Sizce, DavutoÄŸlu iyi bir tamirci mi?

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, yılın bir muhasebesini yaptı ve Türkiye'yi nereye götürmek istediğini anlattı. Eleştirileri yanıtladı. Kimi zaman kızgın, kimi zaman kırgın, ancak kendinden emindi. 3.5 saat sonra Bakanımızı, ahşaplaşmış bu köşkün restorasyonu için kollarını sıvamış bir tamirciye benzettim.

Haberin Devamı

Restorasyon bir eseri yeniden elden geçirmek, eskimiş, yıpranmış veya zamanla yok olmuş bölümlerini yeniden düzeltmek için kullanılır.

          Â

Bunu yapan kişiye de Restoratör adı verilir.

          Â

Türkçe adı veya buna en yakın Türkçe kelime ise, Tamirci'dir. Tam anlatmasa da, ben Restoratör'ü Tamirci diye çevirdim.

          Â

Davutoğlu'nu geçen cumartesi günü -dışarıdaki nefis bir havayı feda etme pahasına- tam 3.5 saat dinledikten sonra da, Dışişleri Bakanımızın misyonunun Restorasyon, kendinin de Restoratör yani Tamirci olduğuna karar verdim.

          Â

Haberin Devamı

Davutoğlu Türk dış politikasının 4'üncü restorasyon dönemine girdiğini söyledi ve hedeflerini, yaklaşımını açıkladı. Doğrusunu söyleyeyim, eğer bir başka bakan, o güzelim hafta sonu gününde 3.5 saat bir otel salonuna sokkup neler yaptığını anlatmaya kalksa, herhalde aramızdan bazıları üstlerine mazot döküp yakmaya kalkabilirlerdi. Ancak ben hiç sıkılmadım. Ayrıca çok şey öğrendim.

          Â

Zaman zaman ters düşsek, Bakanın sert eleştirilerine muhatap olsam, kimi yaklaşımlarını benimsemesem dahi, hakkını vermemiz gerekir ki Davutoğlu, şimdiye kadar gelip geçmiş ve benim gördüğüm dışişleri bakanları arasında en farklısı, en derinliği olanı ve uygulamalarını tarihi ve felsefi bir geçmişe dayandıranıdır. Anektodlarla süslediği çok iyi bir anlatım yeteneğine sahip olduğu için de, konuşmaları ne kadar uzun olursa olsun, hem sıkmaz hem de bol bilgi verir.

          Â

Bizim için olduÄŸu gibi, uluslararası iliÅŸkiler dünyasında daÂDavutoÄŸlu, hemen hemen herkesin dikkatini çeken ilk DışiÅŸleri Bakanı oldu.

          Â

Gücünü, Başbakan Erdoğan'dan aldı. Aynı yere baktıkları için, lider adına hareket edebildi. Bu güçle, uzun zamandır dünyanın alıştığı politikaları izleyen, uysal Türkiye'yi değiştirdi.

Haberin Devamı

          Â

Bu nedenle de, kimilerinin  rahatını bozdu, kimilerini şaşırttı. Her şeye rağmen , farklı oldu.

          Â

Yaptığı (restorasyonun) veya tamirden kaynaklanan değişikliklerin sonuçlarını değerlendirebilmek için henüz vakit erken. Olumlu veya olumsuz diye bir yargıda bulunamayız. Bunu daha ilerde göreceğiz.

          Â

Peki , DavutoÄŸlu ne yapmak istiyor?

          Â

Hedefi nedir ?

 

*                               Â*                               Â*

 

4'üncü RESTORASYON DÖNEMİ NE DEMEK?

          Â

Davutoğlu, ülkenin içinde bulunduğu süreci, 4'üncü Restorasyon dönemi olarak adlandırdı.

          Â

Son derece de ilginç bir perspektif çizdi, tarih dersi verdi.

Haberin Devamı

          Â

Türkiye'nin, bugüne kadar geçirdiği eski restorasyonlara dikkat çekti.

 

          Â1- Osmanlıların en önemli restorasyonu Tanzimat döneminde yaÅŸanmıştır. Genel politikalar yeniden gözden geçirilmiÅŸ ve yeni bir yaklaşım geliÅŸtirilmiÅŸtir.

