Kurthan Fişek: Bir güzel insana daha çarpı işareti attılar

Kurthan FİŞEK
Haberin Devamı

Ahmt'le tanışalı, birlikte çalışalı kırk bir yıl olmuş... Gençlik günlerimiz aynı gazetelerde, yetişkin günlerimiz aynı fakültede geçmiş...

Bombalı saldırı haberini duyup hastaneye giderken, kendi kendime sordum.

‘‘Kırıcı hiç bir söz sarfettik mi birbirimize?’’

Ben belki etmiş olabilirim, ama, o aslá etmedi. Edemezdi. Aklında, kalbinde, hatta bilinçaltında, tek gıdım bile ‘‘kırıcılık’’ yoktu.

Öldürdüler.

* * *

Hastaneye vardığımda, umutluydum... Yaşıyordu. Yaşayacaktı.

Asansöre giderken, güzelim doktor ve hemşirelerin gözlerinin yaşlı olduğunu gördüm. Korkarak sordum bir genç doktora...

‘‘Durum ne?’’

‘‘X’’ dedi.

‘‘Bir güzel insana, bir can dosta daha çarpı işareti attılar!’’ demeye getiriyordu. Daha fazla konuşacak háli yoktu.

* * *

Geç saatlerde eve döndüğümde, Ahmet'in kitaplarından birini çektim önüme...

‘‘Siyasal Çatışma ve Uzlaşma’’... İkinci baskısı İmge Yayınları'ndan 1993 yılında çıkmıştı. Sevgili dostumun kırk küsur yıldır okumakta zorluk çektiğim elyazısıyla sunuş vardı.

Kurthan Fişek Dosta! Kitaba yeni eklediğim ‘‘Şiddetin Psikolojisi’’ ve ‘‘Terörizmin Sosyolojisi’’ bölümlerinin ilgini çekeceğini sanıyorum...

A.T.Kışlalı, 29.11.1993

Gerisini Ahmet'in kitabından aktarmak, altına imza atmak istiyorum...

* * *

Terörizme karşı verilen savaşımda öncelikle gözönüne alınması gereken üç temel noktadan söz edilebilir.

1 Tek başına silahlı savaşım hemen hiçbir zaman terörü sona erdiremeyeceği gibi, terörün silahsız çözümü de yoktur. (Bir uzmanın deyimiyle, ‘‘Hiçbir ödün teröristi tatmin etmez!’’)

2Gerçek dünya ile ‘‘teröristin dünyası’’ arasında büyük fark vardır. Teröristin inançları ile gerçek olaylar ve olgular arasındaki ‘‘çelişkiler’’ somutlaştıkça, teröristin direnci azalır.

3Terör grubunun inançlarını değiştirmeye çalışmak yanlıştır. Ancak tek tek teröristler üzerinde etkili olunabilir. Bir bütün olarak grubun değişebilmesi çok zordur.

Terörist istemleri kabul etmek,‘‘şantaj’’a boyun eğmek anlamına gelir. Ve yeni terörist eylemleri özendirmekten başka bir işe yaramaz. Ama silah ve şiddet karşısında toplumun boyun eğdiğini göstermek ne kadar yanlış ise; terörü yaratan ortamın değişmesi için gerekli ‘‘demokratik’’ adımları atmaktan kaçınmak da, o ölçüde hatalıdır.

Resmi ya da özel kitle iletişim araçlarının terörizmle ilgili tutumu da, teröre karşı savaşımda önem taşır. Haberler doğrulara dayanmalı, ama şiddet eylemleri teröristlerin bir ‘‘başarı’’sı ya da toplum açısından bir ‘‘panik’’ havasında sunulmaktan kaçınılmalıdır. Teröre en çok özendirecek anlatım biçimi ise, terörizmin bir ‘‘savaş’’ olarak nitelendirilmesidir. Böyle bir nitelendirme, teröristin kendisine ve ‘‘dava’’sına olan saygısını artıracaktır.

Teröristin direnme gücünü kıran iki temel etken vardır: Temel inançlarına yönelik kuşkular duymaya başlaması ve silahlı savaşımın başarısızlığa ‘‘mahkûm’’ olduğu bilincine varması... Terörizmle ilgili haber ve yorumlar şu üç noktayı vurguladığı ölçüde -bu amaca yönelik olarak- etkili olurlar: 1) Terörizm ‘‘masum kurbanlar’’a zarar verir; 2) Terörizmle hedeflenen amaca varılamaz; 3) Barışçı yollar, siyasal amaçlara ulaşmada daha etkili ve saygındır.

Son olarak şunu söyleyebiliriz: Terörizm, giderek toplumdaki ‘‘demokratik iletişim kanalları’’nı tıkar ve bir kutuplaşmaya neden olur. Mantığın değil duyguların öne çıktığı böyle bir ortamda, geniş kitleler genellikle devletin yanında yer alır ve ‘‘en sert önlemler’’in destekçisi olur. Bu koşullar, özellikle demokrasi deneyimi az olan toplumlarda, ‘‘baskı rejimleri’’nin oluşumuna çok elverişlidir.

* * *

Ahmet'i öldürdüler. Niye öldürdüler? Kim öldürdü?

Yazıyı dikkatle tekrar-tekrar okuyun, sevgili dostum katilini biliyordu.



Yazarın Tüm Yazıları