PaylaÅŸ
Bir bakıyorsunuz düşürüyor.
Bir bakıyorsunuz ısıtıyor.
Bir bakıyorsunuz üşütüyor.
Bir bakıyorsunuz yaldızlıyor.
Bazen de yontuyor.
Hem de ne yontma…
Biz hayatı ve hayatımızdakileri kendi isteğimize göre yonttuğumuzu sanırken o bizi öyle bir yontuyor ki…
Sizde izi, değeri olan bazı şeyleri alıp, altındaki tabakayla yani acımasız gerçeklerle sizi baş başa bırakıyor.
Hayat bizi yonttuğunda altından çıkanlar…
O acıtan gerçekleri ruhumuzdan, kalbimizden yontmak da bize kalıyor.
Nasıl…
Bazen bir filmle, bir kitapla, bazen bir yazıyla…
Bazen duygularımıza yapacağımız kazıyla…
Bazen tebessümle, bazen ağlayarak…
Bazen zamana bırakarak…
Bazen yeni bir güzellik ya da incelikle…
Bazen de klasik müzikle…
Mesela; Mozart, Bach, Beethowen, Schubert, Bizet, Elgar, Choplin gibi sanatçıların eserlerini dinleyerek kalbimizi, ruhumuzu acıtanları yontmak…Â
Bu sayede ruhumuzdaki fazlalıkları ve çapakları temizlemek…
Hayat bizi çoğu zaman acımasızca yontuyor ama yontularak bize sunulan güzellikler de var tabii ki.
Hem de sanat aracılığıyla…
Heykeller…
Taşa, kile, çamura yontularak verilen şekillerle ortaya çıkan güzellikler, incelikler…
Bizlere ulaşan bu eserler aynı zamanda ölümsüzlüğe de…
İşte bir ölümsüzlük sergisi sizleri bekliyor.
Çırağan Sarayı’nda…
Çırağan Palace Kempinski’nin yine bir ilki gerçekleştirerek, otel bahçesinde açtığı Heykel Galerisi’ndeki heykeller sizleri bekliyor.
Ergin Ä°nan, Hüsamettin Koçan, TuÄŸrulÂSelçuk, Yunus TonkuÅŸ, Ercan Yılmaz gibi birbirinden deÄŸerli sanatçıların toplam 10 heykelinden oluÅŸan sergiyi 4 AÄŸustos 2010 tarihine kadar ÇıraÄŸan Sarayı DoÄŸu Bahçesi’nde ücretsiz olarak görebilirsiniz.
Bu sergi aynı zamanda İstanbullulara hoş bir armağan aslında.
Heykel sergisini gezdikten sonra Çırağan’ın eşsiz Boğaz manzarasına karşı oturup izleyeceğiniz görsel şölen sonrası İstanbul’u dinleyebilirsiniz gözleriniz kapalı!
Â
                                     Â   Â
                                                              ÂMELÄ°KE BÄ°RGÖLGE
Â
Â
Â
Â
PaylaÅŸ