Paylaş
1. Sizi en iyi tanımlayan cümleyi seçiniz:
a. Usandığımda, tek başımayken, sinirlendiğimde veya sıkıldığımda yemek yerim.
b. Bazı yemeklerin kokusu veya görüntüsü aklımı başımdan alıyor.
c. Karnım aç olsa da olmasa da tabağım boşalana kadar yerim.
2. Sizi en iyi tanımlayan cümleyi seçiniz:
a. Duygularımı bastırmak için yemek yerim.
b. Bir kez yemeye başladım mı kendimi durdurmakta güçlük çekiyorum.
c. Her gün belirli saatlerde yemek yerim.
3. Sizi en iyi tanımlayan cümleyi seçiniz:
a. Mutsuz zamanlarımda sağlıksız abur cuburlara yöneliyorum.
b. Bazı yemekleri yedikten (hatta kokladıktan) sonra sesli bir şekilde inlediğim oluyor.
c. Bir başkası yemem için ısrar ettiği sürece (örneğin eş veya arkadaş) hiçbir zaman karşı koymam.
4. Sizi en iyi tanımlayan cümleyi seçiniz:
a. Kendimi yiyeceklerle yatıştırdığım oluyor.
b. En sevdiğim yemeğin görüntüsü bile beni acıktırmak için yeterli.
c. Evde küçüklüğümden beri yemekler belirli saatlerde yeniliyor.
Sonuçlar
En fazla işaretlediğiniz seçenek A ise duygusal açlık tipisiniz: Açlığınızla alakası olmayan nedenlerden dolayı yemek yediğiniz ve yiyecekleri asıl görevleri olmayan, kendinizi yatıştırmak, sakinleşmek veya duygularınızı bastırmak gibi şeyler için kullandığınızdan, yemek yemenizi düzene sokmada problem yaşıyorsunuz. Bir dahaki sefere kendinizi stresle başa çıkmak gibi nedenlerden dolayı sağlıksız abur cuburlara yönelirken bulduğunuzda, egzersiz yapmak, bir şeyler okumak veya bir arkadaşınızı aramak gibi uğraşlarla dikkatinizi başka yöne çekmeye çalışın.
En fazla işaretlediğiniz seçenek B ise duyusal açlık tipisiniz: Duyularınız harekete geçtiğinde yemek yiyorsunuz. Örneğin, genelde insanları brokoli cezbetmezken, hamburger gibi daha çekici kokulara sahip bazı yiyecekler aklınızı başınızdan alabilir. Bir dahaki sefere sağlıksız bir yiyeceğin kokusu iştahınızı kabarttığında başka bir kokuyla dikkatinizi dağıtmaya çalışın. Yapılan araştırmalar, koklamak üzere yanınızda küçük bir şişe greyfurt yağı taşımanın açlık krizlerini başka tarafa yönlendirmeye yardımcı olabileceğini gösteriyor.
En fazla işaretlediğiniz seçenek C ise alışılmış açlık tipisiniz: Acıktığınız ve yemek yemeye ihtiyacınız olduğu için değil, yemek zamanı geldiği için yemek yiyorsunuz. Bu açlık tipinin oluşturduğu risk, kendi açlığınızı (veya tokluğunuzu) fark edebilme yetinizin kendi dışınızdaki farklı etmenler tarafından yönlendiriliyor olması. Yemek sofrasına her gün belirli bir saatte oturma gibi alışkanlıklar, ihtiyacınız olmadığında bile fazladan kalori almanıza neden oluyor. Birkaç gün boyunca saatsiz bir şekilde yemek yemeye çalışın, vücudunuzu dinleyin ve başkalarının dediğine veya programladığınız zamana göre yemek yerine, vücudunuz ne zaman yemek isterse o zaman yemek yemeye çalışın. Birkaç gün bu denemelerinizi gözlemleyin ve daha az yemeye başlayıp başlamadığınızı görün.
