Otomobilde Anadolu büyük illerden daha hızlı büyüyor

Türkiye’de 2004 yılında toplam araç sayısı 10 milyonu henüz aşmıştı.

Haberin Devamı

İçinde otomobilden kamyona kadar çeşitli araçların bulunduğu taşıt parkı miktarı Mayıs ayında açıklanan rakamlara göre 13.4 milyona yaklaştı. Bu 4,5 yılda 4 milyona yakın artışı ifade ediyor. Trafikten düşülenler de dikkate alındığında, bu dönemde 4.5 milyonluk araç satışı anlamına geliyor.
Taşıt araçları içinde aslan payını doğal olarak otomobil alıyor. 2004 yılında 5.4 milyon civarında olan otomobil parkındaki araç sayısı 6 milyon 636 bine ulaştı. Bu yüzde 22.8 oranında bir artışı da ifade ediyor.

Anadolu hızlı büyüyor

/images/100/0x0/55ea9eecf018fbb8f88bf335Otomobil satışlarındaki bu hızlı büyümeden rakamsal olarak aslan payını büyük iller alıyor. Rakamlara baktığımızda, otomobil parkının yüzde 25,6’sını hala İstanbul oluşturuyor. Üç büyük ilin aldığı pay ise yüzde 45,9’u buluyor. Ancak, yeni rakamlar, 78 ilin performansının, 3 büyük ilden daha hızlı geliştiğini ortaya koyuyor.
Bunu 3 büyük ilin araç parkından aldığı payın yanı sıra, şirketlerden gelen bilgilerden de görmek mümkün… Birinci işaret, 2004 yılında 3 büyük ilin taşıt parkındaki payının yüzde 47’lerden gerileme göstermesi… mayıs ayı itibariyle yüzde 45.9’a gerileyen oranın, yıl sonunda yüzde 45’lere yaklaşacağı tahmin ediliyor.
İkinci işaret ise araç parkındaki büyüme hızı… Buradaki tablodan da öne çıktığı gibi, Anadolu’nun 78 ilinin büyümesi, 3 büyük ilin epey üzerinde seyrediyor. Üç büyük ilde büyüme yüzde 17,8, geri kalan 78 ilde ise yüzde 27.4 oranında gerçekleşmiş. Diğer tabloya baktığınızda ise bazı illerde artışın yüzde 60’lara ulaştığı görülüyor. Bir şirketin genel müdürü, ‘Anadolu’da büyük potansiyel var. İstikrar oturduğunda, artış daha da hızlanacak’ sözleriyle, bu trende dikkat çekiyor.

Haberin Devamı

KREDİ KARTINDA AİDAT DEVAM EDECEK

/images/100/0x0/55ea9eecf018fbb8f88bf337Kredi kartı aidatı konusunda okurların kafasındaki belirsizlikler devam ediyor. Yargıtay’ın aldığı son karar sonrasında gelen sorular, bunu açıkça ortaya koyuyor. Yanıtı aranan soru şu: ‘Artık bankalar, kredi kartları için aidat almaktan vazgeçecekler mi?’ Hatta, bazıları alınan aidatların geri ödeneceğini bile düşünüyor… Ama durum pek öyle değil.

Haberin Devamı

Önce yerel mahkemenin, ardından da Yargıtay’ın aldığı karar tam anlamıyla iyi anlatılamadı. ‘Artık aidat alınamayacak’ şeklinde bir kanaat oluştu. Ancak, kararın ayrıntılarını okuyunca, çok farklı bir yönde olduğunu anlıyoruz. Bunu Garanti Ödeme Sistemler Genel Müdürü Mehmet Sezgin’e de sordum. O ve diğer bankacılar da aynı görüştü…

Neden aidat devam edecek?

Mehmet Sezgin’e göre karar, kartı çıkaran kuruluş ile kart sahibi arasındaki sözleşmenin kurallarına uymaya yönelik… Özellikle de aşağıdaki konulara vurgu yapılıyor:

1. Sözleşme 12 punto ve koyu siyah harflerle düzenlenmiş olmalı.
2. Kart ücretine ilişkin bölüm boş bırakılmamalı ve sonradan doldurulmamalı.
3. Sözleşmenin koşulları tüketici ile birlikte müzakere edilmiş olmalı.

Haberin Devamı

Sezgin, bu koşulları sağlayan bankaların kredi kartlarından aidat almalarının, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından çıkarılan tebliğlerde açıkça belirtildiğine dikkat çekiyor. Dolayısıyla, en azından kendi bankasında kart aidat ücretinin devam edeceğini ekliyor.

Bildiği kadarıyla diğer büyük bankalarda da durum aynı… Eğer küçük bankalarda böyle bir atlama yapılmışsa, geçmişe yönelik geri ödeme gündeme gelebilir. Ancak, düzenleme Mehmet Sezgin’in söylediği gibiyse, o zaman herkes koşullara uyup, aidatı almaya da devam eder.

 
PİYASADA GERÇEKTEN KRİZ YOK MU?

Geçen hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklaması iş dünyasını ciddi şekilde şaşırttı. ‘Ne krizi yahu, 3 ayda 164 bin otomobil satıldı’ sözleri, bazı işadamlarını kızdırdı.

Haberin Devamı

Çünkü, çok sayıda sektörde sıkıntı yaşandığı, işin içindekiler tarafından sık sık dile getiriliyor. Geçen ay yazmıştım. Bazı bankacılar, ‘Hiç bu kadar kötü olmamıştık’ benzeri düşüncelerini dile getirmişlerdi. O nedenle Başbakan’ın açıklamasının etkileri büyük oldu.

Gıdada bile sorun varsa!

Türkiye’de gıda, ekonomik sıkıntılardan çok sınırlı etkilenir… Özellikle de süt ve sütlü ürünlerde ciddi küçülmeler yaşanmaz… Ancak, geçen hafta Danone Türkiye’nin genel müdürü Serpil Timuray’ı dinleyince, tablonun öyle olmadığını, dolayısıyla başbakan’ın açıklamasını düşündüm. Çünkü, Timuray, ‘İlk defa bu sektörde sıkıntı olduğunu görüyorum’ diyordu.

Serpil Timuray’ın verdiği bilgiye göre, sektörde ilk 5 ayda satışlar tonaj bazında yüzde 5, ciro bazında ise yüzde 13-14 düzeyinde arttı. Bunun önemli bölümü ise fiyat artışlarından kaynaklandı… Ancak, kötü haber, mayıs ayından sonra… Haziran ayında, bir önceki haziran ayına göre tonaj artışı yüzde 0.4 gibi çok düşük düzeyde gerçekleşti.

İçecek ve dondurma sıkıntılı

Haberin Devamı

Timuray ve diğer sektör yöneticilerinden aldığım bilgiye göre, gıda sektöründe, beklentilerin çok altında satışlar gerçekleşiyormuş. Özellikle de içecek ve dondurmada sıkıntı olduğu söyleniyor. Ancak, bunun daralma olmadığını da belirtmek gerekiyor. Sıkıntı, hedeflere, beklentilere ulaşamamaktan kaynaklanıyor. Serpil Timuray, ‘Çocuklara yönelik ürünlerde bile sorun olduğunu görüyoruz’ sözleriyle, tablonun önemine dikkat çekiyor.

 

Yazarın Tüm Yazıları