Paylaş
Mesela, hani ilk zamanlar, erkek kişi hafifçe ağız yollu geğirdiğinde özür dilemekten dili damağı kuruyor ya...
Sonra ne oluyor? Çiftler birbirine alıştıktan, rahatlama evresini geçtikten sonra, erkek kişi, küçük bir “gark” değil, ancak tarih öncesi bir dinozordan çıkabilecek şekilde ses çıkardıktan sonra, “Ah hah, akşam yemeği amma da gaz yaptı yahu” deyip hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam edebiliyor.
Bak sen şu adama. Avucumu açayım da kus bari. Hayret bir olay. Bu ne rahatlık.
Sonra da kadınlar üzülüyor tabii. “Artık eskisi gibi sevişmiyoruz”, “Artık eskisi gibi romantik jestler yapmıyor” diyorlar. “Yıldönümümüzü unutuyor” diye ağlıyorlar.
Ayol adam haykırarak geğirme evresine gelmiş, sen hâlâ eskisi gibi oynaşmayı bekliyorsun, sevgili her daim romantizm arayan Habitus okuru kadın.
Daha çok beklersin. Sen istiyorsun ki sevdiceğin kapıyı tutsun, şarabını bardağa o doldursun, sandalyeni çeksin, seni rahat ettirsin. Çoğu zaman bunları beklersen eğer, hayal kırıklığına uğrayacağını bilesin...
Tabii eğer karşındaki insan Ayhan Sicimoğlu filan değilse.
Misal, tam prenseslerrrr gibi asansörün kapısını tutacak da sen geçeceksin diye adım atarsan, hop, bir bakmışsın, ikiniz birden kapının ağzında sıkışmışsınız...
Ya da restorana girerken kapı suratınıza çarpmıştır, çünkü ellerinizi cebinizden çıkarmamış, kendi kapınızı kendiniz tutmamışsınızdır...
Taksiden filan inerken de dikkatli olmalıdır, zira T-Rex gibi geğiren sevdicek üzerinize kapı kapatabilir. Bunu da ihtimaller arasında tutmak lazımdır...
Kadınlarda durum ne?
Tabii burada erkeklere yükleniyor değilim tamamıyla. Evet, rahatlamayla birlikte bir ayılaşma da oluyor ama kadınlarda durum ne, ona da bakmalı.
Kendini hem fiziksel hem de ruhani bakımdan saldın mı?
“Nasılsa beni her halimle seviyor” deyip, eskiden yalnızken bile yapmaktan utandıklarını sevdiceğinin yanında yapmaya başladın mı?
“Eskisi gibi değilsin artık” konusunda kimse erkeklerin eline su dökemez ama kadınlarda da güzel malzeme var. Mesela, “libido katili” dediğimiz birtakım hadiselere imza atmaya başlamış olabilirsin canımın içi Habitus okuru kadın, aman önlemini al. Evet, ilk zamanlarda bir Ajda Pekkan jantiliğinde olabilirsin.
Dünyanın en kibar, en düşünceli kadını gibi davranabilir, lakin “rahatlama evresi”ni geçirdikten sonra –mesela-, kayınvalide ile ilgili ennn ufak bir sorunda sevdiceğe “BIKTIMSENİN-ANNENDEN” gibi cümleler kurmaya başlayabilirsin.
Ben de, işte orada sana dur derim.
İlişkinin başlarında, büyüklerine –haksız olsalar dahi- saygılı, küçüklerine –azgınlık yapsalar dahi- şevkat ve merhamet dolu yanını göstermiş ve son zamanlarda “gösterdiklerini” unutmuşsan, sana yine dur derim.
Yan komşunun çocuğu apartmanın içinde yankılı yankılı “Annneaaaeeeaa” diye bağırırken, kapıyı açıp ağzına geldiği gibi çemkirmeye başladıysan, sevgilinin/kocanın senin yanında aşırı rahatlamasına, sesli-kokulu geğirmesine şaşırmayacaksın.
Ya da diyeceksin ki, sevgilim, ben böyle çirkef biriyim, ilk zamanlarda bunu senden sakladım.
Paylaş