OYUNUN genelinde değişken bir performans sergiledi Beşiktaş. Pas hatalarının çoğaldığı dakikalar Beşiktaş’ı oyundan düşürdü ve tempoyu bozdu.
Pas trafiği ve yardımlaşmanın düzenli işlediği bölümlerde ise, farklı bir kimlik yakaladı. Atakların sayısı, özellikle oyun etkinliği arttı Beşiktaş’ın...
Ve yediği erken gole karşın moralini bozmadan, kazanma duygularını hep diri tutarak hırsını sahaya yansıttı.
Böyle bir isteğe tüm futbolcuların katılması, tribünleri de mutlu kıldı. Ve alkış aldı Beşiktaş...
Beşiktaş’ın diğer yüzünde, yaşanan sıkıntıların net çizgileri kolayca hissedildi... Ankaragücü’nün attığı ilk golde İbrahim Toraman’ın rakibe teke tek yakalanması ve yediği basit çalım... Yine Toraman’ın rakibe yakalandığı bölgedeki yalnızlığı ve defans derinliğinin kaybolması... Her biri basit savunma hatalarıydı.
Ankaragücü’nün ikinci golü de Beşiktaş savunmasının hataları sonucu oluştu. Ahmed Belal’in sürüklediği atakta yanlış pozisyon alan savunma, kupa maçı öncesi tehlike sinyalleri yaktı.
Bu bölgede İbrahim Toraman ile Koray Avcı’nın göstereceği uyum ve performans Beşiktaş için farklı bir değer taşıyor. Kontrollü ve yardımlaşarak oynadıkları maçlarda, Beşiktaş rakibe pozisyon vermiyor. Öyleyse, Toraman-Avcı ikilisinin performansı bir bakıma maçın sonucunu da etkiliyor.
* * *
Beşiktaş, pozisyon bakımından bereketli bir gece yaşadı. Attığı golden fazla pozisyon yakaladı. Bunları değerlendirmede -üç gole karşın- beklenen beceriyi gösteremedi.
Özellikle final vuruşlarda İbrahim Üzülmez, Bobo ve Gökhan Güleç biraz daha seri ve çabuk davranabilirdi. İşi ağırdan aldılar ve net pozisyonları harcadılar.
Galibiyet güzel bir duygu. Beşiktaş taraftarı dün gece stadı sevinç çığlıkları atarak terk etti. Ancak Beşiktaş, kupanın Antep’teki ilk ayağını böylesine basit savunma hatalarıyla oynarsa, tehlike kapıyı çalar.
Bunu da galibiyet gibi güzel bir duygunun arkasına saklamak hata olur.