Bir bahar belirtisi olarak “amca kotu”

Paltolarla, montlarla, kabanlarla oluşturulan perdelerin ortadan kalkmasını, renkli kıyafetlerin ortaya çıkmasını, çizmelerin yerini ayakkabılara bırakmasını yeni mevsimin ilk emaresi olarak düşünebiliriz bence, ne dersin.
Zaten ben baharın başladığını yürürken pedal çeviriyormuşçasına dairesel hareketler yaparak ilerleyen “babetli kız” gördüğümde anlarım arkadaş.
Babetli kız ortaya çıktı mı, gevşek bereli öğrenci beresini ve kesik parmaklı eldivenini çıkardı mı, ilkbahar çiçekleri açar.
İlkbahar çiçekleriyle beraber, aylar boyunca sokakta görmediğimiz o zımbalı-simli-taşlı kot giymiş, platform topuklu, Tülay kızılı saçlı, postişli kız ve popo çatalındaki bol pantolonuyla donunu sergileyenler de ortaya çıkar.
Bir diğer bahar belirtisi ise nereye baksak “aşırı pot yapmış ve torbamsı amca kotu” görmeye başlamamızdır.
Avrupa ve Amerika’da popüler olan “anne kotu” bizim topraklara cinsiyet değiştirerek gelir ve bahar aylarında “amca kotu” olarak ortaya çıkar.
Her 40 üstü erkeğin gardırobunda bir “amca kotu” bulunur.
“Pot yapma”nın kitabını yazmıştır amca kotları. Bir modeli yoktur ama “olmazsa olmaz”ları vardır:
1- Kalça ve bel kısmı gevşektir. Kış mevsiminde içine gömlek ve kazak sokuşturmak için yeterince yer olmalıdır.
2- Kışın kazakla dolan amca kotu, baharda içine sadece gömlek sokulunca bollaşır. Baharda, amca kotlarının bol kalan beli, takım elbise kemeri kullanmak suretiyle iyice sıkılmalıdır. Kot belden sıkılınca bollaşan popo kısmı süpermarket torbası gibi büzüşür. Bu konuda yapılacak bir şey yoktur. Bu görüntü, amca kotunun alametifarikasıdır.
Amca kotları mavi olur. Mavi amca kotu, zararsızdır. Fakat sana doğru yürüyen buz mavisi, kırmızı, yeşil veya beyaz kotlu amca gördün mü, aksi istikamete doğru kaçacaksın. Çünkü kırmızı veya buz mavisi amca kotunun çirkinliği bir yana, bu kotu giyebilmiş kişi, amcalığını henüz idrak edememiş, hâlâ 20’lerini yaşamak isteyen yaşı geçkin bir erkektir.

Bahara alışma evreleri...

Topuğu ayrılan ve sağa sola sallanan ayakkabılı kız da bir diğer bahar belirtisidir. Kızımız sallanır, çünkü henüz vücudu ve ayakları yeni mevsime hazır değildir.
Yere sağlam basan botlarından vazgeçip ince topuklu ve topuğu sağa sola sallanan ayakkabılara geçiş, yürürken yeni ayağa kalkmayı öğrenen kuzu efekti yaratır.
Bir alışveriş merkezinde, bir restoranda, hızlı çekimde oynatılmış “zombilerin toplu yürümesi” hissiyatı yaratan bir grup şık kadın görürseniz, bilin ki onlar baharlık topuklu ayakkabılarına alışmaya çalışan, öğle tatilinde birlikte yemeğe çıkmış ofis kadınlarıdır.
Kadınlar mini etek giymeyi çok özlemişlerdir.
Henüz “kış modu”ndan çıkamadıkları, fakat mini eteklerini de aşırı özledikleri için bir stil karmaşası söz konusu olur.
Mini etek-bot ve üst kısmı lahana gibi, saplı kuru soğan gibi bir kız gördüyseniz, biliniz ki o mini eteğiyle özlem gideriyordur.�
Erkeklerde ise “hafta sonu şortu” ortaya çıkar baharla beraber.
Güneş şöyle yarım yamalak görünsün, derhal o “aberkrombi” eşofmanlar atılır, yerini diz altı şortlar alır. Erkeklerin en çok üşüdüğü mevsimdir bahar.
Yine de güneş gözlükleri gözlerinde, elleri ceplerinde, kendilerine güvenli, karizmatik bir duruş sergilerler ve bu hallerini pek çaktırmazlar...