Birkaç ihtimal daha var biri ‘kapatılmak’ mı dersin?

Kurthan FİŞEK
Haberin Devamı

Dört ihtimal var. Ya Ahmet Kenan Evren çok akıllı ve bilgili, ne dediğini biliyor, bildiğini yapıyor. Ya Orhan Kaptıkaçtı (pardon, Aldıkaçtı) anayasa hukukundan anlamıyor, öylesine bir anayasa yazıp çiziktirmiş... Ya bendeniz körcahilim, okuduğum kanunları anlayamayacak kadar ‘‘idrak özürlüsü’’yüm...

Gelelim dördüncü ihtimale...

Ya MNP-MSP-RP çizgisi başka işler (ör. Cezayir) peşinde...

Oy vermediğim 12 Eylül anayasasının ilgili 69'uncu maddesine bakalım...

‘‘Temelli kapatılan bir parti bir başka ad altında kurulamaz...’’

* * *

Refah Partisi kapatıldı. Fazilet Partisi kuruldu. Erbakan-Darçın-Mercümek üçgeni hem dörtgen, hem ‘‘dörtköşe’’ oldu. İsmail Alptekin katıldı kendilerine...

Oy oranları % 12-13 civarında gözüküyor. Düşmez kalkmaz bir Allah...

Hukuktan yana nasipsizimdir, ama, okuduğumu anlarım en azından...

Anayasa Mahkemesi, 11 üyesinin oybirliğiyle Fazilet Partisi'ni kapatır.

Niye kapatır? Benim şu satırları yazdığım sırada, RP'nin bağımsız kalmış üyelerinden 124 tanesi Fazilet'e ‘‘balıklama’’ geçtiği için...

Adama sorarlar. ‘‘Bir partinizi daha kapattırmak için aceleniz ne?’’

* * *

HEP-DEP kapatılırken, o partinin milletvekillerini, polisler, köpek enciği gibi boyunlarından tutup meclis binasından götürürken, aklınız neredeydi?

HEP-DEP-HADEP... Ne fark eder?

Genç arkadaşımız Oya Armutçu'nun, dört yıl önce, Anayasa Mahkemesi koridorlarında yakaladığı bir geyik-maral muhabbetini hatırlıyorum...

FERİDUN YAZAR (HEP eski başkanı) - HEP Kürt partisi falan değil, Türk partisi... İsimlere baksana. Abdullah Baştürk, Ahmet Türk...

FEHMİ IŞIKLAR (HEP eski başkanı) - Parti kurdunuz bak, başımıza neler geldi.

YAZAR - Parti kurduğumuz için değil, siz Avrupa'ya gittiğiniz için bunlar başımıza geldi.

IŞIKLAR - Aahhh aahhh! Anayasa Mahkemesi binasını, DİSK olarak, alnımızın teriyle, elimizin nasırıyla yaptırdıydık... Şimdi burada yargılanıyoruz... Ne tuhaf tesadüf!

YAZAR - Yeni yaptırılan cezaevine ilk düşen, onu yapan müteahhit olurmuş zaten...

ORHAN DOĞAN - HEP'i kapatırlarsa yeniden açarız vallaaa..

IŞIKLAR - Siz de düzen partisi oldunuz.

DOĞAN - O zaman SHP için de kapatılma davası açılsın... Sorun biz değiliz... Başka partilerde olsaydık hiç bunlar gelmezdi başımıza... HEP olduğumuz için sorun çıktı.

IŞIKLAR - Yavaş yavaş vatandaşlığımız da gidecek... Ama, bir özgürlük mücadelesi bu...

DOĞAN - İnsan doğarken bile özgür değil... Ananı, babanı, akrabanı seçemeden doğuyorsun... Baban Kürt'se, Kürt oluyorsun.

IŞIKLAR - Bizim Selim Kürtçe düşünür, Türkçe'ye çevirip öyle konuşur... Kendisine, o yüzden, tercüme süresi tanıyorum...

SELİM SADAK - İftira etme babo! 18 dakikadan fazla düşünmedim hiç...

LEYLA ZANA - Doğru söylüyor, ben de saat tutmuştum...

* * *

Başlarına gelecekleri bilen bir partinin ‘‘kara mizah’’ sohbetiydi bu...

‘‘Kör gözüm parmağına’’ giden MNP-MSP-RP-FP çizgisine bir tavsiyem var.

Kendinize aynada bakın!

HEP-DEP-HADEP çizgisi, Fırat-Dicle'nin doğusunda % 46 oy topluyor.

Niye? ‘‘Kendi’’lerini değil, yaptıkları işi, misyonlarını ciddiye aldıkları için...

Ulusal barajı niye aşamıyorlar? O da onların problemi...













Yazarın Tüm Yazıları