TRİBÜNDEKİ seyirci, coşku ve sevgiyle beslediği Beşiktaş’ı bir süre sonra yalnızlığa terk etti... Ve bir şarkı tutturarak, sitemlerini sıralamaya başladı...
‘Yeter artık Beşiktaş’ım. Of, of...’
Seyirci öfkesinde haklıydı. Beşiktaş kötü oynuyordu. Belki de sezonun en berbat 90 dakikasını yaşıyordu.
Rizespor’un ilk golünde Ramazan Kurşunlu’nun inanılmaz hatası vardı. Bu inanılmaz hata herkes gibi aklıma Cordoba’yı getirdi. Sakatlığının geçtiğini biliyorum. Öyleyse, nerelerdesin Cordoba...
Beşiktaş özellikle ilk yarıda iki pası bir araya getiremedi. Yanlış yerlere atılan toplar, Beşiktaş’ın hücum organizasyonunu bozdu. Okan Buruk-Ahmet Yıldırım ikilisi ve Sergen Yalçın beklenen performansın ötesinde rekor düzeyde pas hatasıyla oynadılar.
Beşiktaş’ın kenarlardaki iki adamı; sağda Ali Güneş ve solda Juanfran da bu bölgeleri canlandıracak çabukluk ve etkinliği sergileyemediler. Böyle bir kaosta John Carew’den ne beklenirdi. Ceza alanına girmekte sıkıntılar çekti, varlığı bile hissedilmedi.
Ve savunma her Rize atağını kontrolde yavaş kaldı. Emre sırıttı, İbrahim deli doluydu, Fatih Sonkaya ağır tempo oynadı. Üstelik oyuna katkıları hiç yoktu.
Del Bosque’nin ikinci yarıda Ahmed Hassan, Tümer Metin ve İbrahim Akın’ı oyuna alması beklenen bir değişimdi. Ancak, neden İbrahim Akın ile oyuna başlamadığı her ortam ve koşulda tartışılabilir.
Bu düşünce, her maç için geçerlidir. Ve İbrahim Akın Beşiktaş’ta ilk 11’in adamıdır.
Beşiktaş’ın dün geceki kötü futbolu, Konya deplasmanında yaşadığı silik 90 dakikanın bir devamıdır.
Ve kafamı kurcalayan bir soru... Böyle bir Beşiktaş, perşembe gecesi Steaua Bükreş maçında paçayı nasıl kurtarır? Athletic Bilbao karşısında yakaladığı performansı Bükreş’te de tekrarlarsa UEFA’daki yoluna devam eder. Dün geceki gibi oynarsa... Bunu düşünmek bile istemiyorum!
NOT: Ve dün gece İnönü’de kapalı tribünde, 16 yaşında bir çocuk bıçaklanarak öldürüldü. Beşiktaş’ı izlemeye gelen bir lise öğrencisiydi. Ben de o tribünde yıllarımı geçirdim. Herkes birbiri ile akraba gibiydi. İçimizde KATİL yoktu. Dün gece eli bıçaklı biri çocukluk anılarımın mekanına sızdı ve futbolu kana buladı. Sanki, benden birini alıp götürdü. Artık o tribünü hiç sevmeyeceğim.