Londra’daki bankacılık etkinliğinde dikkatimi çeken 5 önemli gelişme

Geçen hafta bir günlüğüne Londra’daydım. Yapı Kredi Bankası’nın CEO’su Tayfun Bayazıt’la birlikte, onların özel bir günü için Çarşamba sabahı gidip, Perşembe sabahı döndük.

Haberin Devamı

Dönüş uçağında Bayazıt’ın elinde The Banker dergisinin verdiği ‘Türkiye’de Yılın Bankası’ ödülü vardı. Benim notlarım arasında ise dünyanın 150 ülkesinden bankacının katıldığı toplantıdan öne çıkan başlıklar vardı. Bankacılık dünyasındaki bazı trendleri göstermesi açısından bu 5 başlığı paylaşmak istiyorum…

1. Otel’de gerçekleştirilen bu törende ülkelerin ve bölgelerde yılın bankalarına ödülleri verildi. Yapı Kredi Bankası bu ödülü, 2007 yılındaki performansı ve birleşme sonrası entegrasyonda gösterdiği başarı nedeniyle aldı.

2. Bankacılık sektörü bazı büyük bankaların elinde toplanıyor. Şöyle ki, ödüllerin dağıtımı Asya ile başlayıp, kıtalara göre dağıtıldı. Her kıtada bazı bankaların etkin olduğu, ülkelerin önemli bölümünde bankaları satın aldıkları dikkatimi çekti. Afrika’da Güney Afrikalı Standard Bank ve Ecobank, Avrupa’da UniCredit ve Fortis, ABD’de Citi, Güney Amerika’da Santander gibi…

Haberin Devamı

3. Bir daha gördük ki, bankaların CEO koltukları ve üst düzey yönetici pozisyonları erkeklerin elinde. Toplantının yüzde 85’i kadındı. Ödül alanların yüzde 95’i ise erkek. Ancak, bu denge, gelişmekte olan ülkelerde, özellikle Afrika, bazı Asya ve Doğu Avrupa ülkelerinde kadınlar lehinde. Bu ülkelerden ödül almaya kadınlar çıktı.

 

4. Ödül almak herkesi sevindirir. Ama gördüğüm kadarıyla bu işe Nijerya, Malawi, Moğolistan, Nepal gibi küçük ülkelerin bankacıları çok daha sevindiler. Hatta Nijerya başta olmak üzere bazı ülkeler kalabalık ekiple gelmişlerdi. Nijerya masasında TV ekibi de vardı.

5. Bankacılar gerçekten çok global yöneticiler… Çünkü, irili ufaklı neredeyse bütün banka CEO’ları birbirlerini tanıyorlar. Başka hiçbir sektörde bunu görmek mümkün değil.

 

 

Doların çıkış- iniş hızından çıkan dersler

 /images/100/0x0/55eb12e0f018fbb8f8a9509b

Haberin Devamı

Dolar ve YTL’nin değeri ile ilgili çok zoru geliyor. Her seferinde, ‘milyar dolarlık soru. Bunun yanıtı kolaylıkla verilse, dev kuruluşlar o kadar zora girmezdi’ karşılığını veriyorum.

 

Ancak, her seferinde farklı şekilde bu sorularla karşılaşıyorum. O nedenle birkaç konuya daha dikkat çekmek istiyorum:

-Öncelikle bir saptama. Dolar/YTL konusunu merak edenlerin başında Anadolu’daki işadamları ile bireyler geliyor. İstanbul’daki büyük şirketlerin patron ve yöneticileri bu konuyu o kadar da fazla konuşmuyorlar.

-Bir dönem 1 YTL= 1 Dolar senaryoları vardı. Bunun pek mümkün olmadığını daha önce yazmıştım. Hala da aynı görüşteyim.

-Bir tablo hazırladım. Orada şunu özetle ortaya koymak istedim. YTL, dolar karşısında 1.7’den 1.2’ye gelinceye kadar, hangi düzeyde ne kadar süre bekledi. Bilimsel bir anlamı olmayabilir. Ancak, belli bir fiyat düzeyinden aşağıya inmek için geçen süre, sonraki dönemler için fikir verebilir.

Haberin Devamı

-1.7’den 1.4’lere gelinceye kadar geçen süreler o kadar fazla değil. En büyük zorluk 1.4’den 1.3’e ve 1.3’den de 1.2’ye inerken yaşanmış.

-Herkes son 3 ayda 1.15 düzeyinin yakalanacağını tahmin ediyordu. Ancak, dolar 1.17-1.16 düzeyinde epey bir katılık oluştu. Buralarda tutunmada kararlı görünüyor.

-Son söz: Aralık ayı ve ardından gelen ocak ayı piyasalarda hareketli geçer. Borsaların yükseldiği bu dönemlerde dolarda değer kaybı olabilir. Ancak, global piyasalara yönelik beklentiler nedeniyle sonrasında trendin nasıl devam edeceğini, zamanla öğreneceğiz.

 

Kredi kartı aidat ücretleri geri alınabilir mi?

Türkiye’deki bankalar, hizmet ve ürünlerini daha fazla müşteriye ulaştırmak için, başından beri hiçbirinden ücret almadılar. Ancak, son dönemde bankalar, bazı hizmetleri için müşterilerinden ücret talep etmeye başladılar.

 

Haberin Devamı

Kredi kartlarında ise başından beri ücret talebi vardı. Geçen yıl bir mahkeme kararı bu konuyu epeyce içinden çıkılmaz hale getirdi. Bir okuyucumdan gelen soru üzerine, bu konudaki görüşlerimi, bankacılardan aldığım bilgilerle birlikte sizinle paylaşmak istiyorum:

 

-Bankalar, kredi kartı işine büyük yatırım yapıyorlar. Bunun arkasında teknoloji, insan kaynakları, kağıt-baskı, kurye ve benzeri giderler var. O nedenle bankalar kendileri açısından haklı görünüyorlar.

 

-Ancak, tüketici de haklı. Çünkü, ‘ben kullanıyorum, parayı oradan kazan’ diyor. Zaten geçen yıl da Tüketici Mahkemesi bu nedenle müşterilerin görüşleri doğrultusunda karar verdi. Karar var ama zorluklar da ortada.

 

Haberin Devamı

-Her müşteri, kendisi için o ilin yerel Tüketici Mahkemesi’ne başvurup karar çıkarmak zorunda. Onun dışında bunun bir çözümü de yok. Bir okuyucumuz bu karar özetlerini de yazmamı istemiş. Ancak, çok uzun olacağı için burada yer veremiyorum. İsterlerse internette yapacakları aramada her türlü bilgiye ulaşabilirler.

 

-Birkaç bankacıyla konuştum. Şu ana kadar bu kararın pek etkisi olmamış, çok fazla kredi kartı aidatını pek iptal ettirememiş.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları