Beş boğa

Avrupa medyasında ise çok farklı bir şey yok.

Almanya’da bazı gazeteciler işsizlik parası almaya başlamış...

Ve bazı medya şirketlerinin personel çıkarmak yerine kısa çalışma önerisinde bulunduklarını da Garbis Keşişoğlu’nun yazılarından öğreniyoruz...

*

Almanya’da kısa çalışma ücretlerinin büyük bir kısmını devletin aylarca üstlendiğini yazan Keşişoğlu:

Haftalık Der Spiegel dergisi, 10 milyon Euro tasarruf hedefiyle kısa çalışma dönemine girdi ve ayrıca personeli erken emekliliğe yönlendiriyor.

İtalya’da gazetelerin sadece sokaklarda satılması ve abone sisteminin bulunmaması büyük problem oluşturdu.

Almanya’nın Bild ve Die Welt gazeteleri yakın teması önlemek için tüm çalışanları evden çalışmaya yönlendirdi.

*

Roma’daki La Repubblica’nın dükkânlar kapanırken gazete satış noktalarının açık tutulması ve dijital edisyon için kampanya başlattığına dikkat çeken Garbis Keşişoğlu diyor ki:

La Repubblica, İtalya için rekora imza atıp kayıtlı dijital abone sayısını 110 bine ulaştırdı.

Salgından önce günde 3 milyon 400 bin kişi bu gazetenin sayfalarını ziyaret ederken şimdi 8 milyona ulaştı.

*

İtalya’da gazetelere verilen reklamlar için vergi indirimi sağlanıyor.

Danimarka 25 milyon Euro’luk bir fonla, mahalli gazetelerin gelir kaybına katkıda bulunmak istiyor.

Fransa, Litvanya ve İskandinav ülkelerinin bir süreden beri basını sübvanse eden programları uyguladığını yazan Keşişoğlu:

İnsanlar evde, ekonomi zorda, doğru haber serum gibi.

*

“Yalan haberlere açık sosyal medyanın, geleneksel medyanın yerini hiçbir zaman tutamayacağı her gün yeni örneklerle kanıtlanıyor” diyen Keşişoğlu:

Facebook ve Twitter gibi teknoloji devlerinin de maksatlı haberlere set çekecek filtre sistemini hayata geçirmesi, ertelenemez bir ihtiyaç olarak ortaya çıkıyor.

Korona sonrası, manipülasyon virüsünün de yok olduğu, iyi gazeteciliğin değer kazanacağı tertemiz bir ortam olmalı...

Unutmayalım ki doğru haber, insanlar için bağışıklık sistemi kadar önemli.

*

Tokyo Olimpiyatları’nın ileri bir tarihe bırakılmasının tartışılmasının Amerikan medyası için ölümcül bir darbe olacağını yazan Keşişoğlu:

Medya, uçak şirketlerindeki uçuş iptalleri nedeniyle geniş ölçüde reklam kaybına uğrayacak.

The New York Times’ın virüsün çalışanlar arasında yayılmasını önleyebilmek için herkesi evinden çalışmaya yönlendirdiğini yazan Keşişoğlu, muhabirlerden seyahatten kaçınmalarını ve bunun yerine telekonferans ile haberlerini hazırlamalarını istediğini belirtiyor...

*

Washington Post’un da muhabir ve yazarlarını evden çalışmaya yönlendirdiğini; Kanada’da yayınlanan Globe and Mail, Amerika’da Wall Street Journal, McClatchy grubu gazeteleri, Bloomberg ajansı, The Atlantic dergisinin korona ile ilgili haberlere dijital ortamda ödeme yapılmadan ulaşılmasını sağladıklarını vurgulayan Keşişoğlu:

İngiltere’de de durum pek farklı değil. Murdoch’un The Times’ı gazetecileri evden çalışmaya gönderirken, görevleri gereği bunu yapamayacak personel için büroları dezenfekte ettiriyor.

The Financial Times, The Independent ve TV haber kanalı Sky News muhabirleri ve yazarları da evden çalışıyor. Gazete yönetimleri, işlerini evden yapmaları için muhabirleri ilave tablet ve monitörler ile destekliyor.

*

İtalya’daki Corriere della Sera ile spor gazetesi La Gazzetta dello Sport’u yayınlayan en büyük medya grubu RCS Media’nın kâğıt baskı yerine dijital gazeteyi basıp dağıtma yoluna gittiğini belirten Keşişoğlu, “Zaten ağır yaralı olan medya, bir de virüs etkisiyle gelirlerin azalması sorunuyla nasıl başa çıkacak?” sorusunu soruyor...

*

“Beş boğa” diye nitelenen teknoloji devlerinin (Google’un dahil olduğu Alphabet, Apple, Facebook, Microsoft ve Amazon) bu konuda medya ile işbirliği yaparak reklam gelirlerini paylaşması gerektiğini vurgulayan Keşişoğlu diyor ki:

Unutulmasın: Sonuçta medya onların da haber kaynağı!

*

ABD, Avrupa, Çin medyasının bulduğu çözümler farklı değil...

Dostumuz Garbis Keşişoğlu’nun analizlerine katılıyor ve tek gelir kaynağı reklam ve abone satışları olan medyanın artık “beş boğa” ile hesaplaşma zamanı olduğuna inanıyoruz...