Yeni destan şart oldu

“Kağan... Han... Sultan... Genlerimize işlemiş mutlak lider ihtiyacı ulan! Nihayetinde bize lazım olan bir Başkan. Logona kurban olam ey Erdoğan!” diyenler var idi ama...
Aşıldı.
Aşan vatandaşlar içinde “İstanbul surları önünde Fatih Sultan Mehmed Han” gibiydi yazan çıktı ama...
Aşıldı.
Aşan vatandaşları aşan vatandaş “Türk tarihinde yok böyle bir olay” yazarak Fatih’i de taca çıkardı ama...
Aşıldı.
Onu aşan vatandaş da çıktı ve “Dünya tarihinde yok böyle bir olay” yazarak Herodot’tan Bilge Tonyukuk’a bütün tarihçileri ofsayta düşürdü.
Bak bu henüz aşılamadı; motorlar yağ yaktı zaar...
Ama yine bir sıkıntı, eksiklik, yetersizlik var övgülerde usta...

*

Yazılanları okuyorum, hepsi iyi niyetli maşallah.
Arkandan koşmaya kelimeleri yetmiyor, benzetmeleri yetemiyor, övgüleri yüce gölgenin eteklerine bile erişemiyor.
Madem yeni bir Türkiye’dir bu...
Madem yeni bir çağ açılmaktadır...
Madem makûs tarihimiz görmemiştir böyle bir “olay”...
Bunu layığıyla anlatacak bir kuruluş destanı yazılmalıdır.
“Türk Tarihi”nde rastlanmayan bu gelişme için bir “Oğuz Kağan”, bir “Dokuz Oğuz-On Uygur”, bir “Şu Destanı” çok görülmemeli, tez elden yazılmalıdır herhalde!
Dombra, dombra nereye kadar?!
Yeni destan şart olmuştur, kalemler açıla!

*

Kutadgu Bilig’den “ayarlarıyla” biraz oynayarak örnek parça aktarayım hevesli arkadaşlara, kolaylık olsun:
“Bu Türk beglerinde atı belgülüg
Togan Recep Er irdi kutı belgülüg
Bedük bilgi birle öküş erdemi
Biliglig ukuşlug budun ködremi
Ak ak ak, pak pak pak Çankayag”
Yani, günümüzdeki gibi konuşursak: “Türk beyleri içinde adı, kutu tanınmış Recep Erdoğan büyük, bilgili, anlayışlı, meziyetli bir büyüktü. Beraber yürüdük biz bu yollarda...”
Elinizi ürkek alıştırmayın, yeni devir kutlu eser, yüce lider övgü ister...