Bu yıl 16’ncısı düzenlenen Akbank Caz Festivali’nin startı verildi.
14 Ekim’e kadar sürecek olan, Pozitif ve Akbank Sanat tarafından organize edilen festival, haziran ayında yaşamını yitiren Arif Mardin’e ithaf edildi. Festival, önceki akşam kompozitör, aranjör ve şarkı yazarı kimliklerinin yanında dört oktavlık zengin bariton vokaliyle caz dünyasının önemli isimlerinden Kurt Elling’in Aya İrini’de verdiği konserle başladı. Akbank Sanat Merkezi’nin atölye çalışmasıyla destekleyeceği festivalin konserlerine etkileyici tarihi dokusuyla Aya İrini, CRR, Babylon, Yeni Melek Gösteri Merkezi ve Akbank Sanat Merkezi ev sahipliği yapacak.
İşte festival programı
8 5 Ekim Perşembe 21:30 / BabylonUzel Ametist Klarinet Beşlisi
8 6 Ekim Cuma 19:30 / Akbank Sanat Alice Russell Feat. TM Juke Live Quantic (DJ Set)
8 6 Ekim Cuma 23:00 / Babylon Candy and Milkshake
8 7 Ekim Cumartesi 19:30 / Akbank Sanat Ayşe Tütüncü Trio
8 7 Ekim Cumartesi 20:00 / Babylon Psapp & King Britt pres. Nova Dream Squence Live
8 7 Ekim Cumartesi 22:00 / Yeni Melek Gösteri Merkezi-The Ramon Valle Quartet
8 7 Ekim Cumartesi 23:00 / Babylon
Alvin Curran, Fred Frith, Cenk Ergün & Cazyapjazz
8 8 Ekim Pazar 19:00 / Babylon
Dhafer Youssef & Divine Shadows Strings
8 9 Ekim Pazartesi 20:30 / İzmir Atatürk Kültür Merkezi-El Pluma Band / William Cardoso Project
Ünlüler açık denizde
Bodrum Marina Yacht Club; Türk insanına bu sporu sevdirmek, ülkemizde yelken sporunu geliştirmek, Türkiye’nin ünlü yüzlerini bu sporla buluşturabilmek için Marina Yacht Club Famous Cup adıyla 30 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında bir yelken yarışı düzenledi. 21 profesyonel ekibin katıldığı yarışta, her ekibe bir de ünlü sima eşlik etti. Yarışan teknelerden Uzma’da Ozan Orhon ve Zeynep Tunuslu, Singlestar’da Aysun Kayacı, Kum’da Ebru Güzel, Norm’da Berna Laçin, Şah-Mat’ta Neco vardı. Elan 1 adlı İsrail bayan ekibi de iddialı bir yarış çıkarttı. Yarışmada Norm teknesi birinci, Meltem teknesi ikinci, Kum teknesi ise üçüncü oldu. Dereceye giren teknelere ödülleri, 1 Ekim akşamı Marina Yacht Club Jazz Bar’da düzenlenen ve Ali Poyrazoğlu’nun sunduğu törenle verildi.
Bağdat Caddesi’nin gözde mekanlarından Palma D’oro Restaurant, özel mönüsüyle de dikkat çekiyor. Aslında İtalyan mutfağı ağırlıklı olan mekanın en önemli özelliği ise giriş katında bulunan taş fırını.. İtalyan şef Emilio Vovchietti, makarna hamurlarını kendi hazırlayıp elleriyle açıyor. Önceki akşam iftar yemeği için gittiğim restoranda ekmek ve pizza hamurlarının da elde açıldığını gördüm. Mekanın sahibi Alkan Ak, güleryüzlü genç bir girişimci. Kerem Görsev’le caz müziği sevenlere de sesleneceklerini söyleyen Alkan Bey, restoranın bahçesindeki palmiyenin İstanbul’daki tek orijinal palmiye olduğunu söylüyor.
Ünlü modacıdan Ramazan davuluna destek yazısı
eslihan Yargıcı, şimdilerde Anadolu yakasında kendi adını taşıyan moda okulunda gençlere eğitim vermekle meşgul... Ama gazeteciliğin, köşe yazarlığının içinde ukde kaldığını gizlemiyor. İşte bunun için de bana bir makale göndermiş. Değiştirmeden yayınlıyorum; takdir sizin.
Bundan 15 sene önce Yalıkavak’ın bir köyüne yazları gider olmuştum. Gecenin sessizliğinde yıldızlara yakın tipik Bodrum evi terasına çıkar, köyü seyrederdim. Tezek kokusu kekik kokusuna karışmış, yıldızlar ışıl ışıl. Ama en sevdiğim de komşunun eşeği.
Benim ayak sesimi duyunca uyanır ve güzel sesi ile bağırmaya başlardı, onu duyan köyün tüm eşekleri bir ağızdan ona katılırlardı. Kendimi eşek korosu kurmuş koro şefi gibi hissederdim.
Hadi çocuklar, bravo devam derken horoz sesi de katılırdı sabahın ilk ışığında. Ama artık eşek sesi yok o güzel köyde!
İstanbul’dan, Ankara’dan gelen yazlıkçılar ve daha sonra gelen yeni komşularımız İngiliz ev sahipleri geceleri eşek sesinden uyuyamadıklarını belirten dilekçeyi belediyeye vermişler. Bir gün içerisinde belediye memurları eşekleri toplatmış.
Çocukluğumdan beri ne sesler vardı kayboldu İstanbul sokaklarında. Çıngıraklı yoğurtçu, dondurmam kaymak, eskiler alırım, kalaycı, bekçi babanın düdüğü... Senede bir ay Ramazan davulu çalsa ne olur? Bu kadar senedir kimse rahatsız olmamış, şimdi mi insanlar daha duyarlı? Böyle giderse sabah ezanı da rahatsızlık verecek. Kimilerine göre töre cinayeti ile Ramazan davulu, ikisi de gelenek.
Davul hepimizin Ramazan davulu. Töre cinayeti ise kınadığımız, çoğumuzun benimsemediği bir kültür. Davulcu eğlencesine çalmıyor, hadi beyler, hanımlar sahura.