Kurthan Fişek: Ne olacak bu memleketin háli?

Kurthan FİŞEK

Son genel seçimlerden ‘‘koalisyon’’ çıktı. Biliyorsunuz, ‘‘koalisyon’’ kelimesi, Latince coalescere sözcüğünden gelir. ‘‘Birlikte büyüme’’ demektir.

Láfı tersimizden anlama alışkanlığımız olduğu için, kim kiminle ‘‘koalisyon’’ yaptıysa, birlikte büyüyeceklerine, birlikte küçüldüler, cüceleştiler.

CHP barajın altında, meclisin dışında kaldı.

ANAP kılpayı kurtardı.

DYP zar-zor yüce mecliste temsil hakkı kazandı.

* * *

Türkiye'yi ‘‘CHP-ANAP-DYP'den ibaret’’ sananlar, karşılarında MHP ve FP'yi görünce, dehşete kapıldılar.

Böyle düşünen ve şaşıranlar, aydınlarımızdır. Aydınların son sığınağı, az okumuşları ‘‘cahil’’, diploma almışları ‘‘aydın’’ varsaymaktır.

Son seçimlerden sonra, DSP+MHP+ANAP koalisyonu kurulunca, aydınlar korosu sahne aldı.

‘‘Bu millet adam olmaz! Sığır, cahil, aptal, eşek, ebleh, hepsi... Deveye diken, bunlara büken lazım...’’

Son seçimlerden DSP+MHP+ANAP koalisyonu çıktı.

DYP-FP ekürisi o kadar beceriksiz ve başarısız olmasaydı, o koalisyon MHP+FP+DYP de olabilirdi.

O zaman seyreyleyin aydınlar cümbüşünü...

* * *

Tabanca-tüfek seslerine aldırmayın...

Aykırı seslere kulak asmayın...

Şimdiki hükümeti ‘‘ortalama seçmen’’ dediğimiz kesim oluşturdu.

1946 yılında yapılan yarı-dürüst ilk seçimlerden bu yana, tek doğruyu tekrar buldu. Türkiye'nin iktisadi hayatı .oka giderken, emanet oylarını mevcut iktidardan alıp öbürlerine bölüştürdüydü.

Türkiye'de ‘‘taptaze bir umut’’ bulduğu zaman, oylarını onda topladığı için, şahsen ve ferden pek akıllı olmasa bile, sandık başına gittiğinde ‘‘külliyen dahi’’ olduğunu gösterdiydi.

* * *

20 Ekim 1991 günkü seçimlerde yine mesaj vermişti ‘‘ortalama seçmen’’...

DYP-SHP'ye...

‘‘Daha önce de aynı hatayı yaptıydınız... Önce Kara Kuvvetleri Komutanı, sonra Genelkurmay Başkanı kim olacak diye, Ali Fethi Esener'le Adnan Ersöz'ü kapıştırdınız, aradan Zorti yırttı. Uzlaşmazlığınızdan bıktık!’’

İkinci mesaj da çok iyiydi.

‘‘Sırf keçi inadınız yüzünden cumhurbaşkanı bile seçemediniz. Biriniz, ‘12 Mart bana karşı yapıldı' dedi, 12 Mart'ın havacı paşasını aday gösterdiniz... Öbürünüz, şapkasını kaptırdığı 12 Mart'ın sıkıyönetim paşasını Çankaya'ya uygun gördü. O dalaş arasında, 12 Eylül oldu, yine Zorti nasiplendi... Yetti be!’’

Gelelim üçüncü mesaja... Partilere tek tekti.

DYP’ye, ‘‘Sana fazla itimadım yok, ama görünürdeki en iyisi sensin... Yanına SHP'yi denetçi veriyorum...’’ dediydi.

‘‘Sen biraz nadasa yat...’’ demişti ANAP'a, ‘‘Belki ileride lázım olursun...’’

SHP'ye de, ‘‘22 ay ne yaptığınızı gördük, ortak ol, akıl ver!’’ dedi.

Láf dinlemediler, seçmen tercihine kulak asmadılar.

Birlikte büyüyeceklerine birlikte küçüldüler, yok oldular.

* * *

Son kamuoyu araştırmalarına göre, coalescere mantığını kavradık.

Etnik milliyetçilik bitti. Şovenlik yok oldu.

İnsanları hayatından bezdiren, canlarından eden sokak-dağ terörüne karşı ilk defa ‘‘sivil’’ savaşılıyor.

Aslında, tabanları da, tavanları da, ortakları da aynı bu koalisyonun...

MHP'nin tarımkenti, DSP'nin köykenti, ortak tutku ‘‘görece bağımsız yerel yönetimler’’ devreye girerse, bu koalisyon büyür, kalır.

Kürt, Laz, Çerkes, Tatar, Boşnak, Arnavut, Ermeni, Yahudi, Azeri, Türkmen, Sünni, Alevi, polis, memur, işçi birlikte yaşar.

Gelin canlar bir olalım...

Tabii, köprüden geçene kadar...