendine 30 korumalı bir güneş kremi al, “kaka kızılı” saçlarını kendi rengine boyat ve sakinleş.
Kol boyu fotoğraflara biraz ara ver. Bildiğin bütün pozları unut ve ufuklara doğru bak.
Senin başkalarının onayına; olduğundan farklı görünmeye ihtiyacın yok.

 

Yazarın Tüm Yazıları