Paylaş
Nasıl iyi gelir.
Nasıl da baştan çıkarır.
İnsanı kendine getirir.
Önce kokusuyla…
Burnunuza buram buram kendini bırakır.
Ya tadı?
Boşuna tiryakilik yaratmıyor.
İçilmediğinde, dilde hayat bulmadığında nasıl da aranıyor, özleniyor.
İçildiğinde ise…
O buluşma ki, sevgiliye kavuşma hazzı gibi…
İnsanın aklını alan, kendinden geçiren…
Başka diyarlara gidilir, kokusu ve anılar eşliğinde.
Yine öyle oldu.
Bu kez sabah içip de kendime gelme faslından sonra ikinci kez…
Öğlene doğru…
Her zamanki gibi önce kokusuyla sonra tadıyla baştan çıkardı.
Tadı damağımdayken yerime kuruldum.
Baştan çıkmaya devam edecektim.
Neyle derseniz…
Akşamları şarabımla eşlik ettiğim ama bu kez öğle saatlerinde Çırağan Sarayı’nda dinlediğim klasik müzik eserleriyle…
Maximo Diego PUJOL’dan 'Nubes de Buenos Aires' - Heitor Villa /Lobos ‘Bachianas Brasileiras' - Jacques IBERT’tan ‘Entr'acte' - Celso MACHADO 'Paçoca' / 'Quebra Queıxo' - Fernando BUSTAMANTE’dan 'Mısıonera - Astor PIAZZOLLA’dan Nıght Club
Bu eserleri bizlere sunan, kulaklarımızda hayat bulan melodilerde kaybolmamıza sebep olan flütüyle Metin yavuz ve gitarıyla Erhan Birol…
Konser bittiğinde melodilerde kaybolduğumuz yetmediği gibi uçar adımlarla Çırağan Palace Kempinski’de bir kat aşağı inerek bu kez de renklerde ve sembollerde de…
O renkler ve semboller ki…
Usta bir ismin; fırçasından, elinden, gözünden, kalbinden çıkan…
Ve bizi İstanbul’da kaybeden!
Her bir resme bakarken dehalığı daha bir fark ettiğiniz…
İsmail Acar’ın ‘Üç İstanbul’ sergisinde…
Osmanlı’yı çağrıştıran sembollerin hemen hepsini eserlerine konu yapan sanatçı, bu kez yepyeni bir çalışma, ‘Üç İstanbul’ isimli sergisiyle biz sanatseverlerin karşısına çıkıyor.
İslam sanatından Sultan portrelerine, Anadolu Tanrı’larından Osmanlı saraylarına uzanan geniş bir yelpazede birbirinden güzel eserler yaratan İsmail Acar, bu konseptiyle ününü yurtdışında duyurmakla kalmıyor ve Türk kültürünün tanıtımında da önemli rol oynuyor.
Eserleri Fransa’dan Japonya’ya birçok müzede sergilenen, koleksiyonlarda yer alan,‘Eklektik’ ve ‘Doğu’nun İkonları sergileriyle adından başarıyla söz ettiren İsmail Acar’ın ‘Üç İstanbul’ temalı bu sergisi ise Doğu Roma, Osmanlı, Cumhuriyet ve 2023’e ‘Geleceğe Mesajlar’ adı altında üçlemelerden oluşuyor.
Kentler yaşayan organizmalar gibidir!
“Kentler yaşayan organizmalar gibidir, onları var eden kavramlar geçmişleridir” diyen sanatçının 50 eserinden oluşan İsmail Acar’ın sergisini, Çırağan Sarayı’nın giriş katında 4 Ocak 2011’e kadar günün her saati ücretsiz olarak gezebilirsiniz.
Evet, bir tane İstanbul’umuz var bizim.
Ama baştan söyleyeyim, Üç İstanbul’da gezerken kaybolacaksınız.
Bu kayboluş ki, sizi alıp başka diyarlara götürecek.
Ve de inanın değecek.
‘Üç İstanbul’da; tarih, sembol ve renklerde kaybolmaya…
MELİKE BİRGÖLGE
'ÜÇ İSTANBUL' SERGİSİNDEN FOTOĞRAFLAR
Paylaş