Kurthan Fişek: Binyıl geldi geçti ama, deldi geçti

Kurthan FİŞEK

İkinci binyılı geride bırakmamıza az kaldı. Şunun şurasında üç gün... Ben son yüzyılın çocuğuyum... Yarısından on yıl fazlasını yaşadım. Başıma kaza-belá gelmezse, hem yeni yüzyılı, hem yeni binyılı göreceğim...

Takvimleri tekrar sıfırlıyoruz...

Niye? Tastamam iki bin yıl önce, İsa doğmuş da ondan...

Herkes soruyor. Geçen yıl ne oldu? Bana ne!

* * *

Önümüzde koskoca bir binyıl (millennium) var. Umutla bakıyoruz...

Tarihten ders almak için, eski hatalarımızı tekrarlamamak için, daha önce yaptığımız hataları, yediğimiz haltları ileriye taşımamak için, kısa-küçük bir soru soralım... Son bin yılda ne oldu, neler başardık?

Nezlenin, gribin, kanserin tedavisini bulduk mu?

Hayır, bulamadık...

* * *

İnsanlığa ilk katkı, penisilinin icadı oldu.

İkincisi, matbaanın icadı oldu.

Üçüncüsü, çiçek aşısı oldu.

Dördüncüsü, kuduz aşısı oldu.

* * *

Yukarıdaki dört mucizenin cılkını çıkardık...

Ateşi azıcık çıkanların leblebi-fındık-fıstık atıştırır gibi antibiyotik kullanması yüzünden, mikroplar, virüsler, bize karşı bağışıklık kazandı.

Korsan yayınlara başladık, ucuz gazete başlıklarını okumakla yetindik, kitlesel eğitim aracı olmaya özendiren matbaaların suyunu çıkardık...

İnek dışkısından üretilmişti ilk çiçek aşısı... Biz, Türk'ler üretmiştik... Burnumuz .oktan çıkmadığı için... Cılkını çıkarttık, çiçek salgınları alıp götürdü.

Ya kuduz aşısı... İtlerin, köpeklerin sokaklarda kol gezdiği bir ortamda, ne cop yeter, ne aşı...

* * *

Arkadaşlar soruyor. Son bin yılın en önemli olayları ne?

Yeni millennium'a umutla, zevk ve şevkle bakmamız için sebep var mı?

Az sonra geride kalacak olan binyılın olaylarına bakıyorum...

1 Avrupa, M.S. 1300'lerin başında, karabarutu tanıdı. Ateşli silahların önceli, öncüsüydü, temel malzemesiydi bu... İpini koparan silah taşımaya, kullanmaya, kısa yoldan öldürmeye başladı.

2 Yeni yeni dahil olduğumuz Avrupa'da, Kara Veba salgını başladı. Takvim yaprakları M.S. 1347-1351 aralığını gösteriyordu. Avrupa nüfusunun dörtte üçü öldü.

3 M.S. 1492... Kristof Kolomb Amerika yakınlarında karaya oturmuştu. O kıtada, ateşli silahlarla katliama başladı, kızılderili, şimdiki meksikalı, perulu nüfusu yok etti. Daha da kötüsü, cinsel hayatları muntazam olan kıta sakinlerini Avrupa'ya özgü zührevi hastalıklarla tanıştırdı.

4 M.S. 1859... Charles Darwin, kökenlerimizi araştırmaya koyuldu, ‘‘Türlerin Kökeni’’ adlı yayını yaparak, maymunların mı insanlardan, insanların mı maymunlardan geldiğini evrensel tartışmaya açtı. Tartışmalar devam ediyor.

5 M.S. 1914... İnsanları, ırkları birbirine düşman eden, kıydıran ilk ‘‘topyekûn savaş’’ başladı.

6 M.S.1945... Nükleer ve teknolojik geleceğin başını, ortasını ve sonunu simgeleyen ‘‘ilk atom bombaları’’ Hiroşima ve Nagazaki'ye atıldı.

7 e = mc2 formülünü yaratarak dünya tarihinin en önemli bilim adamı olan, ama, Marilyn Monroe'yla ilişkileri yüzünden hem komik duruma düşen, hem ‘‘yine atom bombası patlattı’’ diye istiskále uğrayan Albert Einstein, ya ilerlemiş yaştan, ya aşırı egzersizden, M.S. 1955'te öldü.

* * *

Dünyamızın son millennium'unda, bana göre, en karamsar olaylar bunlar...

Peki, seneye ne olacak? Geçmişte kalan en büyük kim?

Son binyılın tek adamı, bence, Dante Alighieri'dir.

Dört yılda (M.S. 1307-1321) yazıp bitirdiği eseri, yaşadığımız ve yaşayacağımız dünyanın özetidir.

‘‘The Divine Comedy’’ (İlahi Komedi).