Bir Teoman klasiği

Albüm şahane, onu baştan söyleyeyim.

Fakat ben özellikle bir şarkıya fena halde takıldım, sürekli mırıldanıp duruyorum.

Çok yakında sizin de dilinize dolanacak, eminim: Ruhun Sarışın. Çok sevdim, aynı şarkıyı dinlemekten CD sapıttı, o derece.

Meraklandım, kartonete baktım, Ruhun Sarışın albümde Teoman bestesi olmayan tek şarkı çıkmasın mı? Beste Barlas’a, sözler Müge Emirgil ve Teoman’a ait. (Barlas, Özlem Tekin’in “Aşk Her şeyi Affeder mi?”, Candan Erçetin’in “Ağlıyor musun?”, yine Teoman’ın “Ne Ekmek Ne de Su” ve “Dursun Dünya” şarkılarının, Galatasaray marşlarından “Kalbimizde şampiyon”un bestecisi...)

Barlas “Ruhun Sarışın”ı bir süre önce çıkardığı albümü “Daha Derin” için düşündüğünü söylüyor ama fazla “pop” kaçar diye vazgeçmiş. Bence iyi ki vazgeçmiş çünkü bu şarkı, eklenen yeni sözlerle, düzenlemesiyle, yorumuyla tam Teoman’lık olmuş.

Ruhun Sarışın’ı dinlerken, “Akmış ter damlaları mazgallarıma bacaklarından” cümlesini duyunca “En Güzel Hikayem” albümündeki “Duş” şarkısında yer alan “Aksın bacaklarımdan binlerce doğmamış çocuğum” sözlerini hatırladım.

Yine bacaklardan akan bir takım ifrazat durumu söz konusu yani!

Meğer Ruhun Sarışın’ın ilk halinde bu sözlerin bulunduğu bölüm yokmuş. Teoman’ın menajeri Funda Sanlıman’dan ilk halini istedim, sadece malum bölüm değil, şarkının neredeyse yarısı yokmuş, orijinali pek kısaymış. Teoman, sözlere epey bir ekleme yapmış, şarkıyı Teomanlaştırmış!

Şarkıyı çok sevmekle birlikte, bir sonraki albümde bacaklardan mukus ya da üre akması halinden korkmuyor da değilim hani!

Kutlukhan Kutlu Özmakinacı!

Habertürk’ün Pazar ekinde Kutlukhan Perker’le bir söyleşi yapılmış. Söyleşi iyi hoş da, dev puntolarla “Kutlukhan Kutlu: Çizgi Romanın Oscar’ına Türk Aday” yazmışlar...

Kutlukhan Perker çizer, Kutlukhan Kutlu ise sinema yazarı ve çevirmen.

İki Kutlukhan, gazetecilerin rehberlerinde alt alta yer aldıkları için genellikle telefonla aramalarda çok karıştırılır. Ben de yemiştim hatta bu haltı geçen yaz.

Beş dakika boyunca fark etmeyip, New York, Mew York dediğimde Kutlukhan Kutlu’nun “Eh, fırsat bulursam giderim” demesiyle uyanmıştım olaya.

Hani karizmanın yerle bir olduğu anlarda böyle vücudunuzu yavaş yavaş bir sıcaklık hissi kaplar ya, aynen o durum! Sonra “Ehe ehe, rehberimde alt altasınız, olur böyle şeyler, hadi bay bay” diye kikirdeyerek kendimi şirinlikle toparlamaya kalksam da “meslek salaklıkları” haneme yazılmıştı bir kere.

Neyse canım, Habertürk üzülmesin, daha kötüsü de olabilirdi.

Mesela “Kutlukhan Kutlu Özmakinacı, Yüksek Sadakat’ten ayrılarak, Sevin Okyay’la birlikte Harry Potter’ı çizgi öykü olarak yayımlamaya karar verdi” filan da yazılabilirdi...

Neden olmasın, değil mi yani...

Bedük’ün klibini siz çekin!

Bedük’ü seviyorum. Sadece gayet eli yüzü düzgün dans müziği yapmalarını değil, bu müziği sunuş biçimlerini de.

Genelde bizdeki işler “Türk müziğine Avrupai klip” şeklinde döner ya, Bedük bunun tam tersini yapıyor.

Son albümündeki Automatik’e çektiği “düğün salonlu” kliple kolbastı çılgınlığını başlatmıştı hatırlarsınız. Çok ama çok yaratıcı bir klipti. Yeni çıkardığı single’ı “Gel Aşka”a da ise Aşıkla Maşuk’u diskoya soktu. Yine çok iyi olmuş.

Bu kliplerin arkasındaki isim Murat Küçük.

Şimdi Bedük ve Küçük ortaklığından yeni bir klip daha geliyor. Birkaç gün içinde bu işi nasıl yapacaklarını resmi olarak da duyuracaklar.

Eh, ön gösterimini yapmak da bana düşer. Olayımız şu:

İzlesene.com ve bedük.biz adreslerine amatör videolarınızı yollayacaksınız. Bu videolar içinden seçilenler Murat Küçük ve Bedük’ün özel olarak hazırlayacağı görüntülerle mikslenecek. Görüntülerin içinde bazı sürpriz ünlü isimler de olacak.

Ortaya da en az Automatik’inki kadar fantastik bir klip çıkacak.

“Grubun çorbasında benim de tuzum olsun” diyorsanız, bu dediğim siteleri bugünlerde sık sık kontrol edin...