İki boyutlu şehir gezmeleri

Bir yerden bir yere gitmek zor, zaten gidilecek pek bir yer de kalmadı artık. Böyle olunca İstanbul’da yaşamanın anlamlı yanları bir bir ortadan kalkmış oluyor. Şehirle bağımı koparmamanın yollarını internette gezerek arıyorum. Sosyalleşme adına bir randıman alınsa da aynı tadı vermiyor tabii...

Haberin Devamı

İki boyutlu şehir gezmeleri
"Maskeyi kolunuza takmayın, nefes alıp verme işini kolunuz yapmıyor.”

“Hayır efendim açık havada maske takmanın bir mantığı yok, üstelik daha az oksijen alıyoruz, o daha tehlikeli.”

Bu maske kavgaları beni sıktı. Şöyle bir sıkıntım daha var: Benim açımdan şehirde yaşamanın mantığı; terazinin bir tarafında trafikten ekonomik meselelere kadar geniş bir skalada uzanan çektiğimiz çileler varken, diğer tarafında şehrin bize sunduğu nimetlerin yer alması. Nimetten kastım da işte büyük sporcuları kanlı canlı izleyebilmek; festivallerde aynı şekilde dünya çapında ünlü sanatçıları görme şansını yakalamak; konser, tiyatro, sinemaya gidebilmek gibi şeyler...

Haberin Devamı

Ama şimdi maskeyi taksan da takmasan da şehirde hareket etmek zor. Bu saydıklarım zaten yok. Böyle olunca şehirde yaşamak anlamsızlaşıyor. Bu anlamsızlığı bir nebze olsun azaltmak ve yaşadığım şehirle bağlarımı biraz güçlendirmek için çevrimiçi gezmeye başladım. Street View’da sevdiğim yerleri geziyorum.

Yalnız şöyle bir sorun oluyor, koyduğumu yerinde bulamıyorum. Oturduğum bütün binalar yıkılmış. Halbusi “Buralar eskiden komple dutluktu, liseliler hatırlamaz” diyecek kadar da yaşlanmış hissetmiyorum kendimi.

Çocukluğumun geçtiği sokağı geziyorum, tanıyan beri gelsin. “Aktüel mahallemde bir gezintiye çıkayım bari” diyorum. Bu oldukça verimli geçiyor. Hatta bir sokakta arkadaşım Ercan’ı çocuğuyla yürürken bile yakalıyorum fotolarda. Hemen ekran görüntüsü alıp atıyorum kendisine “Yalnız masken yok bebeğim, oluyor mu böyle” diyerekten. O da “Oğlum o fotolar pandemi öncesinden, şu ortamda foto çekmekle mi uğraşacak adamlar” diyor. Bu küçük yazılı atışmayla bir sosyalleşme deneyimi bile yaşamayı başardım işte. Sağ olasın Street View.

Elim değmişken aramızdan ayrıldığından beri Taksim’e, gitmeyi reddettiğim AKM’nin tarafına da bir bakayım diyorum. Yok, burada da sadece boş arsa ve vinç var. Ercan haklı, online gezinti offline gezintinin epey gerisinden geliyor.

Haberin Devamı

Şöyle bir sahil havası alasım var ama oralara foto arabası girmediğinden görüntü yok. Halbuki 40 yılın başı e-scooter terörüne saydırma ihtiyacı duymadan bir tur atma şansını bulacaktım.

İstanbul’u internetten izlemek en güzeli

En temizi BBC’nin ve TRT’nin eski İstanbul görüntülerine düşmek. Valla bu İstanbul, çoğu açıdan yeni İstanbul’dan iyi. Yalnız bu şekilde dolanarak pek çok şey çözülüyor da etkinlik işi çözülemiyor. Üstelik madem İstanbul’u internetten seyretmek seyretmelerin en güzeli, bunu pekâlâ gidip başka bir yerde de yapabilirim.

Bütün sekmeleri kapatıp emlak sitelerine giriyor ve güneyde bir arsa falan alabilir miyim diye bakıyorum. Alamıyormuşum meğer, kurdu, ekonomiydi bilmem neydi derken uçmuş her şey. “İnternette güzel arsa videoları izleyebileceğim bir yer var mı acaba?” sorusuyla kafam bulanmış olarak TRT arşive geri dönüyorum kös kös.

Yazarın Tüm Yazıları