Mavi gözlüm

BEŞİKTAŞ’ın topu havaya kaldırdığı her pozisyonda birilerinin aklından şüpheler duydum...

Ve Runje’nin yine göğe doğru yükselen her degajında gözlerim kenardaki Tigana’ya kaydı.

Savunmasında kaleci ile birlikte boyları 2 metreye doğru uzayan dört dev adamın üzerine top şişirmenin yanlışlığına kenar yönetimden tek uyarı gelmedi...

Hayretler ettim!

Ve Beşiktaş ilk 45 dakikada Tottenham’ın savunma dengesini bozacak taktiksel ve akla yönelik hiçbir girişime yönelmedi.

Buna da herkes gibi öfkeler saçtım!

Tigana,
şimdiye dek hep çizgide görevlendirdiği Burak Yılmaz’ı dün gece Nobre’nin yanına gönderdi. Santrfor oynattı...

Oysa, böylesine iri yapılı bir savunma bloğunu bozmanın en akıllı yolu, kanatları kullanmaktı.

Ve burada Burak Yılmaz’ı devreye sokarak, ya da Ali Tandoğan’dan yararlanmak Beşiktaş’ın hücum etkinliğini farklı bir çizgiye taşıyabilirdi.

Jean Tigana, böyle bir yanlışı düzeltmek için 45 dakika bekledi. Ve ikinci yarı Bobo’yu oyuna alarak, Burak Yılmaz’ı sağ kanada çekti.

H H H

Ve Beşiktaş ikinci yarının kısa bir bölümünde ilk yarıdaki yanlışlarından sıyrılarak oyunu rakip alana yıktı.

Topu yere indirdi, İbrahim Üzülmez’in kanat bindirmeleri sıklaştı...

Bu dakikalar bir saman alevi gibiydi. Tekrar eski kılığına döndü...

Beşiktaş, ilk goldeki savunma hatasının bir benzerini ikinci golde de tekrarladı. Bu gol, Beşiktaş ve Tigana’nın iflasıydı.

Şimdi eğri oturup, doğruyu söyleyelim... Beşiktaş ile Tottenham arasında oyunu algılama, yorum ve taktiksel yönden koca bir uçurum vardı.

Rakip, Beşiktaş’ı iyi tarttı ve zaman dilimi içinde adeta eritti.

İkinci golden sonra Jean Tigana’nın hafta içindeki sözleri aklıma geldi. Ne diyordu... Kazandığım zaman sarışın ve mavi gözlüyüm. Kaybettiğim maçlarda zenciyim.

Sevgili Tigana, haksızlık ediyorsun. Hangi maçı kazandın ve hangi oyunda mavi gözlü bir sarışının güzelliğinde göründün...

Belki de Beşiktaş’ı gömdüğün karanlığın içinde senin mavi gözlerini fark edemedik. Özür dileriz.
Yazarın Tüm Yazıları