Paylaş
Gündüz nadiren ve ciddiyetle kullandığı hesabında gece 23.00’ten sonra büyük bir hareketlilik olur. Timeline’ını incelediğiniz zaman ucu bucağı görünmeyen uzunlukta bir mention silsilesi ile karşılaşırsınız. Her yere laf yetiştirmekte, her tweet’e salça olmaktadır, salça olacak konu bulamadığında “naber canımmm çok özledimmmm”ler yağdırır. Sebebi basittir, alkolün kanında dolanmaya başladığı saatten yatana kadar Twitter’a sarar. Alkolizm tweet’leri baş ağrıtır.
- “Dostlar iletişimde görsün”cüler: Telefon konuşmasında, SMS’lerinde, hatta karşılaştığınızda göremediğiniz samimiyeti Twitter’da görebilirsiniz. Twitter “Şu mühim insanla çok samimiyiz” mesajı vermek için bulunmaz bir yerdir.
- Vitrin teşekkürcüleri: Nezaket kuralları çoktan değişti. Artık birine teşekkür etmek istediğimizde çiçek göndermiyoruz, telefon etmiyoruz, SMS yazmıyoruz, ne yapıyoruz? Twitter’da herkesin okuyabileceği biçimde teşekkür ediyoruz. Havamızı atıyor, teşekkür edilen kişiyi böyle ihya ediyoruz. O kişi de bu teşekkürü RT etti mi “rica ederim” demiş oluyor.
- “Mrb slm”cılar: İşte psikoloji biliminin çözemediği dev gizem. MIRC ve ICQ çağının bize mirası, “Mrb slm”cılar ve Facebook’ta dürtenler oldu ne yazık ki. İki saniye sinirleniyor, sonra unutup gidiyoruz, yapacak bir şey yok. Bir de boş mention gönderenler var ki, bu da sanıyorum Antik Uzaylılar ile ilgili olmalı. Çözülemeyen bir diğer dev gizem bu.
- :)))))))))’cılar: :) tamam, :)) da tamam. Hadi çok güldün :))) dedin, :D dedin tamam... Ama bu ne yahu. Bu “aşırı doz smiley”de bir aşırı ilgi gösterme, ne bileyim, inceden bir yağcılık, hafiften bir yaranma seziyorum. Hayır, yanılıyor muyum. Siz aşırı smiley’cılara tepkimi Kermit gibi ağzımı büzerek veriyorum <:/
Çin atasözcüleri... Enerji hırsızları...
- Çin atasözcüleri: Çin atasözcüleri kimi zaman karşımıza Can Yücel, kimi zaman Murathan Mungan, kimi zaman da bir Çin Atasözü olarak çıkıyor. Hayata karşı isyanlarını birtakım insanlara ait edebi cümlelerle ortaya koyuyorlar. Ama biz takipçileriniz, çok sıkılıyoruz, bilmem anlatabiliyor muyum...
- Negatif enerji bombardımancıları: Onlar, belediyeye 10 sayfa dilekçe veren emekli amcaların Twitter versiyonlarıdır. Hep şikayet ederler, uzun uzun şikayet ederler. Şikayet rüzgarının sebebi bazen bir marka olur, bazen bir kurum. Kurum ya da marka yoksa, diğer insanlardan şikayet ederler. Şikayet etmediği zaman da özlü söz yazarlar ama o da ölümlü, yıkılmalı, ayrılıklı bir şeyler olur, yine negatiftir... Hayır ayıp olur diye unfollow da edemezsin. Tüm o enerjiyi çektiğinle kalırsın.
- Dikkat çekme tweet’çi-leri: “Sana DM atamıyorum” diye tweet görürseniz, bilin ki bu tweet’in yazıldığı kişi, yazanı onu takip etmiyor ya da etmeyi bırakmıştır. Burada iki seçenek var: Birincisi, birbiriyle tanış olan herkes karşısındakini ilginç bulmuyor olabilir, öyle düşünmek ve buna bozulmamak lazım. Veya taraflardan biri, diğerinin Twitter’daki varlığından haberdar olmayabilir. O zaman münasip bir biçimde “varlık” bildirilir ama “Sana DM atamıyorum” demenin bir cevabı var: “DM atamıyorsan SMS ya da mail at.”
Tabii hayatımızda “Twitter’da takip etmediği için bozulmak” diye bir şey var, artık onu da kabul ettik.
Yine de elalemin önünde “beni takip etsene, nolur, nolur” dememek lazım sanki...
Paylaş