ARTHUR Zico’nun sahaya sürdüğü ŞOK onbir, haftanın maçlarını unutturdu. Süper Lig geriye itildi, Zico’nun eylemi dillere düştü.
Sahi, neydi Zico’nun bu davranışı?
Belediye maçını kaybeden aslara bir akıl şamarı mı?
Yoksa; yönetimden aldığı bir ültimatomu uygulama zorunluluğu mu?
Ya da gelecek haftalara yönelik bir operasyon hazırlığı mı?
Ahkam kesmenin sevimsizliğinden kurtulmak için sadece duyduklarım ve söylenenlerden bir haber demeti yapacağım. Belki dedikodu yönü ağır basacak. Yine de dinleyin...
F.Bahçe’nin Gaziantepspor maçı kadrosu cuma akşamı açıklanır. Panodaki 18 kişilik kadroda isimlerini göremeyen yıldızlar gözlerine inanamaz. Sonra ufak yollu homurdanmalar... Yine de tepki boyutuna ulaşmayan sitemler...
Ve bir not. Listede adı olmayan futbolcular evlerine gidebilir!
Maçın oynandığı cumartesi gecesi kesik yiyen tüm yıldızlar tam kadro Şükrü Saracoğlu Stadı’na koşar. Ve maçı izlerler. Sadece tek kişi, o gece bir başka yerdedir. Ve hepsinden üzgün ve kızgın...
Bu kişi Roberto Carlos’tur!
Gaziantepspor kadrosuna alınmamak Carlos’u bozmuştur. Onun da ötesinde karşı tepkiye zorlamıştır.
Ve bu tepkiyi de maça gelmeyerek göstermiştir!
* * *
ZİCO’nun şok davranışını olumlu karşılayanların yanı sıra, işi bir fantazi gibi yorumlayanlar da çıktı. Ve bir soru ile konuyu daha değişik bir boyuta taşıdılar...
Bakalım, bu hafta, bu gençlerden kaçı Sivasspor maçı kadrosuna girecek?
Ve yine kulaklara gelen bir fısıltı...
Zico, böylesine bir kararı tek başına mı aldı?
Her bir soru ve şüphe, diğer soruları da beraberinde getiriyor. Hemen şunu da söyleyeyim. Böyle bir operasyonu yönetimde de isteyenler vardı.
Ancak, bu denli ve şiddetli bir operasyon akıllarının ucundan bile geçmiyordu. Bir yöneticinin söylediği gibi...
Vur dedik ama öldür demedik!
Zico’nun bu davranışı uzun süre akıllardan silinmeyecek. Ve her fırsatta anılacak...
Çünkü, Türk futbol tarihinde hiçbir teknik adam, bir maça onbir adamını değiştirerek çıkmadı!
* * *
HAFTANIN "kesik yiyen" aslarından biri de G.Saraylı Hasan Şaş idi. Perşembe günü Slaven Koprivnica maçında ilk onbire soyunan Şaş, Bursaspor maçının 18 kişilik kadrosunda yoktu.
Bunu kimileri Kalli’nin, sürprizi şeklinde yorumlarken, kimileri de Alman’ın Hasan’ı gözden çıkarttığı görüşünde birleşti.
Beşiktaş’ta da kulübede bekleyen bir yıldız vardı.
Matias Delgado!
Bu da Ertuğrul Sağlam’ın sürpriziydi. Ancak, Arjantinli’nin durumu, Hasan Şaş’tan farklıydı...
Aşırı maç trafiği ve fiziki yorgunluk Delgado’yu yedekler kulübesine itmişti.
Delgado’yu haftaya tekrar sahada görebilirsiniz. Ancak, Hasan Şaş’ın dönüşü galiba biraz gecikmeli olacak.
G.Saray camiasına yakın bir dostumun söylediğine göre Kalli, Şaş’ı laf dinlemeyen yaramaz çocuklara benzetiyormuş!
* * *
BÜYÜKLERDEN G.Saray, Bursaspor karşısında Beşiktaş ise, Kasımpaşa önünde ecel terleri döktü.
Ve iki büyüğü de kurtaran aynı mevkide oynayan iki gençti. Biri Uğur Uçar, diğeri Serdar Kurtuluş.
Uğur Uçar, golsüz süren Bursaspor maçının 60. dakikasında sağdan getirdiği topu Ümit Karan’ın önüne yuvarladı.
Ümit’e sadece topa dokunmak kalmıştı. O da gereğini yaptı.
Serdar Kurtuluş, Kasımpaşa maçının 85. dakikasında sağdan koptu geldi. Kafasını kaldırdı ve altı pasa doğru koşan Ricardinho’yu gördü. Gerisi çok kolaydı...
Paşa, Serdar’ın bu ikramını nefis bir plase ile tamamladı. Ve işi bitirdi.
Her iki pozisyon da birbirinin benzeriydi. Ve bu pozisyonları yaratan her iki genç de 20 yaşındaydı.