          Â2- Ardından Cumhuriyet dönemi gelmiÅŸtir. Batı ile yakınlaÅŸma, batılı deÄŸerlerin öne alınması ve yepyeni bir laik çizginin baÅŸlaması. Ä°slam ülkeleri, hatta Orta DoÄŸu ülkeleriyle araya mesafe konulmuÅŸtur.

          Â3- Türkiye'nin NATO'ya giriÅŸi, baÅŸka bir süreci baÅŸlatmıştır. SoÄŸuk savaÅŸ ve çok partili döneme girilmesiyle birlikte, bu defa güvenlik ağırlıklı bir restorasyona geçilmiÅŸtir.

          Â4- Ak Parti'nin iktidar olmasından itibaren de 4'üncü restorasyona girilmiÅŸtir.                                                                                                                                                                                                             Â                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 

Haberin Devamı

 

4'üncü restorasyonda neler değişiyor?

          ÂDavutoÄŸlu'na göre, Avrupa BirliÄŸi ağırlıklı, yani Demokrasi (özürlüklerin arttığı ve Ä°nsan Haklarının daha duyarlılık yarattığı) süreci. Bunların yanı sıra, dış politikaya yaklaşım da deÄŸiÅŸiyor.

 

*                               Â*                               Â*

 

HEDEF: GÖRÜNÜRLÜĞÜ ARTTIRMAK VE DÜZEN KURUCU OLMAK

          Â

Davutoğlu, son yıllardaki yaklaşımını ve 2011'de nasıl bir politika izleyeceğini, yani attığı adımların gerekçesini, 4'üncü Restorasyon Dönemi'nin dış politikaya yansımasını da anlattı.

          Â

Doğru bir noktaya da dikkat çekti: Dünya değişirken, Türkiye değişmeden kalamaz.

Haberin Devamı

          Â

DoÄŸrusu da budur.

Bunun Yeni Osmanlıcılık olmadığının altını ısrarla çizdi. Doğrusu, Bakanın bu konudaki duyarlılığını ve Yeni Osmanlıcılık nitelemelerine karşı böylesine direnç göstermesini anlayamamıştım.

          Â

"Neden bu kadar tepkilisiniz?" diye sordum.

          Â

"Bu söylentileri yayarak, Orta Doğu ve Balkanlarda yakınlaşmaya çalıştığımız, oysa Osmanlı döneminden acı anıları olan ülkeleri, bakın Osmanlılılar geri dönüyor, diyerek korkutuyorlar. Ben bunun için tepki gösteriyorum." yanıtını verdi.

          Â

Ben yine de, bu konuda Türkiye'nin bir kompleks duymasına gerek olmadığına inanıyorum.

          Â

Geçelim, Türk dış politikasının temel hedeflerine,

 

1-   ÂDikkat çeken, etkin, görüşü dikkate alınan, yeni bir düzen ve zayıfın, haklının yanında duran, küresel eÅŸitsizliklere direnen bir politika.

 

İran konusundaki yaklaşımını da, işte bu çerçevede görüyor. Nükleer silahsızlandırma inisiyatifini başlatmayı, en az gelişmiş ülkeler konferansı, Darfur'a yardım, Somali, Afganistan, Kongo toplantılarını örnek gösterdi.

 

          Â2- Bölgede, Düzen Kuran Ãœlke olmak. Çevremize kayıtsız kalmamak, aksine bölgedeki ülkelerle birlikte, sorunları çözen ülke konumunda bulunmak.

          Â

Orta Doğu ile sıklaşan temaslarını, arabuluculuk çalışmalarını da bu hedefin altında saydı.

          Â

Şimdi bu listeye bakıp, şu ana kadar neyin doğru gittiğine, nerede sonuç alınamadığına bakacak olursak, birçok olumlu veya olumsuzlukla karşılaşabiliriz.

          Â

Evet, Türkiye farklılaşıyor.

          Â

Türkiye, kendinden söz ettiriyor.

          Â

Ekseni yerinde kalıyor, ancak yaklaşımı değişiyor.

          Â

Bütün bu restorasyona genel bir karne notu vermek için, daha önce de dediğim gibi, biraz daha beklemek gerekecek.

Yazarın Tüm Yazıları