HÜRRİYET’in 14 yıldır süregelen klasiği "Transferin Gözdeleri" yazı dizisini yine usta yazarımız KORKUT GÖZE’nin kaleminden okuyacaksınız.
Opel’in sponsorluğunu yaptığı bu dizide gönül verdiğiniz gözdelerin teknik özellikleri, hobileri ve bilmediğiniz yönleri ile tanışacaksınız. Yarın ilk yazı Etimesgut Şekerspor’un Beşiktaş’tan transfer ettiği SERGEN YALÇIN.
SERGEN YALÇIN
(E.Şekerspor)
İKİ futbolcunun Beşiktaş’tan ayrılışında duygu krizine yakalandım. Biri, Yusuf Tunaoğlu, diğeri Sergen Yalçın... İkisi de futbolu üst düzeyde oynuyordu. Ne garip, huyları ve hobileri de birbirinin benzeriydi.
ARTHUR ZiCO
(Fenerbahçe)
BREZİLYALI spor yazarlarına göre Fenerbahçe’nin 100. yılına yakışan bir teknik adam. Ama onu bir de Japon yazarlardan dinleyin. Diyorlar ki: "Avustralya maçını hatırlayın, Zico’nun kariyerini hemen anlarsınız."
MATiAS DELGADO
(Beşiktaş)
İYİ bir transfer. İyi kullanılırsa, Beşiktaş’ı başarıya koşturabilir. Ancak, asla bir Sergen Yalçın, hatta bir Tümer Metin değil. Teknik alt yapısı mükemmel. Asist özelliği deneyim kazandıkça daha da gelişiyor.
Cesar TOLEDO
(Kayserispor)
BİR pasaport olayı onun futbol yaşamını alt üst etti. Sahada sert ve agresif. Ağzına geleni söyleyen bir tip. Paraguaylı futbolcunun, Dünya Kupası’nda David Beckham’a söylediği sözler, ortalığı karıştırdı.
UĞUR BORAL
(Fenerbahçe)
SOL ayağı raket gibi. Sağını hiç kullanmaz. Direkt golü düşünür. Bacak arası atmaya bayılır. Futbolda dikiş tutturamasaydı, arabesk ve Türk Halk Müziği’nin aranan bir sanatçısı olabilirdi.
UMUT BULUT
(Trabzonspor)
TAM anlamıyla bir idman manyağı. Forvet arkası ideal yeridir. Süratli, kafaya çıkar, sert vurur. Mükemmel bir insan, tam bir profesyoneldir. Teknik adam onunla sorun yaşamaz.