Pandomim günleri

Dünyayı yönettiğini, güvenliğini sağladığını iddia eden ABD’de yaşananlar demokrasiyle ilgili alarm zillerini de çaldırıyor...

Amerika’daki entelektüeller diyor ki:

- Dünyaya demokrasi ihraç eden Amerika’da demokrasi kalmamış!

*

Kişilerin seçme ve seçilme hakkı gittikçe seçilenleri engelleme noktasına taşınıyor...

Cumhuriyetçi partinin büyük bir yara aldığını belirten uzmanlar, ikili parti sisteminin değişebileceğini ve sistemin yeni bir parti kurmaya müsait olduğunu vurguluyor...

Trump’ın hukuken yalnız kaldığını savunan analistler ise hukukun üstünlüğünün ülkede devam ettiğine ve Trump’ın büyük ihtimalle yargılanacağına dikkat çekiyor...

*

Trump’ın yargılanması halinde öfkeli taraftarların konsolidasyonunu güçlendireceği ve yeni bir kaosa neden olacağı konusunda ilgili kurumları uyaran uzmanlar, Trump’ın bu gerekçeyle yargılanamayabileceğinin de altını çiziyor...

Çarşamba günü Kış Rüzgârları başlıklı yazımızda Le Monde gazetesinden Serge Halimi’nin  ‘Bir sonraki düşman kim olacak?’ başlıklı yazısından ve Biden ile ilgili analizinden  bahsetmiştik...

Halimi’nin ABD’nin içerideki sorunlarını dışarıda yeni bir düşman arayışıyla susturabileceğine dair endişelerinden de...

*

ABD’deki uzmanlar Halimi’nin görüşlerine hak verircesine Biden ve ekibinin iç birliği sağlamak için büyük bir beka meselesini ortaya atabileceğini ve büyük düşmanı gündeme getirebileceğini söylüyor...

Bunun da Rusya ve Çin olabileceğini ileri sürüyor...

*

Bu görüşlere karşılık bazı uzmanlar ise yeni ABD hükümetinin, iç karışıklıklarla uğraşmaktan başını kaldırmayabileceğine, dış politikanın zaafa uğrayabileceğine dikkat çekiyor...

Ve yeni büyük düşman arayışlarının yanlış bir yola sapmaktan öteye gidilemeyeceğini ifade ediyor...

Trump taraftarlarının ciddiye alınacak kadar fazla olduğunu hatırlatan uzmanlar, bu gösterilerin ve taşkınlıkların da öyle bıçak gibi kısa sürede kesileceğinden umutsuz...

Daha büyük kaos günlerinin gelebileceği uyarısında bulunuyor...

*

Farklı kılıklara giren Cumhuriyetçi seçmenlerin kongre baskınını tiyatronun evrensel dili olarak bilinen pandomim sanatıyla sahneye konulan bir oyun gibi dünya izledi...

Başkanlığa seçilen Joe Biden, kongrenin basılmasından Trump’ı sorumlu tutuyor...

Ve Cumhuriyetçi seçmenlerden oluşan göstericileri ise “yerli terörist” ilan ediyor...

Trump yaşanan olaylardan dolayı çekinerek bir adım geri adım etmiş olsa da yapılan bir ankete göre Cumhuriyetçi seçmenlerin yüzde 68’inin kongre baskınını demokrasi için bir tehdit olarak görmüyor oluşları da bize daha büyük tehlikenin hâlâ kapıda beklediğini gösteriyor...

*

Yunan efsanelerinde içinde bütün kötülükleri taşıdığına inanılan Pandora’nın kutusu sanki dünyanın her gün farklı bir yerinde açılıyor gibi...

Ve nerede açılıyorsa gün ışığına çıkmamış ve yenilenmiş kötülüklere tanık oluyoruz...

Çoğu zaman da aynı kötülüklerin tekrarını yaşıyor gibiyiz...

Daha ne kadar açılmamış Pandora kutusu bir yerlerde gizli?

Bilmiyoruz...

Lakin, her defasında bu ‘son kutu’ olsun diyoruz ama kutuların sonu bir türlü gelmiyor...

*

Devleti yönetmenin halkın bir emaneti olduğunu, demokrasilerde kazanmak gibi kaybetmenin de var olduğu gerçeğini kabul etmek gerekiyor...

Ne hikmetse kimsenin aklına kaybetmek hiç gelmiyor...

Kendi kaderini ülkenin, devletin, milletin ve hatta dünyanın kaderiyle aynı tutanlar, dünyayı derin bir uçurumun eşiğine getirebileceklerini hiç düşünmüyor...