Başkent’i saran köstebek yuvalarının hatırlattığı

YILLARDIR yerel yönetimlerin köstebek yuvası haline getirdiği Ankara’da, bugünlerde farklı kazılar yürütülüyor.

Bu kazılar, herkesin canlı yayınlarla, ana haber bültenleri ile izlediği gibi, arkeolojik bir heyecanla ya da sevimli bir köstebeğin içgüdüsü ile yapılmıyor.

Yürütülen soruşturma, devam eden dava ve polisin çalışmaları ’para-ulusal’ bir konu olduğu için, biz kent habercilerinin üzerine düşen bir vazife olmadığını düşünüyorum. Ama yine de, kentli olarak karşımızda duran tablodan çıkarmamız gereken ’yerel dersler’ olduğuna da inanıyorum.

Uzun süredir Ankara Hürriyet’in habercilik sahasına girdiği için, sayfalarımızda defalarca habere ve yazılara taşınan bir konu var..

Kentlerin, ileri teknoloji ve entegre bir kamera sistemi ile 24 saat kontrol altında tutularak, suç oranını önemli ölçüde azaltan MOBESE (*)..

Bu konudaki ilk haber 2005 yılında Ankara Hürriyet’in sayfalarında yer aldı.. Bu haberlere göre Ankara’da MOBESE, 2006 yılının ilk haftalarında törenle hizmete girecekti. Bakıyorum, aradan tam 3 yıl geçmiş.. Peki bu üç yılda MOBESE ihalesi konusunda yaşadığımız gelişmeler nelerdi..?

Bir türlü becerilemeyen, iptal edilen ihaleler, verilen sözler, ’yetkili ağızlardan çıkan’ basmakalıp demeçler.. Bu anlamda Ankara gerçekten bir rüya, masal kenti oldu..

Cumhuriyet’in gözbebeği Ankara’da MOBESE hüsranı yaşanırken, diğer illerde ne olduğunu araştırdım.. Kırıkkale dahil 11 kentte sistem hayata geçirildi.. 25 ildeki çalışmalar ise son aşamalarda..

Başka bir deyişle 36 il bir süre sonra, ’suçun gömülebildiği’ kent olmaktan kurtulacak.. Ama aralarında Başkent Ankara ne yazık ki olamayacak..

11 Ocak 2009’da, Doğan Haber Ajansı’nın Konya bürosundan gelen bir haber, MOBESE’nin ne denli ’mikro’ detaylara uzanabildiğini gösteriyordu. Habere göre, alkolün ölçüsünü kaçırmış bir vatandaş, sokak ortasında yoldan geçen kadınlara cinsel organını göstermiş ve bunu gören bir kişi tarafından sopayla dövülmüştü. Polis MOBESE kameralarından fark ettiği bu olaya anında müdahale etmiş ve alkollü teşhirciyi ambulansla Konya Numune Hastanesi’ne kaldırmıştı. Bana göre MOBESE, bu olayla, Konya’da polisin insan hakları sınavından tam not almasını sağlamıştı.

’MOBESE efsanesi’ni, yıllardır çeşitli ajans, gazete ve televizyona taşınan sayısız haberden tanıyoruz.. Ankara’da tanışmak her nedense nasip olmadı..

Kentimizde son dönemde yürütülen çalışmalardan elde edilen sonuçları göz önünde bulundurup, çıkartmamız gereken ’yerel ders’e gelince..

Bunun için sorulması gereken bir tek soru var..

Ankara ’söz verildiği’ gibi 2006 yılında MOBESE’ye kavuşmuş olsaydı, bugünü tabloda neler değişirdi?

Bir bölümü polis muhabiri olarak geçen meslek yaşamımda tanıdığım en sıkı kriminal uzmanı sevgili İrfan Bayar’ın, dost sohbetlerinde bize öğrettiği ’suç - delil’ ilişkisi aklıma geliyor..

Tek dileğim, daha güvenli bir Ankara..

MOBESE İLE TANIŞAN İLLER

BUGÜNE kadar MOBESE ile tanışan 11 kent oldu. Bu kentler, şöyle sıralanıyor:

"İstanbul, Antalya, Burdur, Kırıkkale, Kütahya, Rize, Trabzon, Şanlıurfa, Konya, Sivas, Karabük ve Muğla"

MOBESE çalışmalarının başlandığı kentler ise şunlar:

"Afyonkarahisar, Aksaray, Amasya, Aydın, Bilecik, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, Mersin, Karaman, Kayseri, Kocaeli, Malatya, Manisa, Niğde, Tekirdağ, Tokat, Van, Yalova, Yozgat"

MOBESE NE ANLAM İFADE EDER

MOBESE olarak bilinen "Kent Güvenlik Yönetim Sistemi" ile başkentte güvenlik hizmetlerinin verimliliğinin artırılması, güvenlik tehditlerinin algılanması amaçlanıyor. Sistem, il genelindeki olayların aydınlatılmasına, suç ve suçlularla daha etkin mücadele edilebilmesine, trafik düzenlemesinde teknolojik imkanların kullanılmasına imkan sağlıyor.

Sistem "görüntüleme", "çağrı yönetim" ve "mobil uygulamalar" olmak üzere 3 ana unsurdan oluşuyor.

"Görüntüleme Sistemi" kameralardan elde edilen görüntülerin delil niteliğinde saklanması, izlenmesi ve otomatik olarak üretilen alarmların kayıt edilmesini sağlayan donanım ve yazılımlar bütününden oluşuyor.

"Çağrı Yönetim Sistemi", çeşitli kaynaklardan gelen bilgiler ışığında güvenlik kuvvetlerinin olay yerine sevk ve idaresini düzenleyen süreçte personelin ve uygulamayı kullanan diğer kurum kullanıcılarının birbirleri ile etkileşimini sağlıyor.

"Mobil Uygulamalar Sistemi" ise güvenlik güçlerinin zaman kaybetmeden olay, şahıs ve araç ön bilgilerine ulaşmalarına, yapılan işlemlerden döküm, grafik ve harita üretilmesine imkan veriyor.

*) Ofiste çalışırken, yazımı okuyan 18 yaşında bir üniversite öğrencisi arkadaşım, ’MOBESE sistemi’ tamlamasına itiraz etti.. "Bu kısaltmanın anlamı ’mobil elektronik sistem entegrasyonu’dur" dedi ve devam etti: "Entegrasyon bir sistem değil durum/oluşum olur ancak ve MOBESE sistemi demek yanlış olur"..

Bu ülkenin genç insanları ile bir kez daha gurur duydum.. Detayların değerini biliyorlar en azından...
Yazarın Tüm Yazıları