Beren ve Kenan’ın sesiyle Minyonlar

Minyonlar
Minions
Yönetmen: Pierre Coffin, Kyle Balda
2015/ABD/91’

“Çılgın Hırsız” serisinin çok sevilen karakterleri Minyonlar, kendi filmleriyle aramızda. Tek hücreli sarı organizmalar olarak doğan ve efendilerin en kötücül olanına hizmet eden Minyonlar, hizmet edecekleri kimse kalmayınca ne yapacaklarını şaşırırlar. Ama Kevin adlı minyonun bir planı vardır. Genç asi Stuart ve sevimli minik Bob ile birlikte kardeşlerinin izinden gideceği kötü bir patron bulmak üzere işe koyulacaklardır. Türkiye’de Beren Saat ve Kenan Doğulu’nun seslendirdiği film, zekâ düzeyiyle sinirleri zorluyor, aman dikkat!

Daario Naharis’ten yeni Frank Martin

Taşıyıcı: Son Hız
The Transporter: Refueled
Yönetmen: Camille Delamarre
2015/Fransa-Çin/96’

2002’de Jason Statham’ın hayat verdiği Frank Martin, yıllar sonra geri dönüyor. Bu kez rol, Game of Thrones’un Daario Naharis’i Ed Skrein’e emanet. Filmde kahramanımız Fransa’nın güneyinde sakin bir hayat sürmektedir. Sadece bazı çok gizli teslimatlarla ilgilenen Frank, son teslimatında sorun yaşayacak, onu ziyarete gelmiş babasının Rus mafyası tarafından kaçırıldığını öğrenecektir. Aksiyon konusunda “Görevimiz Tehlike” ya da Bond serisiyle yarışamasa da türün tutkunlarının ilgisini illâ ki çekecektir.

Bir hacker’ın günlüğü

Ben Kimim?
Who am I
Yönetmen: Baran bo Odar
2014/Almanya/102’

Almanya’dan gelen bu hızlı film, dünyanın en çok aranan hacker’ı, 25 yaşındaki bilgisayar dehası Benjamin’in hikâyesini anlatıyor. Karizmatik hacker Max’in dikkatini çeken ve onun Clay adlı hacker grubuna katılan Benjamin, bir süre sonra kendini tehlikeli olayların içinde bulur. Bir yanda Alman Gizli Servisi onun peşine düşerken, bir yandan da onları rakip gören karanlık bir hacker grubundan kaçmaya çalışırlar. Kurgusu ve dinmeyen gerilimiyle temposunu düşürmeden yol alan film, haftanın en iyi seçeneklerinden.

Gençler tehlikeli sularda yüzüyor

Şeytanın Gecesi
Exeter
Yönetmen: Marcus Nispel
2015/ABD/91’

Müzik videolarından 2003’te çektiği “Teksas Katliamı” ile sinemaya geçiş yapan Marcus Nispel, korku kariyerini vasat filmlerle sürdürmeye devam ediyor. Bir grup genç, terkedilmiş bir akıl hastanesinde şehirden ve polislerden uzak bir parti düzenler. Gece boyunca her şey yolunda gider fakat sabaha karşı eğlenmek için ruh çağırma seansı düzenleyen grup başına büyük bir bela alır. Gizemli bir güç, içlerinden birinin vücudunu ele geçirir ve kolay kolay bir yere gitmeye niyeti yoktur. Türün iflah olmazlarına…