Paylaş
‘Bahane tanımayan egzersiz’i deneyin
Kim bilir kaç defa “Spor yapmak istiyorum ama kireçlenmem yüzünden yapamıyorum” demişsinizdir. Artık bahanelere yer yok! Ağrınız varken egzersiz yapmadan önce doktorunuza bir görünmek doğru olacaktır (özellikle de yakın zamanda bir incinme yaşadıysanız) ancak bu durum kendi başına, hareketsiz bir yaşam sürmenize sebep olmamalıdır. Gerçek şu ki, rahatsızlığınızın hafiflemesi için ihtiyaç duyduğunuz şey, aktif bir yaşam sürmek olabilir.
Yüzme ve su aerobiği
Ağrınızı kızıştırmadan kardiyo yapmanın en kolay yollarından biri yüzme ve su aerobiğidir. Suyun kaldırma kuvveti eklemlerinize binen yükü önemli ölçüde hafifletir. Belinize kadar suya girdiğinizde eklemleriniz vücut ağırlığınızın yüzde 50’sini çeker, boynunuza kadar girdiğinizde ise sadece yüzde 10’unu! Daha da iyisi; yüzme tüm vücudu çalıştıran bir aktivite olduğundan tüm bedeni kuvvetlendirir, uzuvlarınıza giden kan akışını hızlandırır.
Eliptik egzersiz
Koşmak harika bir egzersizdir ancak diz, bilek ve ayaklarınıza baskı uygulayabilir. Onun yerine, size koşu kadar iyi egzersiz yaptırabilecek eliptik egzersiz aletini deneyin. Eliptik bazı kişilere daha kolay gelebilir, bunun en büyük nedeni darbe eksikliğine bağlı yanılgıdır. Ayaklarınız pedaldan inmediği için hem hızlanan kalp ritminizle aerobiğin etkilerinden faydalanır hem de çok daha az eklem darbesiyle kalori yakarsınız.
Kuvvet antrenmanı
Kulağa mantığa aykırı gibi geliyor olabilir ancak her türlü kuvvet antrenmanı ağrı seviyenizi azaltmanın harika bir yoludur. Egzersiz yaptığınız zaman eklemlerinizi çevreleyen kaslarınızı kuvvetlendirerek sabitlenmelerine yardımcı olur ve eklem kayganlığını desteklemiş olursunuz. Bu da hissedilen rahatsızlığı azaltır ve hareket açıklığını artırır. Bu konuda yapılan bir araştırma, düzenli ağırlık çalışmalarının ağrıyı yüzde 43’e kadar düşürebileceğini, bunu yaparken de kemik yoğunluğunu artırıp kalp hastalığı riskini azaltabileceğini gösterdi.
Beslenmenizi düzeltin
Sürekli ağrıdan şikâyetçiyseniz beslenme tarzınızı değiştirmeyi düşünmelisiniz. Meyve-sebze, çiğ kuruyemiş, baklagiller gibi lif zengini besinler ve Omega-3 yağ asitleri tüketmek (somon gibi balıklarda bulunur) beyninize antienflamatuar mesajlar gönderirken metabolizmanızı da hızlandırır ve insülininizin sabit kalmasına yardımcı olur. Yani ağrınızı azaltmakla kalmaz, aynı zamanda vücudunuza aktif kalması için enerji sağlar.
Bol su için
Ağrılarınız yalnızca yediklerinizden değil, ne kadar su içtiğinizden de etkilenir. H2O vücudun yeteri kadar kan pompalaması ve kasların atıkları temizlemesi için gerekli bir öğedir. Ayrıca yeterli su içmek, deri ve eklem kayganlığını artırarak, sisteminizin iyi yağlanmış bir makine gibi çalışmasına da yardımcı olur. Ölçmesi kolay; idrarınız berraksa yeteri kadar, rengi koyuysa olması gerekenden daha az miktarda su içiyorsunuz demektir.
Paylaş