Haftanın en iyisi ‘bizden’

Şimdiki Zaman
Yönetmen: Belmin Söylemez
2012/Türkiye

Ödüllü kısaları ve belgeselleriyle tanıdığımız Belmin Söylemez’in senaryosunu Haşmet Topaloğlu’yla birlikte yazdığı filmi “Şimdiki Zaman”, uzun bir festivaller yolculuğunun ardından nihayet gösterimde. Hayatta mücadele etmek yerine Amerika’ya gitmeyi ve her şeye sıfırdan başlamayı aklına koyan 28 yaşındaki Mina’nın para kazanmak için fal kafede çalışmaya başlamasının ardından yaşadıklarını anlatan film, Sanem Öge’nin oyunculuğu ve samimi hikayesiyle etkiliyor. Yılın en iyi yerli yapımlarından biri olan “Şimdiki Zaman”ı, hazır gösterime girmeyi başarmışken mutlaka gidin izleyin.

Hayallerin büyüttüğü çocuklar

Bir Hayalimiz Vardı
Ginger&Rosa
Yönetmen: Sally Potter
2012/İngiltere-Danimarka/90’

İlk filmi “Orlando”dan beri denemelere açık sinemasıyla belli bir hayran kitlesi edinen İngiliz kadın yönetmen Sally Potter’ın yönettiği “Bir Hayalimiz Vardı”, yönetmenin belki de en direkt ve kolay anlaşılır filmi diyebiliriz. Devrimin ve isyanın yeni düşünceleriyle kıpır kıpır olan 1960’lar Londra’sında çocukluktan arkadaş iki genç kızın birlikte ama farklı büyüme deneyimlerini anlatan film, görüntüleri ve anlatımıyla haftanın öne çıkan filmlerinden. “Somewhere”, “Super 8” gibi filmlerde de dikkatimizi çeken Elle Fanning’in ödüllü oyunculuğuna özellikle dikkat!

Zombi polisler

R. I. P. D. Ölümsüz Polisler
R. I. P. D.
Yönetmen: Robert Schwentke
2013/ABD/96’

“Flightplan/Uçuş Planı”, “Red” gibi aksiyonlarıyla tanıdığımız Robert Schwentke’nin çizgi romandan uyarladığı film, öldükten sonra göreve yukarıdan devam eden polisleri anlatan fantastik aksiyon. Zombi polislerimizin görevi ise diğer tarafa gitmeyi reddeden, giderek daha zararlı hale gelen yaratıkları etkisiz hale getirmek. Amerika’da oldukça kötü eleştiriler alan ve gişede de hüsrana uğrayan filmin tek artısı usta aktör Jeff Bridges.

Büyüleyici bir sinema deneyimi

Samsara
Yönetmen: Ron Fricke
2011/ABD/102’

Yirmi yıl önce izleyen herkesi büyüleyen, dahası o güne dek izlediğimiz hiçbir şeye benzemeyen “Baraka”nın yaratıcıları Ron Fricke ve Mark Magidson’ın yeniden bir arada. İkilinin beş yıla yayılan bir sabırla çektikleri ikinci filmleri “Samsara” da “Baraka”nın etkisini taşıyan, seyirciyi ruhani bir yolculuğa çıkaran eşsiz bir sinema deneyimi. Sanskritçede doğanın sonsuz döngüsü anlamına gelen samsara kelimesini kendine ad seçen film, doğum, ölüm, yaşam ve reenkarnasyonu konu ediniyor. Büyülenmek ve uzaklara gitmek (ya da tam tersi içinize dönmek) istiyorsanız kaçırmayın.

Riddick yaşıyor!

Riddick
Yönetmen: David Twohy
2013/ABD-İngiltere/119’

2000’de yönettiği ilk Riddick filmi “Pitch Black/Derin Karanlık”la olumlu eleştiriler alan, dört yıl sonra ikincisi “The Chronicles of Riddick/Riddick Günlükleri”yle seriye devam eden David Twohy, antikahraman Riddick’i hayata yeniden geri döndürüyor. Vin Diesel’i bir kez daha başrolde izleyeceğimiz filmde, Riddick kendini güneşin kavurduğu bir gezegende ölüme terk edilmiş, yırtıcı bir uzaylı türüyle karşı karşıya bulur. Bir yandan yaşamak için mücadele ederken bir yandan da yakalayıp ödül almak için gezegene gelen paralı askerlere karşı koymaya çalışmaktadır. Amerika’yla aynı gün gösterime girecek filmi Riddick hayranları kaçırmayacaktır.

Merak öldürür

Şeytan Geçidi
Devil’s Pass
Yönetmen: Renny Harlin
2012/Amerika, Rusya/100’

Haftanın tek korku seçeneği “Şeytan Geçidi”, 1959 yılında Ural dağlarına kamp yapmaya giden 9 deneyimli Rus dağcının son derece tuhaf ölümlerinin gerisinde yatanları araştırmak için aynı geçide giden bir grup Amerikalı gencin başından geçenleri anlatıyor.