Kaliteli bir uyku için bütün mavi ışıkları kapatın
Birçok insan uyku problemi çekiyor. Sabahları yorgun bir şekilde uyanmak sadece ruh halinizi ve iş performansınızı olumsuz yönde etkilemekle kalmaz, yetersiz uyku aynı zamanda yaşam süresinde azalma gibi ciddi sağlık problemlerine de yol açabilir
Odanızdaki mavi ışıkları ortadan kaldırın: Uykusuzluk, modern hayatın ufak ayrıntılarıyla beslenir. Televizyondan, bilgisayardan, cep telefonunuzdan ve hatta başucu sehpanızda duran dijital saatten yayılan ışık gibi…
Uykuya dalmanızı güçleştiren kısmıysa bu yayılan ışıkların maviliği…
Mavi renk, uyku hormonu olan melatonin hormonunun salgılanmasını önler. Eğer gece uyurken ışığa ihtiyaç duyuyorsanız turuncu ışık kullanın. Turuncu ışık, içinde mavi olmayan tek renktir. Gece lambanıza turuncu ışık veren bir ampul takın.
Uyku öncesi ninni: Uyku konusunda işini bilenler, doğru seslerle sakinleşip uykuya dalarlar. Özellikle dışarıdan gelen seslere uyanıyorsanız, özel üretilmiş ses makineleri uyumanız konusunda harikalar yaratabilir. Dalga veya yağmur sesi gibi seçenekleri olan uyku için tasarlanmış ses üretici makineleri deneyin. Bu makineyi almak yerine akıllı telefonunuza bu dinlendirici sesleri çıkarabilen uygulamalar yükleyebilirsiniz.
Yatak kontrolü yapın: Ev tozu akarları denilen ‘mayt’lar (yatak bitleri) yatak takımınızda milyonlarca bulunan mikroskobik böceklerdir. İnsanların deri döküntüleriyle beslenirler, astım ve diğer alerjileri tetikleyen en büyük risk faktörleri arasında sayılırlar. Yatak ne kadar eskiyse mayt’ların istilasına uğramış olma ihtimali o kadar yüksektir. Eğer yatağınız beş-yedi yıldan daha eskiyse, yenileme zamanı gelmiş olabilir. Eğer yatağınız bu süreden daha yeni bir zamanda alındıysa mite önleyici çarşaflar alın.
Dakik olun: Biyolojik saatiniz yani vücudunuz kendini değiştirmesi çok zor bir şekilde ayarlar, bu yüzden uyku saatlerinizi iyi ayarlamanız gerek. Her gün aynı saatte yatağa girin ve sabahları ertele tuşuna basmaya alışıksanız, bir dijital saat edinin. Önceden de belirttiğim gibi mavi ışık uyumanıza engel olur. Sabahları 15 dakika boyunca açık tutacağınız mavi ışık uyku düzeninizi yenilemeye yardımcı olarak, geceleri uykuya dalmanızı kolaylaştırır. Eğer her gece aynı saatte yatağa girmekte zorlanıyorsanız, uyku vaktinizi hatırlatması üzere geceleri alarm kurabilirsiniz.
Akıllı atıştırmalıklar: Aç karnına uyumak yalnızca uykuya dalmanızı zorlaştırmakla kalmaz aynı zamanda uyku döngünüzün derinliğini ve düzenini de etkiler. Uyumadan yarım saat önce az miktarda yiyeceğiniz şekersiz badem ezmesi daha derin ve kaliteli bir uyku uyumanıza yardımcı olabilir. Glisemik indeksi düşük bu besin kan şekerinizin birden inmesini veya çıkmasını önler. Ben, potasyum ve magnezyum zengini muzla karıştırıp yemeyi seviyorum. Bu ikili, kaslarımın rahatlamasına yardımcı oluyor ve daha dinlendirici bir uyku moduna geçmemi sağlıyor.
Gerekli olan uyku süresi ve kalitesine ulaşın: Uykunuzu nitelik ve nicelik bakımından takip etmeniz çok önemlidir. Yani ne kadar süre ve ne kadar iyi uyuduğunuzu gözlemlemelisiniz. Eğer yazmayı ve kendiniz hesaplamayı sevmiyorsanız bunu sizin yerinize yapması için bir uyku uygulaması indirebilirsiniz. Bu, kendi uyku araştırmanızı kendi evinizde yapmak gibi bir şey. Ayrıca, kullanması telefonunuz kadar basit olan aletler de uykunuz hakkında bilgi kaydedip doktorunuzla konuşabileceğiniz sorunlara işaret edebilirler.
‘The Dr. Oz Show’ hafta içi her gün Digitürk Home TV’de saat 13.30 ve 19.00’da yayımlanıyor.
Paylaş