PaylaÅŸ
Her ÅŸey normal seyrinde gidiyor.
Gün geliyor, duyuru yapılıyor.
‘İleri’ deniliyor.
Denilene uyuyoruz, elimiz mahkûm.
Zaten uymaktan başka şansımız da yok.
İleri olayı hoşumuza gidiyor.
Çünkü havalar güzelleşiyor.
Şartlar ve ortamlar da öyle.
Günler yavaş yavaş uzuyor.
Ortalık aydınlanıyor.
Güneş ısıtıyor.
Tam alışıyoruz.
Hooooppppp!
Bu kez ‘Geri’ deniliyor.
Yine söylenen kurala uyuyoruz.
Çünkü yine uymaktan başka çaremiz yok.
Bu kez zaman kavramı geriliyor.
Günler kısalıyor.
Yağmurlar yağıyor.
Ortalık erkenden kararıyor.
İçimiz de kararıyor.
Geceler uzayınca bir muhakemeye başlıyor insan, içinde.
Kendi hayatını…
Düşünüyor.
Geriye gidiyor.
Geçmişte yaşadıklarını hatırlıyor, ama daha çok kötü anlarını, yapamadıklarını.
Pişmanlıklar diziliyor boğazına.
Yağmurlar yağıyor.
Sonra ileriyi düşünüyor.
Hayalleri, hedefleri, yaşayacağı güzellikler gözünün önüne gelince, yağmur sonrası görünen gökkuşağının renkleri ve coşkusuyla mutlu oluyor.
Bir gün onlara ulaşacağını düşünerek…
O an bir ÅŸey oluyor.
Duruyor.
Bir süreliğine kopuyor.
Zamandan değil, o an için her şeyden…
Ucu sararmış eski bir fotoğrafa bakınca kopar ya insan, öyle bir kopuş işte.
Burkuluyor.
İçi acıyor.
Yaşadığı, anımsadığı bir acı oluyor belki kendine getiren, içerde kanadığından olsa gerek; kendine geliyor, ister istemez.
Sonra geri ile ilerinin ortasında kalıyor.
Yani bugün de, şu an da, şimdi de.
Duraklıyor.
Ve bugünkü halinden memnun kalmıyor.
Mutlu olmuyor, olamıyor.
Çünkü ya geride kalıyor ya ileriye dalıyor.
‘Şimdi’yi yaşamıyor.
O yüzden de ‘Ah hayat…’ diyor.
Bugünü yaşamak gerçeğini o an bile anlayamıyor.
Ya da anlamak istemiyor diyelim.
İstediğimiz kadar anlamayalım ya da bazı gerçekleri görmezden gelelim, zaman ve hayat bizi öğütüyor geçen her dakika.
İş işten geçmeden, yaşama karışmak, bugünü yaşamak değil midir önemli olan?
Çünkü dün kaldı geride, yarın meçhul, bugün ve şu an ise bize hediye.
O halde…
Ki ileri zamanlara gittiğimizde ‘Ah hayat, ah keşke…’ dememek için.
Evet, saatlerimizi geri aldık.
Ya hayatımızı…
Keşke saatleri geri almak kadar kolay olsa hayatımızı ve yaşadıklarımızı geriye almak.
Biliyoruz ki bu hiç kolay değil, hatta mümkün değil.
Ama şu var ki…
Geriye bakıp; güzel anları gülümsemeyle anarak, hataları yontup onlardan ders alarak, içimizdeki umut, sevgi ve aşk tomurcuklarıyla açan hayat ağacımızın ilerleyen günlerimizde güven ve mutlulukla kök salması için…
Hüzünle değil, içten gelen bir gülüşle…
Geri değil ileri…
                                                   ÂMELÄ°KE BÄ°RGÖLGE
PaylaÅŸ