Paylaş
35. dakikada da Lens ile Fernandao’nun “ilk kez” tanıştıklarını düşündürecek bir pozisyon oldu. 42’de topun sahibi tacı atmak üzere olan Hasan Ali’ydi, geri kalan 9 oyuncudan hangisine atacağını bilemedi, çünkü hepsi kendi alemindeydi sanki. Fabiano hariç tabii, o kaledeydi, topu almaya gelmesine olanak yoktu.
BiLMiYORLAR!
Fenerbahçe dün de tek kanatlı bir kuş gibi çırpındı durdu, Lens o sırada neredeyse o kanatta bir çırpıntı oldu, öbür kanat sanki kırık gibiydi, neredeyse hiç hareket etmedi. İkinci yarıdaki Ozan-Volkan değişikliğinin nedeni bu sorunu çözmekti, ama pek işe yaradığını söylemek mümkün değil. Oyunculara haksızlık etmek istemem. Koştular, mücadele ettiler, topla kat etmeye çalıştılar ama sorun neyi, nasıl oynayacaklarını bilemiyor olmalarıydı.
Onun için ilk yarı bittiğinde Osmanlıspor’un biri direkten dönen üç önemli pozisyonuna karşılık, Karcemarskas’ın mükemmel bir refleksle kurtardığı tek pozisyon bulabildiler.
YETENEK SIKINTISI
Fenerbahçe’nin orta sahası defansif olarak güçlü, dayanıklı ama iş topu ileriye göndermeye gelince bir yetenek sıkıntısının ortaya çıktığı da gerçek. Bunu kendileri de bildikleri için olsa gerek topla kat ederek rakip ceza sahasına girmeye çalışıyorlar ama o da ikili, bazen üçlü sıkıştırmayla karşılaşıyor ve top rakipte kalıyor. Sonra hep birlikte çılgın bir geri koşu başlıyor.
İstatistiklere bakarsanız topa daha çok sahip oluyorlar ama bu aynı sakız çiğnemek gibi bir durum, çiğniyorsun çiğniyorsun ortada yutacak bir şey yok! Fenerbahçe uzatmada Mehmet Topal’ın golüyle maçı kazandı ama aslına bakarsanız bu maçtan bir puan çıkarabilmiş olması daha güçlü bir olasılıktı. Deyim yerindeyse atamayana attılar, işi bitirdiler.
SON 24 SAATTE NE OLDU? - HÜRRİYET TV
Paylaş